Fransa'nın önde gelen kamu yayıncısı France Télévisions'un satış kolu France TV Distribution, Fransız içeriklerinin uluslararası vitrini Unifrance Rendez-Vous etkinliğinde dikkat çekici yeni yapımlarını görücüye çıkardı. Bu yıl Le Havre'de düzenlenen prestijli etkinlikte, özellikle tarihi dönem draması 'Unchained' başı çekerken, aile gerilimi 'Vendetta' ve çevre temalı gerilim 'Danger in the Valley' de küresel alıcıların beğenisine sunuldu.
'Unchained': İsyan, Özgürlük ve Bir Kimlik Arayışı
Unifrance Rendez-Vous'un en öne çıkan yapımlarından biri olan 'Unchained', izleyiciyi 1806 yılına, Hint Okyanusu'ndaki Réunion Adası'na taşıyor. Ölümcül bir kasırganın ardından Charles Bellevue'nün tarlası harap olurken, iflasın eşiğindeki Bellevue, topraklarını ve kölelerini satmak zorunda kalır. Bu durum, kölelerin parçalanma korkusuyla yüzleşmesine neden olur. Hikayenin merkezinde, kaderine boyun eğmeyi reddeden Isaac yer alıyor. Isaac, Charles Bellevue'nün sadece efendisi değil, aynı zamanda babası olduğunu keşfetmesiyle büyük bir öfke ve özgürlük arzusuyla dolup taşar.
Isaac, Charles'ı plantasyonu elde tutmaya ikna eder ve kararlılığından etkilenen Charles, onu denetleyici olarak atar. Artık Isaac, yeni bulduğu gücüyle halkını koruma içgüdüsü arasında hassas bir denge kurmak zorundadır. Altı bölümden oluşan bu dizi, Alain Moreau tarafından yaratıldı ve Adriana Barbato ile Fanny Talmone ile birlikte kaleme alındı. Dizinin yönetmenliğini Laure de Butler üstlenirken, yapımcılığını ise ITV'nin Fransız prodüksiyon iştiraki Tetra Media Studio bünyesindeki Tetra Media Fiction yapıyor.
Unchained: Anahtar Bilgiler
- Türü: Tarihi Dönem Draması (Kölelik Temalı)
- Geçtiği Yer/Zaman: 1806, Hint Okyanusu'ndaki Réunion Adası
- Bölüm Sayısı: Altı bölüm
- Yaratıcı: Alain Moreau
- Yazarlar: Alain Moreau, Adriana Barbato, Fanny Talmone
- Yönetmen: Laure de Butler
- Yapımcı: Tetra Media Fiction
Değer Katan Bakış: Kölelik tarihi üzerine çekilen dramalar, geçmişin karanlık sayfalarıyla yüzleşmek ve kolektif hafızayı canlı tutmak açısından kritik öneme sahiptir. 'Unchained' gibi yapımlar, sadece tarihi bir olayı değil, aynı zamanda kimlik, adalet ve hayatta kalma mücadelesi gibi evrensel temaları işleyerek izleyiciye derin bir empati ve düşünme alanı sunar. Isaac'ın efendisiyle olan aile bağını keşfi, güç ve özgürlük arasındaki ince çizgiyi nasıl yöneteceğini merak ettiriyor ve bu tür bir hikayenin günümüzdeki ırksal adalet tartışmalarıyla nasıl bir diyalog kuracağı önemli bir soru işareti.
'Vendetta': Korsika'da Nesiller Boyu Süren İntikam Döngüsü
Unifrance Rendez-Vous'un açılışını yapan 'Vendetta' dizisi, 1990'lardan günümüze uzanan destansı bir Korsika aile hikayesini anlatıyor. Korsika kökenli Parisli polis Anto, çocukken bir vendetta sonucu öldürülen kardeşine, ailelerini nesillerdir saran intikam döngüsünü kırma yemini eder. Eşiyle birlikte aile bağlarını devralmak için anavatanına dönmeye hazırlanırken pusuya düşürülür ve komaya girer. On yıl sonra uyandığında, ergenlik çağındaki oğlu Santu'nun intikam takıntısıyla yaşadığını keşfeder. CPB Films tarafından France 2 için üretilen altı bölümlük bu dizi, ahlaki seçimler ve aile sadakati üzerine düşündürücü bir gerilim sunuyor.
