Looter-shooter türünün en köklü serilerinden biri olan Borderlands, dördüncü ana oyunuyla yeniden sahada. Milyarlarca silah vaadi, kendine has cel-shaded grafik tarzı ve kaotik aksiyonuyla bilinen seri, yeni oyunuyla birlikte ciddi bir tartışmanın fitilini ateşledi. Oyuncular ve eleştirmenler arasında belirgin bir ayrım yaşanıyor: Borderlands 4, serinin formülünü rafine ederek zirveye mi taşıyor, yoksa kendini tekrar eden, ilhamdan yoksun ve teknik sorunlarla boğuşan bir hayal kırıklığı mı? İşte masanın iki tarafındaki görüşler.

"Serinin En Saf Hali": Oynanış Döngüsünü Sevenler

Oyunun savunucuları, Borderlands 4'ün serinin özünü alıp onu en etkili formuna getirdiğini düşünüyor. Bu kampta yer alanlara göre, oyunun başlardaki yavaş temposu aşıldıktan sonra o bilindik ve bağımlılık yaratan 'vur, yağmala, sat, daha sert vur' döngüsü mükemmel bir şekilde işliyor. Özellikle serinin tarihinde bir ilk olan tam teşekküllü açık dünya yapısına geçiş, başlangıçta şüpheyle karşılansa da, bu kesim tarafından tam not almış durumda.

Borderlands'in temel döngüsü, bu kadar geniş bir açık dünyadaki koleksiyon ve görev avıyla şeytani bir uyum sergiliyor. Sürekli olarak ana görevden sapıp 'sadece bir yan görev daha' diyerek kendinizi saatlerce Kairos haritasında kaybolmuş buluyorsunuz.

Yeni Vault Hunter karakterleri ve her zamankinden daha derin olan yetenek ağaçları da övgülerin merkezinde. Oyunculara basitçe '+%10 hasar' gibi sıkıcı bonuslar vermek yerine, her bir yeteneğin oyun tarzını kökten değiştiren 'build'ler yaratma imkanı sunması, serinin sadık hayranlarını memnun ediyor. Hatta bu durum o kadar ileri gitti ki, oyuncular daha ilk haftadan Vex karakteri için en zorlu boss'ları bile saniyeler içinde eriten bir sonsuz hasar build'i geliştirmeyi başardı. Bu görüşe göre Borderlands 4, devrimsel bir yenilik sunmasa da, mevcut formülü en keyifli ve rafine haliyle oyuncuya veriyor.

"Acı Verici Derecede Sıkıcı": Hayal Kırıklığı Yaşayanlar

Diğer yanda ise oyunu 'ruhsuz' ve 'yaratıcılıktan uzak' bulan büyük bir kitle var. Bu eleştirilerin temelinde, Borderlands 4'ün serinin önceki oyunlarındaki absürt mizahı ve sivri dilini törpülemesi yatıyor. Eleştirmenler, o 'rahatsız edici ama karakteristik' esprilerin yerini alan boşluğun, oyunu tonal olarak yavan bir hale getirdiğini savunuyor. Ne tam bir komedi ne de ciddi bir bilim kurgu olmayı başaramayan oyun, bu kesim için kimliksiz bir arafta kalmış.

Açık dünya yapısı da herkes için bir başarı değil. Kimileri için bu özgürlük, haritaya serpiştirilmiş milyonlarca anlamsız koleksiyon eşyası ve angarya görevden ibaret. Özellikle oyunun atmosferini zayıf bulanlar için bu durum, 'beyni kapatıp sayıların yükselişini izleme' keyfini bile baltalıyor. Ortamda savaş olmadığında belirgin bir ambiyans müziğinin eksikliği de, keşif anlarını daha da boş hissettiriyor.

Ortak Şikayet: Performans Sorunları ve Kullanışsız Arayüz

Oyunu seven veya sevmeyen hemen herkesin birleştiği bir nokta var: Borderlands 4, teknik anlamda ciddi sorunlara sahip. Özellikle PC tarafında, son teknoloji sistemlerde bile (RTX 5070 Ti gibi) akıcı bir deneyim için DLSS gibi teknolojilere muhtaç kalınması büyük bir eleştiri konusu. Oyunun görsel olarak önceki oyunlardan devrimsel bir fark sunmamasına rağmen neden bu kadar yüksek sistem gereksinimlerine sahip olduğu anlaşılamıyor.

Bu genel performans düşüklüğüne ek olarak, özellikle anlık takılmalar (stuttering) pek çok oyuncunun canını sıkıyor. Geliştirici Gearbox'tan resmi bir yama gelmemiş olsa da, oyuncu topluluğu NVIDIA ekran kartları için shader cache boyutunu 100 GB'a çıkarmanın bu takılmaları büyük ölçüde çözdüğünü keşfetti. Ancak bu durum, oyuncuların tam sürüm bir oyunda neden bu tür manuel ayarlarla uğraşmak zorunda kaldığı sorusunu da beraberinde getiriyor.

Bu durum, Gearbox CEO'su Randy Pitchford'un yaptığı açıklamalarla daha da tartışmalı bir hal aldı. Pitchford, müşteri hizmetleri verilerine dayanarak, performans sorunları yaşayan oyuncu oranının 'yüzde birin yüzde birinden bile daha az' olduğunu ve sorunların oyuncular tarafından abartıldığını öne sürdü. Ancak bu açıklama, oyunun Steam'deki 'Karışık' inceleme notları ve forumlardaki yoğun şikayetlerle çelişerek, oyuncu topluluğunun sorunlarını dile getirmek için resmi destek kanalları yerine genellikle sosyal platformları ve inceleme bölümlerini kullandığı gerçeğini göz ardı ettiği şeklinde yorumlandı.

Performans sorunlarının yanı sıra, kullanıcı arayüzü (UI) ve envanter yönetimi de tam bir baş ağrısı olarak nitelendiriliyor. Oyuncuların canını sıkan bazı tasarım hataları şunlar:

• Envanterin otomatik olarak 'üreticiye göre' sıralanması.
• Ekipmanların özelliklerini görmek için birden fazla menü arasında geçiş yapma zorunluluğu.
• Eşyaları 'çöp' olarak işaretlerken yaşanan can sıkıcı hatalar.
• Kozmetiklerin kilidi açık olanlara göre sıralanmaması.
• Para birimlerinin ekranın boş alanlarına yerleştirilmek yerine fare ile üzerine gelinen bir kutucuğa gizlenmesi.

Sonuç: Beklemeye Değer mi?

Nihayetinde Borderlands 4, oyuncunun beklentilerine ve tolerans seviyesine göre cennet veya cehennem olabilecek bir oyun. Eğer serinin temel 'vur-yağmala' formülünü seviyorsanız ve teknik sorunlara göz yumabilirseniz, Kairos gezegeninde sizi saatlerce oyalayacak bir macera bekliyor. Ancak seriden bir evrim bekliyorsanız, yaratıcı bir hikaye arıyorsanız veya kötü tasarlanmış bir arayüze tahammülünüz yoksa, büyük bir hayal kırıklığı yaşayabilirsiniz. Gearbox'ın yayınlayacağı güncellemelerin, oyunun kaderini belirlemede kritik bir rol oynayacağı kesin.

Bu haberin oluşturulmasında, PC Gamer editörlerinin yayınladığı ilk izlenimler ve görüşler derlenerek kaynak olarak kullanılmıştır.