Telluride'dan Oscar'a Giden Yol: 'Hamnet' Rüzgarı ve Erken Favoriler

Haber Merkezi

02 September 2025, 09:27 tarihinde yayınlandı

Telluride Film Festivali'nden Oscar Yarışına İlk Sinyaller: 'Hamnet' Zirvede, Favoriler Belirginleşiyor

Sinema dünyasının önemli duraklarından Telluride Film Festivali, her yıl olduğu gibi bu yıl da Oscar yarışının ilk sinyallerini verdi. Colorado dağlarında yankılanan eleştirel beğeniler ve fısıltılar, 2025 Akademi Ödülleri'ne dair heyecan verici ipuçları sunarken, Focus Features stüdyosu iki iddialı yapımıyla festivalin yıldızı oldu: Yorgos Lanthimos'un vizyoner eseri 'Bugonia' ve Chloé Zhao'nun yürek burkan 'Hamnet'. Özellikle 'Hamnet', eleştirmenlerden ve festival katılımcılarından neredeyse evrensel bir övgü alarak En İyi Film ödülü için güçlü bir aday olduğunu kanıtladı. Festivalde ayrıca, Oscar ödüllü oyuncu Riz Ahmed'in klasik tragedyaya radikal bir bakış açısı getiren çağdaş gerilim filmi 'Hamlet' de ilk kez gösterilerek büyük ilgi gördü ve şimdiden tartışmalara yol açtı.

'Hamnet': Bir Başyapıt mı, Yoksa Akademi İçin Riskli Bir Seçim mi?

Chloé Zhao'nun Maggie O'Farrell'ın çok satan romanından uyarladığı 'Hamnet', festivalde 'başyapıt' olarak nitelendirildi ve birçok kişiye göre 'bugüne kadar izledikleri en iyi filmlerden biri' statüsüne yükseldi. Belgesel ve anlatı sinemasını harmanlayan yaklaşımıyla tanınan, Oscar ödüllü 'Nomadland'in de yönetmeni olan Zhao, 'Hamnet' ile Telluride ve Toronto'da dikkat çekerken, aynı zamanda BFI Londra Film Festivali'nin prestijli 'Screen Talks' programında da sinema dünyasına ilham verecek isimler arasında yer alacak. Telluride'ın 'Moonlight', 'Nomadland' ve 'The Shape of Water' gibi Oscar kazanan filmler için bir fırlatma rampası olduğu düşünüldüğünde, 'Hamnet'in En İyi Film dalında Focus Features'a ilk Oscar'ını getirme potansiyeli oldukça yüksek.

Ancak Oscar yarışında erken momentumun her zaman karşı saldırıları beraberinde getirdiği de bir gerçek. Bazı stratejistler, 'Hamnet' gibi ağır temalı filmlerin Akademi'nin geneline hitap etmeyebileceğini savunuyor. Öte yandan, 'Manchester by the Sea', 'Ordinary People' gibi kayıp ve yas temasını işleyen dramaların ve 'Shakespeare in Love' gibi dönem filmlerinin geçmişteki başarıları, bu tezin tam tersini kanıtlıyor. Ayrıca, 'Nomadland' ile zaten Oscar sahibi olan Chloé Zhao, beş yıl içinde ikinci yönetmenlik Oscar'ını kazanarak Alfonso Cuarón gibi usta isimlerin arasına katılabilir. Filmin başrol oyuncusu Jessie Buckley'nin performansı da 'Oscar kazanan' sıfatıyla anılmaya başlanmış durumda.

