Brynn Putnam, Mirror bağlantılı fitness cihazının arkasındaki vizyoner isim olarak biliniyor. TechCrunch Disrupt 2018'deki ilk tanıtımından yedi yıl sonra, Putnam bu prestijli sahneye geri dönüyor. Girişimcilik kariyerinde çığır açan bir başarıya imza atarak Mirror'ı 500 milyon dolara Lululemon'a satan Putnam, bu kez yepyeni bir tüketici oyun donanımı girişimiyle teknoloji dünyasının dikkatini çekmeye hazırlanıyor. Ekim 2025'te San Francisco'daki Moscone West'te gerçekleşecek TechCrunch Disrupt etkinliğinde sır perdesi aralanacak bu yeni proje, bireysel ekran deneyimlerinin ötesine geçerek insanları bir araya getirmeyi hedefliyor.
Mirror'dan Yeni Bir Vizyon: Ekranlardan Uzaklaşan Sosyal Oyun Deneyimi
Putnam'ın kariyer yolculuğu, stratejik zamanlamanın ne denli kritik olabileceğini gösteren çarpıcı bir örnek teşkil ediyor. Mirror, butik egzersiz derslerini evlere taşıyan bağlantılı bir fitness cihazı olarak, pandeminin evde fitness çözümlerine olan talebi zirveye taşıdığı bir dönemde piyasaya sürüldü. Bu öngörülü zamanlama sayesinde Lululemon, cihazın Disrupt'taki tanıtımından sadece iki yıl sonra şirketi 500 milyon dolarlık bir anlaşmayla bünyesine kattı. Şimdi ise Putnam, başka bir kültürel değişime odaklanıyor: dijital yorgunluğun arttığı bir dönemde ekranlardan uzaklaşma ve aile ile arkadaşlarla yüz yüze yeniden bağlantı kurma arzusu.
Putnam'ın yeni şirketi, henüz gizliliğini korusa da, insanları bireysel cihazlarının arkasına hapsetmek yerine bir araya getirmek için tasarlanmış tüketici odaklı bir oyun donanımı geliştiriyor. Bu vizyon, Mirror'ın bireysel performans ve kişisel gelişim üzerine kurulu felsefesinden farklı olarak, paylaşılan deneyimlere ve ilişkileri güçlendirmeye odaklanıyor. Putnam, teknolojiyi birincil deneyim olarak değil, daha iyi insan bağlantıları için bir kolaylaştırıcı olarak kullanmayı amaçladığını belirtiyor. Modern yaşamın getirdiği dijital yorgunluk ve yalnızlaşma hissi düşünüldüğünde, bu yaklaşım geniş bir kitleye hitap edebilir ve tüketiciler arasında anlamlı sosyal etkileşimlere duyulan ihtiyaca cevap verebilir.
Putnam'ın Başarı Formülü: "Yıpranmış Teknoloji, Yaratıcı Düşünce"
Brynn Putnam, Mirror'ın başarısında uyguladığı stratejiyi yeni girişiminde de sürdürüyor gibi görünüyor. Nintendo'nun "yanal düşünceyle yıpranmış teknoloji" felsefesinden ilham alıyor; yani olgunlaşmış, uygun fiyatlı bileşenleri yenilikçi deneyimlerle birleştirmek. Putnam, teknolojik sınırları zorlamak yerine, kanıtlanmış donanımlarla sürükleyici kullanıcı deneyimleri yaratmaya odaklanıyor. Bu strateji, hem geliştirme maliyetlerini düşürme hem de ürünün son kullanıcı tarafından daha kolay benimsenmesini sağlama potansiyeli taşıyor. Davranış değişikliğini teknolojiyle nasıl motive edeceğini anlamasıyla tanınan Putnam için oyun alanı, doğal bir sonraki adım niteliğinde. Kendi butik fitness stüdyolarındaki deneyimleri, grup etkileşimlerini nasıl tasarlayacağını öğretmiş; bu dersleri Mirror'ın sanal derslerine ve şimdi de yüz yüze etkileşimi teşvik eden oyun senaryolarına taşıyor.
