Kamboçya sineması, uluslararası arenada ses getirme arayışına cesur bir adımla devam ediyor. Inrasothythep Neth ve Sokyou Chea'nın yönettiği psikolojik korku gerilim filmi 'Tenement', ülkeyi 98. Akademi Ödülleri'nde Uluslararası Uzun Metraj Film kategorisinde temsil etmek üzere seçildi. Benzer şekilde, Venedik Film Festivali'nde büyük ilgi gören ve true crime türüne özgün bir soluk getiren Leonardo di Costanza'nın yönettiği "Elisa" filmi de insan psikolojisinin karanlık yönlerini ve suçun ardındaki "nasıl yapabildim" sorusunu cesurca ele alıyor.

Kamboçya'nın bu adımı, son yıllarda Tayvan sineması ve özellikle kadın yönetmenlerin yükselişi gibi Asya sinemasında yaşanan genel bir ivmenin parçası olarak değerlendirilebilir. Bölgedeki ülkeler, küresel festivallerde giderek daha fazla temsil ediliyor.

Film, başkent Phnom Penh'deki, Khmer Rouge dönemiyle ilişkilendirilen köhne bir apartmanda geçiyor. Hikaye, annesinin ölümünün ardından evine dönen Kamboçyalı-Japon manga sanatçısı Soriya'nın (Thorn Thanet) etrafında dönüyor. Soriya, geçmiş ve şimdiki zaman arasındaki sınırları bulanıklaştıran bir dizi ürkütücü vizyonun içine sürükleniyor. Bu derinlemesine psikolojik gerilim, izleyiciyi hem tarihi bir atmosferin hem de kişisel bir travmanın derinliklerine çekiyor. Benzer bir derinlikte, Leonardo di Costanza'nın "Elisa" filmi de, gerçek bir suçun ardındaki "nasıl yapabildim" sorusuna odaklanarak, suçlunun içsel dönüşümlerini ve hafıza kaybını, aile ilişkileri üzerinden anlamlandırma çabasıyla öne çıkıyor.

Teknolojik Yenilikler ve Uluslararası Başarılar

'Tenement'ın yapım süreci, küresel pandemi nedeniyle 2020'de başlayan çekimlerin iki yıl ertelenmesiyle zorlu geçti. Ancak bu gecikmeler, filmin teknik başarısını gölgelemedi. Tokyo ve Phnom Penh'de çekilen yapım, Kamboçya sinemasında bir ilk olarak Dolby Atmos ses tasarımı kullandı. Bu yenilik, filmin atmosferik gerilimini ve ses deneyimini üst seviyeye taşıdı. Film, 2024 Ho Chi Minh City Uluslararası Film Festivali'nde En İyi Prodüksiyon Tasarımı ödülünü kazanarak uluslararası alanda dikkatleri üzerine çekti.

Benzer şekilde, Tayvan sineması da 2025 Toronto Uluslararası Film Festivali'nde kadın yönetmenlerin öncülüğünde küresel işbirlikleri ve yenilikçi yaklaşımlarla dikkat çekerek Asya sinemasının yükselişine katkıda bulunuyor. Bu tür uluslararası başarılar, bölgesel sinemaların teknolojik sınırları zorlama ve küresel pazarda rekabet etme arzusunu pekiştiriyor.

Bu uzun festival yolculuğu, Asya sinemasının Tokyo, Busan, Venedik ve Toronto gibi önde gelen uluslararası film festivallerindeki artan görünürlüğünün ve başarısının bir yansımasıdır. Bu festivaller arasında, Leonardo di Costanza'nın "Elisa" filmi gibi yapımlar da Venedik Film Festivali'nde gerçek suç psikolojik dramasına getirdiği yenilikçi bakış açısıyla dikkat çekmişti. Özellikle Toronto Film Festivali gibi etkinliklerde kadın yönetmenlerin ön plana çıkması, bölgesel sinemalarda çeşitliliğin ve yeniliğin değerini vurguluyor.