Vendetta: Anahtar Bilgiler
- Türü: Aile Gerilimi
- Geçtiği Yer/Zaman: Korsika, 1990'lardan günümüze
- Bölüm Sayısı: Altı bölüm
- Yapımcı: CPB Films
- Fransa'daki Yayıncı: France 2
Eleştirel Bakış: İntikam teması, dramanın en eski ve en güçlü motivasyonlarından biridir. 'Vendetta', bu evrensel temayı Korsika'nın özgün kültürel dokusuyla harmanlayarak, intikamın sadece bireyler üzerindeki değil, nesiller ve topluluklar üzerindeki yıkıcı etkisini gözler önüne serebilir. Anto'nun yemini ile oğlunun intikam takıntısı arasındaki çatışma, modern dünyada geleneksel değerlerin ve geçmişin ağırlığının nasıl bir yük oluşturabileceğini sorgulama fırsatı sunuyor.
'Danger in the Valley': Çevre Krizi ve Bir Köyün Direnişi
France TV Distribution'ın yeni katalogunda yer alan diğer bir iddialı yapım ise altı bölümlük gerilim dizisi 'Danger in the Valley'. Causses bölgesinin sakin Salvérac köyünde geçen dizi, inatçı bir belediye başkanının, milyarder bir mühendis ve güçlü bir konsorsiyum tarafından yönetilen yaklaşan şeyl gazı sondaj projesini durdurma çabasını konu alıyor. Belediye başkanı projeyi durdurmak için mücadele ederken, karanlık tehditlerin hedefi haline geliyor. Dizinin senaryosu, çok satan Fransız yazar Michel Bussi'nin de katkılarıyla yazıldı. Yapımcılığını Paris merkezli Cinétévé, France TV ve Belçika'dan Be-Films ortak yapımcılığında üstleniyor.
Danger in the Valley: Anahtar Bilgiler
- Türü: Çevre Temalı Gerilim
- Geçtiği Yer: Salvérac köyü, Causses bölgesi
- Konu: Şeyl gazı sondaj projesine karşı yerel direniş
- Bölüm Sayısı: Altı bölüm
- Yazarlar: Michel Bussi (ortak yazar)
- Yapımcılar: Cinétévé (Paris), France TV, Be-Films (Belçika)
Değer Katan Bakış: Çevre sorunlarının küresel gündemde giderek daha fazla yer bulduğu bir dönemde, 'Danger in the Valley' gibi diziler sadece eğlence değil, aynı zamanda toplumsal farkındalık aracı olarak da işlev görebilir. Küçük bir köyün devasa bir şirkete karşı mücadelesi, 'David ve Golyat' metaforunu modern bir çevre krizi bağlamında yeniden yorumluyor. Michel Bussi gibi usta bir yazarın katkısı, bu gerilime derinlik ve beklenmedik dönüşler katma potansiyeli taşıyor, izleyicileri hem sürükleyici bir hikayeye hem de düşündürücü bir mesaja davet ediyor.
Fransız kamu yayıncılığının önemli bir kolu olan France TV Distribution, bu yeni yapımlarla uluslararası pazarda güçlü bir varlık göstermeyi hedefliyor. Unifrance Rendez-Vous gibi etkinlikler, Fransız yaratıcılığının ve hikaye anlatıcılığının dünya sahnesinde yer bulması için kritik bir platform sağlarken, Venedik Film Festivali gibi diğer büyük organizasyonlar da bağımsız ve auteur odaklı sinemanın öne çıkan eserlerini dünya vitrinine çıkarıyor.
Venedik Film Festivali'nden Dikkat Çekenler: David Pablos'un "On the Road" ve Daha Fazlası
Uluslararası film festivalleri, sadece gişe rekorları kıran yapımları değil, aynı zamanda cesur ve düşündürücü bağımsız filmleri de öne çıkarmasıyla biliniyor. Bu prestijli platformlardan biri olan Venedik Film Festivali'nin bu yılki programında öne çıkan yapımlardan biri, Meksikalı yönetmen David Pablos'un dram-gerilim filmi "On the Road" oldu. Film, festivalin prestijli Ufuklar (Horizons) Bölümü'nün açılışını yapan Noomi Rapace'in ikonik Rahibe Teresa'yı canlandırdığı "Mother" filminin yanı sıra, 4 Eylül'de dünya prömiyerini gerçekleştirdi.