Yatırımcıların Güveni ve Donanım Sektöründe Yeniden Yükseliş
Mirror'ın 3 milyon dolarlık tohum yatırımına öncülük eden Lerer Hippeau gibi güçlü yatırım firmalarının Putnam'ın yeni şirketinin rekabetçi finansman turuna katılması, yatırımcıların onun tüketici trendlerini belirleme ve bunlardan faydalanma yeteneğine olan güçlü güvenini açıkça gösteriyor. Bu durum, aynı zamanda tüketici donanım yatırımlarında genel bir canlanma ile de örtüşüyor. Yıllarca kurumsal yazılım ve yapay zeka altyapısına odaklanan yatırımcılar, şimdi yapay zekadan ve olgun bileşen ekosistemlerinden yararlanarak yeni cihaz kategorileri oluşturabilen tüketiciye yönelik donanımlara yeniden ilgi duymaya başladı. Putnam, bu "donanımın altın çağına" girmek üzere olduğumuzu, olgunlaşmış ekran teknolojilerinin, uygun fiyatlı bileşenlerin ve yapay zeka yeteneklerinin yeni türde etkileşimli cihazları mümkün kıldığını belirtiyor.
Değer Katma ve Eleştirel Bakış: Yeni Donanım Girişimlerinin Önündeki Zorluklar ve Fırsatlar
Brynn Putnam'ın vizyonu oldukça çekici olsa da, donanım girişimlerinin önünde önemli engeller bulunuyor. Yüksek üretim maliyetleri, karmaşık tedarik zinciri yönetimi, yazılım geliştirmeye kıyasla daha uzun ürün geliştirme döngüleri ve pazarlama zorlukları, bu alandaki startup'lar için ciddi riskler teşkil etmekte. Tüketicilerin halihazırda birçok dijital cihaza (akıllı telefonlar, tabletler, oyun konsolları vb.) sahip olduğu bir dünyada, yeni bir fiziksel donanımı evlerine sokmaya ikna etmek büyük bir meydan okuma olabilir. Mirror'ın başarısının pandemi gibi küresel bir "rüzgarı" arkasına alması, Putnam'ın bu yeni girişiminde de benzer bir dış faktörün olup olmayacağı sorusunu akıllara getiriyor. Ayrıca, "ekrandan kopma" trendi ne kadar güçlü olursa olsun, köklü alışkanlıkları değiştirmek ve insanları sanal dünyalarından çıkarıp yüz yüze etkileşime teşvik etmek kolay bir görev değil. Başarı, sadece iyi bir fikir ve deneyimli bir kurucu ile değil, aynı zamanda kusursuz bir ürün uygulaması, etkili bir pazarlama stratejisi ve güçlü bir pazar adaptasyonu ile mümkün olacaktır. Bu nedenle, Putnam'ın "yıpranmış teknoloji" yaklaşımı, maliyet ve risk yönetiminde avantaj sağlasa da, sunacağı deneyimin gerçekten benzersiz ve sürükleyici olması kritik önem taşıyacak. Bu potansiyel zorluklara rağmen, Putnam'ın geçmiş başarıları, güçlü yatırımcı desteği ve toplumsal bir ihtiyaca odaklanması, bu girişimin parlak bir geleceği olabileceğine dair umutları artırıyor.
TechCrunch Disrupt 2025: Teknoloji Dünyasının Kalbi
Putnam'ın Disrupt 2025'teki sahneye çıkışı, TechCrunch'ın 20. yıl dönümünü kutladığı özel bir döneme denk geliyor. Etkinlik, Netflix, ElevenLabs, Wayve, Sequoia Capital ve Elad Gil gibi teknoloji ve risk sermayesi dünyasının dev isimlerini bir araya getirerek girişim büyümesini besleyen ve rekabet avantajını keskinleştiren içgörüler sunmayı vadediyor. 27-29 Ekim 2025 tarihleri arasında San Francisco'daki Moscone West'te gerçekleşecek bu zirve, 10.000'den fazla startup kurucusu ve VC liderini bir araya getirerek teknoloji dünyasının merkez üssüne dönüşecek. Bu etkinlik, inovasyonun geleceği hakkında bilgi edinmek ve en iyi seslerden ders almak için eşsiz bir fırsat sunuyor. Girişimciler ve yatırımcılar için Brynn Putnam'ın dönüşü, tüketici teknolojisindeki bir sonraki inovasyon dalgası için nasıl konumlandığını görmek adına önemli bir gösterge olacak.