Riz Ahmed'den Radikal Bir "Hamlet" Yorumu: Çağdaş Bir Gerilim

Oscar ödüllü oyuncu Riz Ahmed'in başrolünde yer aldığı ve Aneil Karia'nın yönettiği yeni "Hamlet" uyarlaması, Telluride Film Festivali'nde ilk kez gösterilmesinin ardından Toronto Film Festivali'nde de izleyiciyle buluşacak. Bu radikal yorum, Shakespeare'in prensini kararsız bir melankolik yerine, öfkesiyle dolup taşan, adaletsizliğe karşı savaşmaya hazır bir figür olarak sunuyor. Film, kraliyet sarayını terk edip çağdaş Londra'nın "McMansion" adı verilen lüks malikanelerine taşınırken, eser metni önemli ölçüde sadeleştirilmiş ve bazı karakterler çıkarılarak odak, işkence görmüş kahramanın iç dünyasına kaydırılmış. Yönetmen Karia, günümüz dünyasındaki kleptokrasiye ve adaletsizliğe vurgu yaparak, "Hamlet'in altındaki zemin kayıyor. Ve günümüzdeki birçok insan gibi, o da olup bitene isyan ediyor ama bunu değiştirecek güçten yoksun hissediyor" yorumunda bulunuyor. Ahmed'e göre "Olmak ya da olmamak" tiradı, intihar eşiğindeki bir prensin çaresizliği değil, daha çok haksızlığa karşı direnme arayışı: 'Savaşacak mısın, yoksa pes mi edeceksin?' sorusu. Riz Ahmed'in Shakespeare klasiğine getirdiği bu çağdaş ve kışkırtıcı bakış açısı hakkında daha fazla bilgi için buraya tıklayabilirsiniz.

Netflix'in 'Jay Kelly' ve Akademi'nin Kendi Hikayeleri

Netflix cephesinde ise Noah Baumbach'ın George Clooney'li 'Jay Kelly' filmi, Venedik'e kıyasla Amerika'da daha iyi bir çıkış yaptı. Film, Hollywood'un kendi iç dünyasına ayna tutan ('Argo', 'The Artist') ve ilham veren anlatıları ('Green Book', 'CODA') seven Akademi üyelerinin zevkine hitap ediyor. Eleştirmenlerin filmi sezonun favorisi ilan etmemesi beklense de, Denzel Washington'ın meşhur sözünden yola çıkarak, 'bilgin değil, kanıtlayabildiğin önemlidir' ve Oscar oylamasında eleştirmenlerin değil, Akademi üyelerinin oyları belirleyici oluyor.

Performanslar Sahneye Çıkıyor: Plemons, Stone ve Diğerleri

A24'ün düzenlediği etkinliklerde 'Bugonia'daki performanslarıyla büyük beğeni toplayan Jesse Plemons ve Emma Stone, aldıkları övgüler karşısında şaşkınlıklarını gizleyemediler. Filmin vizyoner yönetmeni Yorgos Lanthimos da, 'Dogtooth' gibi filmleriyle uluslararası üne kavuşan ve kendine özgü anlatım diliyle dikkat çeken bir isim olarak BFI Londra Film Festivali'nin 'Screen Talks' programında sinema severlerle buluşacak isimler arasında yer alıyor. Netflix'in 'Jay Kelly' partisinde ise Adam Sandler, Billy Crudup ve Baumbach, Laura Dern gibi oyuncuların sıcak sohbetleriyle filmin enerjisini yükselttiler. Dern'in Adam Sandler'a destek veren sözleri, sanatçı dayanışmasının gücünü bir kez daha gösterdi.

Bu yılki festival sezonunun öne çıkan sürprizlerinden biri de, sinema dünyasında nadiren kamusal alana çıkan, üç Oscar ödüllü efsanevi aktör Daniel Day-Lewis'in geri dönüşü oldu. 'Kan Dökülecek', 'Lincoln' ve 'Phantom Thread' gibi başyapıtlarla hafızalara kazınan Day-Lewis, BFI Londra Film Festivali'nin prestijli 'Screen Talks' programında yer alarak büyük bir heyecan yarattı. Sadece üç kez En İyi Erkek Oyuncu Oscar'ını kazanan tek aktör unvanını taşıyan Day-Lewis'in, bu özel sohbette kariyerinden ve sinema anlayışından bahsetmesi bekleniyor. Kendisinin yeni filmi 'Anemone'nin New York Film Festivali'nde prömiyer yapacak olması da bu nadir görünümün arkasındaki merakı daha da artırıyor.

Uluslararası alanda Neon stüdyosu da dikkat çekici filmlerle festivaldeydi. 'Beyaz Balon'dan 'Taksi'ye uzanan eserleriyle tanınan ve son filmi 'It Was Just an Accident' ile Palme d'Or kazanan yönetmen Cafer Panahi'nin karizmatik duruşu, genç festival izleyicileri arasında bile efsane haline geldi. Panahi, BFI Londra Film Festivali'nin 'Screen Talks' programında da sinema tutkunlarıyla bir araya gelecek önemli isimlerden biri. Joachim Trier'in 'Sentimental Value' filmi Oprah Winfrey gibi önemli isimlerin ilgisini çekerken, Kleber Mendonça Filho'nun Brezilya gerilimi 'The Secret Agent', Wagner Moura'nın performansı ve Filho'nun yönetmenliğiyle gizli bir hit oldu. Birçok uzmanın bu filmin Oscar potansiyelini küçümsediği düşünülse de, geçen yılın sürpriz başarısı 'I'm Still Here'ın yolunu izleyerek En İyi Aktör, Yönetmen, Özgün Senaryo ve En İyi Film gibi kategorilerde iddialı bir aday haline gelebilir.