"On the Road", izleyiciyi Meksika'nın kuzeyindeki hiper-erkekçi uzun yol kamyonculuk dünyasına davet ediyor. Hikaye, yol kenarı lokantalarında kamyon şoförleriyle takılan isyankar genç bir serseri olan Veneno'nun, içine kapanık ve sert bir şoför olan Muñeco ile tanışıp onunla zorlu bir yolculuğa çıkmasını ve aralarındaki beklenmedik yakınlaşmayı konu alıyor. Ancak Veneno'nun geçmişinden gelen gölgeler, ikisinin de hayatını riske atacak şekilde yeniden su yüzüne çıkıyor. Filmde profesyonel olmayan aktör Victor Miguel Prieto ve deneyimli oyuncu Osvaldo Sánchez başrolleri paylaşıyor.
Bu çarpıcı yapım, daha şimdiden İtalyan dağıtım şirketi I Wonder Pictures tarafından satın alınarak küresel bir yolculuğa çıkacağının sinyallerini verdi. I Wonder Pictures gibi dağıtımcılar, bağımsız ve sanatsal değeri yüksek filmleri portföylerine katarak sinemanın çeşitliliğine ve derinliğine önemli katkılar sağlıyor. Şirketin temsilcisi Giorgia Fassiano'nun ifadesiyle, "On the Road", I Wonder Pictures'ın editoryal çizgisini mükemmel bir şekilde yansıtan, korkusuz ve duygusal açıdan çiğ bir yolculuk: Cesur, auteur odaklı sinema, az temsil edilen sesleri yükseltir ve baskın anlatılara meydan okur." Bu anlaşma ve David Pablos'un "On the Road" filminin Venedik Film Festivali'ndeki başarısı hakkında daha fazla bilgi için Venedik Film Festivali: David Pablos'un "On the Road" Filmi ve I Wonder Pictures Anlaşması haberimize göz atabilirsiniz.
Festival, ayrıca ünlü İtalyan yönetmen Paolo Sorrentino'nun yeni filmi 'La Grazia' (Lütuf) ile genel açılışını yaparken, Latin Amerika sinemasının güçlü seslerinden Daniel Hendler'ın merakla beklenen üçüncü uzun metraj filmi “A Loose End” (Un cabo suelto) gibi dikkat çekici dünya prömiyerlerine de ev sahipliği yaptı. Bu yılki Venedik Film Festivali, sadece sinematik başarılarla değil, aynı zamanda küresel gündemin en yakıcı konularından biri olan Gazze'deki insani kriz ve sanat-siyaset gerilimiyle de konuşuldu. Özellikle 6 yaşındaki Hind Rajab'ın trajik hikayesini anlatan ve Hollywood yıldızlarının desteklediği 'Hind Rajab'ın Sesi' filminin prömiyeri, bu tartışmaların odağına yerleşti.
Bu yıl uluslararası festival sahnesinde dikkat çeken bir diğer önemli etkinlik ise Venedik Film Festivali oldu. Sarajevo Film Festivali'nde 'Sarajevo'nun Kalbi Onur Ödülü'ne layık görülen usta aktör Willem Dafoe'nun da Venedik'e gelerek festivalin önemli isimleri arasında yer alması beklenirken, Meksika sinemasının yükselen değeri olarak kabul edilen yönetmen David Pablos imzalı “On the Road” filmi, Venedik Film Festivali'nin prestijli Ufuklar (Horizons) Bölümü'nde dünya prömiyerini yapmaya hazırlanıyor. Bu çarpıcı drama-gerilimin yanı sıra, aynı bölümün açılışını ikonik Rahibe Teresa'yı canlandıran Noomi Rapace'in başrolde olduğu "Mother" filmi yapacak. Festivalin genel açılışını ise Oscar ödüllü yönetmen Paolo Sorrentino'nun yeni filmi 'La Grazia' (Lütuf) gerçekleştirecek. Bu ve benzeri filmler, küresel sinemanın dinamizmini ve farklı coğrafyalardan gelen özgün anlatıların önemini bir kez daha vurguluyor.