Bu özel yıl dönümünde, TechCrunch Disrupt'ın kalbinde yer alan ve iki on yılı aşkın süredir teknoloji dünyasına yön veren şirketlerin (Dropbox, Cloudflare, Fitbit ve Discord gibi) ilk adımlarına ev sahipliği yapan Startup Battlefield, bu yıl da geleceğin girişimcilerine büyük fırsatlar sunuyor. Dünyanın dört bir yanından binlerce başvuru arasından titizlikle seçilen en umut vadeden erken aşama girişimlerin yer aldığı Startup Battlefield 200 listesi yakın zamanda açıklandı ve bu listeye giren şanslı girişimler, 100.000 dolarlık büyük ödülü kazanmak ve küresel sahnede yerini almak için yarışacak.
Startup Battlefield'ın Mirası: Neden Bu Kadar Önemli?
TechCrunch Disrupt'ın kalbinde yer alan Startup Battlefield, iki on yılı aşkın süredir teknoloji dünyasına yön veren şirketlerin ilk adımlarına ev sahipliği yapıyor. Dropbox, Cloudflare, Fitbit ve Discord gibi bugün milyarlarca dolarlık değerlemelere ulaşan platformlar, Startup Battlefield sahnesinde dünyaya tanıtıldı. Bu platform, sadece bir yarışma olmaktan öte, girişimlerin kendilerini kanıtlamaları, yatırımcılarla buluşmaları ve küresel çapta tanınmaları için eşsiz bir fırsat sunuyor. Listede yer almak, bir girişimin potansiyelini ve inovasyon gücünü uluslararası arenada tescillemek anlamına geliyor.
Startup Battlefield 200'ün Yeni Yıldız Jüri Üyeleri
Açıklanan son isimlerle birlikte, dünyanın en etkili risk sermayesi (VC) firmalarından gelen deneyimli yatırımcılar, sahnedeki kurucuları zorlu sorularla terletecek, büyük fikirlerin ardındaki potansiyeli ortaya çıkaracak ve yılın şampiyonunu belirlemeye yardımcı olacak. Bu jüri üyeleri, sadece bir soru-cevap seansı ile bir girişimin kaderini değiştirebilecek vizyon ve tecrübeye sahip isimlerden oluşuyor.
Öne Çıkan Jüri Üyeleri: Deneyim ve Vizyon
- Thomas Krane, Managing Director, Insight Partners: Siber güvenlik, DevOps ve BT otomasyonu odaklı yatırımcı. Insight Partners'taki kariyerine 2012'de analist olarak başlayan Krane'nin beş yatırımı IPO'ya ulaşırken (Tenable, JFrog, Darktrace), birçok başka şirketi de başarılı stratejik çıkışlar yaptı.
- Charles Hudson, Managing Partner, Precursor Ventures: Erken aşama yazılım ve donanım şirketlerine yatırım yapan Precursor Ventures'ın kurucusu ve yönetici ortağı. 250 milyon doların üzerinde yönetimi olan dört fon kurdu ve 400'den fazla şirkete, 450'den fazla kurucuya destek verdi (The Athletic'in 525 milyon dolara NYT'ye satışı gibi önemli başarılar).
- Nicolas Sauvage, President, TDK Ventures: TDK Corporation'ın kurumsal risk sermayesi kolu olan TDK Ventures'ın başkanı. Dijital ve enerji inovasyonuna odaklanan 350 milyon dolarlık fonu yönetiyor. 2019'dan bu yana 45 girişimi destekledi ve Ascend Elements, Groq, Silicon Box gibi üç unicorn şirketin arkasında yer aldı.
- Katie Stanton, Founder and General Partner, Moxxie Ventures: Erken aşama bir risk fonu olan Moxxie Ventures'ın kurucusu ve genel ortağı. Daha önce Twitter, Google, Yahoo ve Color'da üst düzey yönetici rollerinde bulundu. Obama Beyaz Sarayı'nda ve Dışişleri Bakanlığı'nda görev almış olup, 100'den fazla erken aşama şirkete yatırım yaptı (Coinbase, Airtable, Calm gibi).
- Santi Subotovsky, General Partner, Emergence Capital: 2010'dan beri Emergence Capital'da önemli yatırımların arkasındaki itici güç. Zoom'a (NASDAQ: ZM) henüz bilinmeyen bir startup iken liderlik etti ve şirket 24 milyar dolarlık bir dev haline gelirken yönetim kurulunda kaldı. Crunchbase ve Zipline gibi şirketlerin yönetim kurullarında da görev yapıyor.
