Video oyun dünyasında bazı projeler, ilk duyurulduğu andan itibaren hem görselliği hem de sıra dışı konseptiyle büyük bir heyecan yaratır, ancak sonra yıllarca süren sessizliğe bürünür. Bağımsız geliştirici Sam Eng'in projesi olan Skate Story de bu oyunlardan biriydi. İlk çarpıcı fragmanlarından bu yana geçen beş yılın ardından, oyunseverlerin 'vaporware' (hükümsüz yazılım) olmasından korktuğu Skate Story, nihayet somut bir çıkış tarihi açıkladı: 8 Aralık.

Bu uzun bekleyişin mükafatı ise sadece bir tarih duyurusu olmadı. Yayınlanan yaklaşık bir saatlik oynanabilir demo, oyunun vaat ettiği estetiği ve mekanik derinliği fazlasıyla yerine getirdiğini gösterdi. Öyle ki, demoyu deneyimleyen uluslararası oyun editörleri, Skate Story'nin şimdiden 2025'in en güçlü Yılın Oyunu adaylarından biri olduğunu dile getirmeye başladı.

Görsel Bir Şölen: Cam, Acı ve Sürrealizm

Skate Story'nin en dikkat çekici yanı, şüphesiz eşsiz görsel kimliği. Oyunun etiket cümlesi bile oldukça iddialı: 'Sen camdan ve acıdan yapılmış bir iblissin.' ve bu iblisin görevi 'Ay'ı yemek'.

Oyun, mermer sütunlar ve Yunan heykelleri ile dolu sürreal rüya manzaralarını bir araya getiriyor. Estetiği yoğun bir şekilde vaporwave akımından beslenirken, Hyper Demon gibi diğer soyut çalışmalardan kendisini net bir şekilde ayırıyor. Geliştiriciler, beş yıllık süreçte oyunun grafiklerini 2020'deki ilk gösteriminden çok daha rafine ve gelişmiş bir seviyeye taşıyarak, gerçeklikten bağımsız 3D grafikleri kullanarak nefes kesici manzaralar sunmayı başarmış.

Skate Story'nin bu sürreal ve sanatsal duruşu, bağımsız geliştiricilerin geleneksel sınırları zorlama eğiliminin bir parçasıdır. Son yıllarda yükselen bu trend, sadece estetik olarak değil, mekanik olarak da tuhaflığı merkeze koyan yapımları içeriyor. Örneğin, oyuncuları ilerlemek için kendi dilleri gibi uzuvları feda etmeye zorlayan ve psikedelik vücut korkusu (body horror) temalarını işleyen oyunlar da büyük ilgi görüyor. Bu deneysel yapımlardan biri olan Eclipsium, kasıtlı olarak bozuk ve tanımlanamaz görünen PS1 estetiğiyle bu rahatsız edici atmosferi pekiştiriyor.

Sadece Kaykay Değil: Boss Savaşları ve Yapılandırılmış Hikaye

Mekanik olarak Skate Story, klasik kaykay oyunlarının ruhunu taşıyor. Hızlanmak için tekme atma, raylara otomatik grind yapma ve ollie, kickflip gibi temel trick hareketleri tuş kombinasyonlarıyla gerçekleştiriyorsunuz. Ancak Skate Story'yi türdeşlerinden ayıran en büyük özellik, oyunun yapısı.

Pek çok kaykay oyunu, açık dünya sandbox deneyimini merkeze koyarken, Skate Story; karmaşık boss savaşları, lineer engel kursu seviyeleri ve derinlemesine bir hikaye kampanyası sunuyor. Ardı ardına trick kombinasyonları yapmak, size eşya (tekerlek, çıkartma vb.) satın almak için kullanabileceğiniz ve boss savaşlarında rol oynayan bir 'ruh puanı' kazandırıyor. Bu durum, oyuncuyu sadece serbestçe dolaşmaktan ziyade, belirli hedeflere odaklanmaya teşvik ediyor. Bu karmaşık yapı, oyuncunun başlangıçta verdiği kararların uzun vadeli sonuçlar doğurduğu diğer iddialı RPG yapımlarını akla getiriyor. Örneğin, merakla beklenen Vampire: The Masquerade – Bloodlines 2'de, seçilen klan (Banu Haqim, Brujah, Lasombra, Toreador, Tremere veya Ventrue) sadece başlangıç yeteneklerini değil, aynı zamanda diyalog seçeneklerini ve pasif avantajları da kökten değiştirerek farklı oynanış tarzlarını teşvik ediyor.