Bu yıl Venedik Film Festivali sahnesinde dikkat çeken bir diğer önemli yapım ise İranlı yönetmenler Morteza Ahmadvand ve Firouzeh Khosrovani'nin ortak imzasını taşıyan ‘Past Future Continuous’ adlı belgesel oldu. Festivalin 'Venedik Günleri' bölümünde dünya prömiyerini yapmaya hazırlanan bu dokunaklı belgeselin uluslararası satış hakları, bağımsız film dağıtımında önemli bir oyuncu olan Taskovski Films tarafından alındı. Film, İran Devrimi sonrası ülkesinden kaçmak zorunda kalan Maryam'ın sürgün hikayesini merkeze alıyor; Amerika'dan, kameralar aracılığıyla anne babasının İran'daki eviyle kurduğu dijital bağın, internet kesintisiyle acımasızca kopuşunu gözler önüne seriyor. Yönetmenler, filmi 'aramızdaki mesafeye rağmen süregelen görünmez bağları, belleği ve sürgün temasını derinlemesine ele alıyor' sözleriyle özetliyor. Bu belgesel hakkında daha detaylı bilgi için Taskovski Films ve İran Belgeseli: Past Future Continuous haberimize göz atabilirsiniz.
Toronto Film Festivali bu yıl, Bouchra gibi yenilikçi animasyonların yanı sıra, İsveç'in Oscar adayı olan ve politik gerilim türündeki yönetmen Tarık Saleh imzalı 'Eagles of the Republic' gibi dikkat çeken uluslararası yapımlara da ev sahipliği yapıyor. Dünya prömiyerini Cannes Film Festivali ana yarışmasında yapan bu yapım, küresel sinemanın zenginliğini ve farklı coğrafyalardan gelen güçlü hikayeleri gözler önüne seriyor.
Sinema dünyasının heyecanla beklediği haberlerden biri, uluslararası satış acentesi Lucky Number'ın, yönetmenler Orian Barki ve Meriem Bennani imzalı Bouchra adlı animasyon filminin haklarını satın alması oldu. Bu önemli gelişme, filmin gelecek ay Toronto Film Festivali'nin oldukça rekabetçi Platform bölümünde dünya prömiyerini yapmasıyla taçlanacak. Ardından, Eylül ayında New York Film Festivali'nde ABD prömiyerini gerçekleştirecek olan Bouchra, şimdiden uluslararası festival arenasında adından söz ettirmeye başladı. Bouchra animasyon filmi ve Toronto macerası hakkında daha fazla bilgi için tıklayın.
Bouchra'nın Dokunaklı Hikayesi: Kimlik, Yaratıcılık ve Aile Bağları
Film, New York'ta yaşayan Faslı bir sinemacı olan Bouchra'nın etrafında dönüyor. Boş sayfa korkusuyla felç olmuş durumdayken, Kazablanka'daki annesiyle yaptığı bir telefon görüşmesi, geçmiş anılarını yeniden gün yüzüne çıkarır. Bu hassas ancak karmaşık diyalog, Bouchra'nın yaratıcı tıkanıklığını aşmasını sağlayacak bir dönüm noktası olur. Film, aile bağları, kız evlat olma deneyimi ve aşkın heyecanı üzerine derinlemesine bir yolculuğa çıkarıyor izleyiciyi.
Yönetmen Meriem Bennani, filmin felsefesini şu sözlerle açıklıyor: "Orian ve benim ortak noktam, bir şeyin gerçek hissettirdiği anları arıyor olmamız. Bu, bir tür hassasiyet ve modaya uygun ya da havalı olmaya çalışmayan bir mizah arasında bir denge. Bu, özellikle Kuzey Afrika bağlamında kız evlat olmayı ve kuirliği keşfederken filmimiz için bir pusula oldu; çünkü bu bağlamlar, 'açılma'nın neye benzemesi gerektiğiyle ilgili ithal fikirler tarafından sıklıkla düzleştiriliyor."