Merkezi Avrasya'dan San Francisco Sahnesine: Dört Parlak Girişim
Bu küresel platforma ulaşmanın yollarından biri de, dünyanın farklı bölgelerinde düzenlenen ve en iyi yerel yetenekleri keşfetmeyi hedefleyen bölgesel yarışmalar. Merkezi Avrasya'nın en büyük startup yarışması 'Road to Battlefield', Silkroad Innovation Hub'ın TechCrunch ve Freedom Holding ortaklığıyla düzenlendi. 27 farklı ülkeden rekor düzeyde 485 başvuruyu değerlendiren bu yarışma, dört parlak girişimi doğrudan TechCrunch Startup Battlefield 2025 sahnesine taşımayı başardı. Bu, Merkezi Avrasya'nın küresel teknoloji haritasındaki yerini perçinleyen önemli bir başarı olarak kayıtlara geçti. 21 Temmuz - 12 Ağustos tarihleri arasında dokuz ulusal turda online olarak gerçekleşen yarışmada, toplamda 380 startup 32 saatlik sunumlarla projelerini tanıttı. Bu süreçte 10 ülkeden 40 deneyimli ismin yanı sıra, yapay zeka yargıcı 'AI-Gerim' de bağımsız bir üye olarak değerlendirme sürecine yenilikçi bir boyut kattı. Katılımcı startup'ların %35'inin kadın girişimciler tarafından kurulmuş olması ve 14 yaşındaki Özbekistanlı bir kurucunun varlığı, bölgedeki girişimcilik ekosisteminin çeşitliliğini ve dinamizmini gözler önüne serdi.
- Polygraf AI (Azerbaycan ve ABD): Yapay zeka tehditlerini tespit ederek politikaları yapay zeka çözümlerine karşı koruyan, yerel olarak konuşlandırılmış yapay zeka çözümleri sunuyor. Kurucusu Yagub Rahimov, bölgenin potansiyelini "Merkezi Asyalı ve Kafkasya merkezli kurucular güçleniyor, bu yarışma yeteneğin artık bir sorun olmadığını gösterdi" sözleriyle vurguladı.
- QuickShipper (Gürcistan): Perakendecilerin tek bir pencereden verimli ve keyifli teslimatlar sunmasını sağlayan bir teslimat geçidi. Kurucu ortağı Mariam Akhvlediani, "Bu kadar farklı ve ilginç pazarlardan gelen startup'larla rekabet etmek harika bir deneyimdi" ifadesiyle memnuniyetini dile getirdi.
- Surfaice (ABD ve Kazakistan): Saha arama, bütçeleme, teklif verme ve kilometre taşı takibi gibi iş akışlarını entegre ederek verimliliği iki katına çıkaran, otonom ajan filosu içeren, yapay zeka destekli bir işletim sistemi sunuyor. CEO'su Alim Uderbekov, bu fırsatın önemini "Battlefield yolculuğumuz çok dramatikti çünkü neredeyse başvuru süresini kaçırıyorduk" sözleriyle dile getirdi.
- ArtSkin (Kırgızistan ve Kazakistan): TechCrunch'ın özel seçimiyle listeye giren ArtSkin, artırılmış/sanal gerçeklik, biyonik protezler, telerobotik ve insansı robotik gibi alanlarda dokunma hissini insan vücuduna ileten nöro-arayüz teknolojisi geliştiriyor. Kurucu ortakları Iliias Dzheentaev ve Madina Sabitqyzy, "TechCrunch Startup Battlefield finallerinde ana sahnede sunum yapacak dört startup'tan biri olarak seçilmek olağanüstü bir onur" açıklamasında bulundu.
Merkezi Avrasya'nın Küresel Sahnedeki Yükselişi
Bu yarışma, Merkezi Avrasya için sadece birkaç şirketin yatırım araması anlamına gelmiyor; aynı zamanda tüm bölgedeki girişimcilerin kendilerini küresel standartlara göre ölçmeleri ve bu büyük konuşmanın bir parçası olmaları için eşsiz bir fırsat sunuyor. TechCrunch tarihinde ilk kez, Merkezi Avrasya'dan startup'lara prestijli Startup Battlefield yarışmasına özel bir katılım yolu açıldı. Bu girişim, yüksek potansiyelli girişimleri belirlemenin ötesinde, sınır ötesi işbirliğini tetikledi, uluslararası yatırımcı ilgisini çekti ve Merkezi Avrasya'yı küresel inovasyon haritasında 'izlenmesi gereken' bir bölge olarak konumlandırdı.