Kontrol Hissi ve Akıcılık

Oyunun kontrol mekaniği eleştirmenlerden tam not almış durumda. Zoomlanmış, merkez dışı kamera açısı gerçek bir hız hissi yaratırken, komboları güçlü bir 'stomp' (ezme) hareketiyle bitirme teşviki veriliyor. Kaykaycının ağırlığı ve momentumu, son anda yapılan kurtarılmış kombolara olanak tanıyor. Oyuncular başarısız olduğunda ise tıpkı *Hotline Miami*'deki gibi hızlı ve kesintisiz bir yeniden doğuş sistemi sayesinde ilerlemelerini kaybetmeden aksiyona anında geri dönebiliyorlar.

Şeytanın Avukatı: Beklentileri Karşılayabilecek mi?

Skate Story demosunun yarattığı bu muazzam heyecan ve GOTY adayı ilan edilmesi, beraberinde bazı riskleri de getiriyor. Uzun geliştirme süreçleri ve son derece cilalı fragmanlar, oyuncu beklentilerini mantık sınırlarının ötesine taşıyabilir. Demo ne kadar harika olursa olsun, tam oyunun hikaye derinliğini ve tekrar oynanabilirliğini sürdürüp sürdüremeyeceği büyük bir soru işareti.

Ancak Skate Story'nin bu heyecanı, bağımsız oyun sektörünün yaşadığı zorlukları da göz ardı etmemizi engellemiyor. 2024 yılı, yatırımcı fonlarındaki düşüş ve kurumsal konsolidasyon nedeniyle küçük stüdyolar için oldukça zor geçti. Örneğin, daha önce sevilen oyunlara imza atmış olan Heart Machine stüdyosu, merakla beklenen açık dünya roguelike oyunu Hyper Light Breaker'ın erken erişimdeki düşük performans ve karışık eleştiriler nedeniyle geliştirilmesini durdurmak ve personelini işten çıkarmak zorunda kaldı. Bu durum, eleştirmenlerden tam not alan bir demo yayınlamış olmanın bile, piyasa şartları karşısında tek başına bir garanti sağlamadığını gösteriyor. Hyper Light Breaker'ın geliştirilmesinin durdurulması ve Heart Machine'in işten çıkarma kararı, bağımsız stüdyoların karşılaştığı belirsiz ortamın acı bir örneğini teşkil etmektedir.

Ayrıca, oyunun sürrealist ve soyut sanat tarzı, Tony Hawk's Pro Skater veya EA'in Skate serisi gibi daha gerçekçi veya arcade odaklı kaykay simülasyonlarını seven geniş bir kitle için ayrıştırıcı olabilir. Ancak şu bir gerçek ki, Skate Story, kaykay türüne taze bir soluk getiriyor ve sadece bir spor oyunu olmanın ötesinde, sanatsal bir deneyim vaat ediyor.

Oyunun heyecan verici demosunu deneyimlemek ve 8 Aralık'taki lansmanı için istek listenize eklemek isterseniz, Steam üzerinden bu imkana sahipsiniz. Beş yıllık bekleyişin ardından, bu benzersiz oyunun PC platformunda neler başaracağını hep birlikte göreceğiz.

Kaynak: Haberin hazırlanmasında ve demo izlenimlerinin derlenmesinde PC Gamer'ın Skate Story Demosu Hakkındaki Yazısı esas alınmıştır.