Bennani, animasyonun genellikle bir tür olarak yanlış anlaşıldığını ve potansiyel dolu bir ortam olarak görülmediğini vurguluyor. "Yazarken ve yönetirken, animasyon terimlerini kısıtlayıcı bir şekilde düşünmüyoruz. Çevremizdeki gerçeklikte gözlemlediğimiz incelik ve duygusal derinlik düzeyini hedefliyoruz. Bu ortam, anlık sembolik gücüyle sadece sonsuz olanaklar katıyor." Bu açıklama, filmin sadece bir hikaye anlatmakla kalmayıp, aynı zamanda animasyonun sanatsal ve anlatısal kapasitesini de sorgulayacağını gösteriyor. Nexus Editörün Yorumu: Bouchra gibi filmler, sinema dünyasında çeşitliliğin ve kapsayıcılığın artırılması açısından kritik bir rol oynuyor. Özellikle Kuzey Afrika kültürel bağlamında 'kuirlik' gibi hassas temaları işlemek, Batılı normların dışında yeni anlatım yolları açıyor ve global izleyiciye farklı bir bakış açısı sunuyor. Animasyonun sadece çocuklara yönelik bir format olduğu algısının kırılması, bu tür derinlemli hikayelerin daha geniş kitlelere ulaşması için de bir köprü vazifesi görüyor.
Bouchra: Anahtar Bilgiler
- Filmin Adı: Bouchra
- Yönetmenler: Orian Barki ve Meriem Bennani
- Türü: Animasyon, Dram
- Uluslararası Satış Acentesi: Lucky Number
- Dünya Prömiyeri: Toronto Film Festivali, Platform Bölümü
- ABD Prömiyeri: New York Film Festivali
- Ana Temalar: Kimlik, Yaratıcılık, Aile Bağları, Kız Evlat Olma Deneyimi, Kuirlik (Kuzey Afrika bağlamında)
Bouchra'nın arkasında Fondazione Prada ve 2 Lizards Production gibi önemli yapımcılar yer alıyor. Yönetici yapımcılar arasında Hi Production'ın yanı sıra, SB Films ve Moonrise Kingdom'dan beri Wes Anderson'ın yapımcılığını üstlenen Octavia Peissel'in de bulunması, filmin kalitesi ve sanatsal değerine dair güçlü bir referans sunuyor. Peissel'in bu projede yer alması, bağımsız animasyon sinemasının ciddiyetini ve potansiyelini bir kez daha ortaya koyuyor.
Lucky Number'ın Toronto Seçkisindeki Diğer Filmleri
Lucky Number, Bouchra dışında bu yıl Toronto Film Festivali'nde dört önemli yapımı daha temsil edecek. Bunlar arasında, yine Platform bölümünde dünya prömiyerini yapacak olan György Pálfi'nin Hen'i; Gala gösterimi olarak Annemarie Jacir'in Palestine 36'sı; Centrepiece bölümünde gösterilecek olan Un Certain Regard seçkisi Francesco Sossai'nin The Last One for the Road'u ve Berlinale Gümüş Ayı Büyük Jüri Ödülü sahibi Gabriel Mascaro'nun The Blue Trail'i bulunuyor. Bu seçki, Lucky Number'ın uluslararası sinemaya olan güçlü desteğini ve çeşitliliğini gözler önüne seriyor.
Sonuç: Bouchra, Küresel Sinemada Yeni Bir Ses
Bouchra, sadece bir filmden öte, animasyonun anlatısal derinliğini, kültürel çeşitliliği ve insan deneyimlerinin karmaşıklığını keşfeden bir sanat eseri olarak öne çıkıyor. Toronto ve New York gibi prestijli festivallerde yer alması, filmin uluslararası alanda dikkat çekmesini sağlayacak ve belki de animasyonun ne denli güçlü bir araç olduğunu yeniden tanımlayacaktır. Orian Barki ve Meriem Bennani'nin bu cesur ve dokunaklı hikayesi, küresel sinemada yeni bir soluk getirmeye hazırlanıyor.
Bu haberin kaynağı Variety sitesidir.