ABD’deki otonom taksi (robotaksi) pazarının tartışmasız lideri olan Waymo, son dönemde artan vandalizm olaylarıyla mücadele ediyor. Özellikle geçtiğimiz hafta sonu Los Angeles’ta yaşanan saldırıların ardından, şirketin liderleri sessizliğini bozdu. TechCrunch Disrupt 2025 etkinliğinde konuşan Waymo eş CEO’su Tekedra Mawakana, robotaksilere yönelik gerçekleştirilen bu eylemlerin kabul edilemez olduğunu ve hukuki yollara başvuracaklarını net bir dille ifade etti. **Mawakana’nın sahne aldığı ve San Francisco’daki Moscone West’te 10.000’den fazla kurucu, yatırımcı ve geliştiriciyi bir araya getiren TechCrunch Disrupt 2025 etkinliği, bu yıl uzay teknolojileri, yapay zeka (AI) ve Startup Battlefield gibi geleceği şekillendiren konulara odaklanmasıyla dikkat çekti. Etkinliğin ilk gününde girişimcilik, uzay ve yapay zeka alanlarındaki kırılma oturumlarına dair detaylı analizler için sitemizdeki yazılım haberlerini inceleyebilirsiniz.** Mawakana'nın genel stratejik hedefi "Ölçeklenmek zorundayız" mesajını da içeriyordu; şirket, agresif büyüme stratejisi kapsamında 2026 yılı sonuna kadar haftalık 1 milyon yolculuk sunma gibi iddialı bir hedef belirlemiş durumda. Bu büyüme baskısı, vandalizm gibi engellerle mücadeleyi daha da kritik hale getiriyor.

Vandalizm Suçtur: Waymo Hukuki Süreçlere Odaklandı

Mawakana, TechCrunch’a verdiği röportajda, mülkiyete zarar vermenin bir suç teşkil ettiğini vurguladı. Şirketin, filolarına karşı bu suçları işleyen kişilerin peşine düşmek için kolluk kuvvetleriyle yakın çalıştığını belirtti. Mawakana, bu tür eylemlerin hiçbir koşulda hoş görülemeyeceğini açıkça dile getirdi.

“Açıkçası vandalizm bir suçtur, bu yüzden filomuza karşı bu suçları işleyenlerin peşine düşmek için kolluk kuvvetleriyle çalışmaya çok odaklanmış durumdayız. Kimin filosu olduğu önemli değil. Kabul edilemez, doğru değil ve bu nedenle, mülke zarar vermek mi? Buna göz yummuyoruz.”

Waymo, robotaksi hizmetlerinin güvenlik faydalarını ön plana çıkararak bu direncin üstesinden gelmeyi amaçlıyor. Şirket tarafından yayımlanan bir rapora göre, Waymo'nun araçları normal bir insan sürücüden beş kat daha güvenli olup, yayalar söz konusu olduğunda ise bu oran on iki kata kadar çıkmaktadır.

Gözetim Endişeleri ve Teknolojye Direnç

Otonom araçlara yönelik bu direncin arkasında yatan nedenler sadece basit vandalizmden ibaret değil. Özellikle ABD’de gizlilik ve gözetim teknolojilerine yönelik artan endişeler, halkın büyük teknoloji şirketlerine karşı duyduğu genel direnişi tetikliyor. Waymo robotaksileri, sürekli görüntü kaydı yapmaları nedeniyle, bazı aktivistler tarafından potansiyel bir gözetim aracı olarak algılanıyor. Bu algı, araçların kundaklanması ve zarar görmesi gibi ciddi sonuçlara yol açtı.

Toplulukla Bütünleşme Çabaları

Şirket, araçlarına yönelik olumsuz algıyı değiştirmek amacıyla çeşitli stratejiler uyguluyor. Mawakana, filoyu topluluğun daha doğal bir parçası haline getirmek için yerel sanatçıların tasarımlarını bazı araçlara uygulamaya başladıklarını belirtti. Ancak Mawakana, bu tür çabalara rağmen vandalizm sorununu çözmek için ilk müdahale ekipleriyle (polis, itfaiye) sürekli işbirliği yapmaları gerektiğini de ekledi.

Waymo’nun net mesajı, robotaksi hizmetlerinin şehirler için bir güvenlik tehdidi değil, bir çözüm ortağı olması gerektiği yönünde. Şirket, mülke zarar veren eylemlerin hem topluluk hem de kendileri için kabul edilemez olduğunu vurguluyor.

Robotaksi güvenliği, ölçeklenme zorunlulukları ve Waymo Eş CEO’su Tekedra Mawakana'nın 2026 hedefleri hakkında daha fazla yazılım haberleri için sitemizi ziyaret edebilirsiniz.

Kaynak: Waymo CEO’su Tekedra Mawakana’nın otonom araçlara yönelik vandalizm hakkındaki yorumları ilk olarak TechCrunch tarafından bildirilmiştir.