Bu kapsamda, Oscar adayı Polonyalı yönetmen Jan Komasa da, İngilizce ilk filmi 'Good Boy' ile Toronto Uluslararası Film Festivali'nin Centrepiece bölümünde dünya prömiyerini yapmaya hazırlanıyor. Stephen Graham, Andrea Riseborough ve Anson Boon gibi güçlü oyuncuları bir araya getiren bu gerilim filmi, insan doğasının karanlık yönlerine ve ahlaki sınırların muğlaklığına odaklanan düşündürücü bir hikaye sunuyor. Komasa'nın daha önceki eleştirmenlerden tam not alan Polonya yapımlarından farklı bir kulvarda yer alan bu projesi, yönetmenin sanatsal vizyonunu genişletme ve 'absürt' alanlara adım atma arayışının bir göstergesi olarak dikkat çekiyor. Jan Komasa'nın Toronto Film Festivali'nde büyük merak uyandıran 'Good Boy' filmi hakkında daha fazla bilgi edinmek için Nexus Haber'deki ilgili içeriği ziyaret edebilirsiniz.

Kamboçya Sinemasının Oscar Serüveni ve Zorluklar

Kamboçya için 'Tenement', Oscar yolculuğundaki son deneme. Ülke daha önce birçok filmle Akademi'ye başvursa da, bu prestijli ödüle ulaşmak kolay olmadı. Yalnızca Rithy Panh'ın 2013 yapımı 'Kayıp Resim' (The Missing Picture) filmi adaylık almayı başarırken, Davy Chou'nun 2022 tarihli 'Seul'e Dönüş' (Return to Seoul) adlı eseri ise kısa listeye kalmıştı. Küçük sinema endüstrileri için Oscar adaylığı, sadece filmin kalitesiyle değil, aynı zamanda tanıtım, lobicilik ve uluslararası dağıtım ağlarının gücüyle de doğrudan ilişkili zorlu bir süreçtir.

Bu bağlamda, Tayvan Yaratıcı İçerik Ajansı (TAICCA) gibi kurumların stratejik destekleri, küçük ve orta ölçekli sinema endüstrilerinin küresel arenada rekabet etme gücünü artırıyor. TAICCA, özellikle kadın yönetmenlerin öncülüğünde çeşitliliğe ve uluslararası işbirliğine yatırım yaparak, Tayvan sinemasının uluslararası görünürlüğünü artırmayı hedefliyor. Bu yaklaşım, Kamboçya gibi ülkelerin de karşılaşabileceği tanıtım ve dağıtım zorluklarını aşmada bir örnek teşkil edebilir.

'Tenement'ın bir korku filmi olması, Uluslararası Uzun Metraj Film kategorisindeki geleneksel dram ağırlıklı yapımlar arasında dikkat çekici bir seçim olarak öne çıkıyor. Bu, Akademi'nin tür filmlerine olan yaklaşımının da bir testi niteliğinde. Bir yandan tür filmlerinin geniş kitlelere ulaşma potansiyeli yüksekken, diğer yandan eleştirel çevrelerde sanatsal derinlik algısı bazen farklılık gösterebiliyor. Kamboçya'nın bu cesur seçimi, ulusal sinemalarının çeşitliliğini ve yaratıcı vizyonunu göstermesi açısından önemli bir mesaj taşıyor. Benzer şekilde, true crime türüne özgün bir bakış açısı getiren "Elisa" filmi de, tipik suç anlatılarının aksine, suçun "nasıl yapabildim" sorusuna odaklanarak ve bir katilin dünyasının aslında ne kadar dar ve sınırlı olduğunu göstererek, bu türün sanatsal derinliğini sorguluyor ve izleyiciyi etik tartışmalara sevk ediyor.

Westec Media Limited ve Kongchak Pictures tarafından yapımcılığı üstlenilen filmin uluslararası satışları Paris merkezli Reel Suspects tarafından yürütülüyor. Akademi Ödülleri'nde uluslararası film kısa listesi 16 Aralık'ta, kesinleşen beş aday ise 22 Ocak'ta açıklanacak.

'Tenement'ın bu önemli yarışta nasıl bir yol kat edeceği merakla beklenirken, Kamboçya sineması adına uluslararası alandaki görünürlüğünü artırma potansiyeli büyük.

Kaynak: Variety