Silkroad Innovation Hub CEO'su ve kurucusu Asset Abdualiyev, "Misyonumuz, Merkezi Avrasya'yı küresel startup ve risk sermayesi haritasına yerleştirmek. TechCrunch'ın ilk kez bölgesel bir yarışmaya ev sahipliği yapması önemli bir dönüm noktasıydı. Başlangıçta sadece bir vizyondu, ancak şimdi Merkezi Avrasya'nın en büyük startup yarışması haline geldi. Bu, kurucuların yenilikçi şirketler kurma ve bunları küresel olarak sergileme konusundaki önemli ilgisini gösteriyor" sözleriyle bu değişimin altını çizdi.
Kazakistan Dijital Gelişim, İnovasyon ve Uzay Sanayii Bakanı Zhaslan Madiyev, "Kazakistan'dan TechCrunch Startup Battlefield bölgesel seçimine 168 başvuru, ekosistemimizin artan olgunluğunun ve küresel hırsının açık bir sinyali" derken, Özbekistan Dijital Teknolojiler Bakanı Sherzod Shermatov ise, "Özbekistan için küresel arenalarda yer almak sadece görünürlük değil, aynı zamanda teknoloji yeteneklerimizin küresel sahnede liderlik edeceği bir gelecek şekillendirmekle ilgili" ifadelerini kullandı.
Nasdaq listesindeki finansal hizmetler holdingi Freedom Holding Corp.'un ana ortak olarak verdiği destek, sadece küresel konumlarını değil, aynı zamanda Merkezi Avrasyalı kurucuları güçlendirmeye yönelik uzun vadeli taahhütlerini de yansıtıyor. Türkiye'den Startup Centrum ve Bilkent CYBERPARK gibi önemli kuruluşların desteğiyle, yarışma bölgedeki girişimleri küresel ölçekte tanıtmak için güçlü bir platform oluşturdu.
Girişimciler İçin Büyük Fırsatlar ve Zorluklar
Bu kalibrede jüri üyelerinin karşısına çıkmak, genç girişimciler için hem paha biçilmez bir fırsat hem de büyük bir sınav anlamına geliyor. Yatırımcıların sadece sermaye sağlamakla kalmayıp, stratejik rehberlik ve sektör bağlantıları sunma potansiyeli, bir startup'ın büyüme yörüngesini temelden etkileyebilir. Ancak, yüzlerce başvuru arasından sıyrılıp bu sahneye çıkmak ve deneyimli yatırımcıların keskin sorularına ikna edici yanıtlar vermek, girişimcilerin iş modellerini, pazarlama stratejilerini ve uzun vadeli vizyonlarını en ince detayına kadar hazırlamalarını gerektiriyor.
TechCrunch Disrupt gibi etkinlikler, girişim ekosisteminin nabzını tutar. Burada sunulan her fikir, geleceğin teknolojisini şekillendirme potansiyeli taşır ve jüri üyelerinin kararları, sadece bir kazananı belirlemekle kalmaz, aynı zamanda sektöre yeni bir yön verme gücüne de sahip olabilir.
Sonuç: İnsanları Bir Araya Getiren Teknolojiye Doğru Bir Adım
Brynn Putnam'ın yeni donanım girişimi, dijital çağın getirdiği yalnızlaşmaya bir çözüm sunma potansiyeliyle heyecan verici bir adım olarak öne çıkıyor. Tüketici elektroniği pazarının dinamiklerini iyi anlayan ve daha önce de büyük başarılara imza atmış bir isim olarak, Putnam'ın bu yeni vizyonunun nasıl bir yankı uyandıracağı büyük bir merak konusu. TechCrunch Disrupt 2025, bu yeniliğin ilk kez gün yüzüne çıkacağı yer olacak ve teknoloji dünyası, insanları bir araya getiren bu potansiyel "altın çağ" donanımının detaylarını öğrenmek için sabırsızlanıyor. Teknoloji sadece bireyleri değil, toplulukları da güçlendirebilir mi? Putnam'ın bu sorunun cevabını nasıl şekillendireceğini hep birlikte göreceğiz.
Kaynak: Bu haber, TechCrunch'ta yayınlanan orijinal makaleden derlenmiştir.