En İyi Aktör Yarışında Erken İpuçları

En İyi Aktör adayları da Telluride'da güçlü bir varlık gösterdi. Netflix'in 'Ballad of a Small Player' filmiyle Colin Farrell, festivalin gayriresmi belediye başkanı gibi herkesle sohbet ederek büyüledi. Scott Cooper'ın yönettiği ve rock müziğin efsanesi Bruce Springsteen'in hayatını, özellikle de 1982 tarihli kült albümü “Nebraska”nın doğuş sürecini konu alan 'Springsteen: Deliver Me From Nowhere' filminin başrolündeki Jeremy Allen White ise filmin galasında Bruce Springsteen'in de salonda olmasıyla nadir görülen ayakta alkışlardan birini aldı. Film, eleştirmenlerden (12 inceleme sonrası) Rotten Tomatoes'ta %100 puan alsa da, sahadaki genel uygulamaya dair daha ılımlı görüşler de mevcuttu. White'ın rol arkadaşı Jeremy Strong ise festival boyunca çeşitli etkinliklerde boy gösterirken, White'ın daha düşük bir profil çizmesi, Oscar yarışında görünürlüğün önemini bir kez daha gündeme getirdi.

Telluride'ın Farkı: İnsan Dokunuşu ve Gerçek Sinema Aşkı

Oscar sezonunun rekabetçi atmosferine rağmen Telluride, samimi ve gerçek sinema sevgisini de ön plana çıkarıyor. 'Hamnet'in yıldızı Jessie Buckley'nin yeni doğan bebeğiyle ana caddede eşiyle birlikte yürümesi gibi anlar, festivalin sadece ödül yarışından ibaret olmadığını gösteriyor. Ya da Rian Johnson'ın yeni 'Knives Out' filmi 'Wake Up Dead Man'i Toronto'da tanıtacak olmasına rağmen Telluride'a sadece film izlemek için gelmesi, hatta Margot Robbie'nin alışveriş yaparken veya filmler izlerken görüntülenmesi, sinemaya olan saf tutkunun en güzel örnekleriydi. Telluride'ın gücü, tam da bu samimiyet ve sinemanın büyüsünü hissettirmesinde yatıyor.

Satın alma pazarında da hareketlilik vardı. Yönetmen Daniel Roher imzalı ve usta oyuncu Dustin Hoffman ile Leo Woodall'ın bir araya geldiği 'Tuner' filmi, 'Can Dostum' (Good Will Hunting) ile karşılaştırılırken, karakter odaklı derinliği ve duygusal zenginliğiyle eleştirmenlerden tam not alarak dünya prömiyerini Telluride'da gerçekleştirdi. 'Ask E. Jean' belgeseli, konusu E. Jean Carroll'ın Neon partisinde astronot kostümüyle yarattığı etkiyle ses getirdi. Claire Foy ise 'H Is for Hawk' filmi için yapımcıları Dede Gardner ve Jeremy Kleiner ile birlikte dağıtımcı arayışındaydı. Philippa Lowthorpe yönetmenliğindeki bu film, Helen Macdonald'ın babasının vefatının ardından derin acısıyla başa çıkmak için bir şahin sahiplenmesini konu alan anı kitabından uyarlanıyor. Foy, yasın karmaşık süreçlerini ve vahşi bir hayvanla kurulan sıra dışı bir bağ aracılığıyla bulunan teselliyi etkileyici bir şekilde canlandırıyor; hatta rolü için özel olarak avcılık eğitimi almasıyla da dikkat çekiyor. "H Is for Hawk" filmi hakkında daha detaylı bilgi için H Is for Hawk film incelemesi yazımıza göz atabilirsiniz.

Venedik Film Festivali'nin sona ermesiyle birlikte gözler şimdi Toronto Uluslararası Film Festivali'ne ve 8-19 Ekim tarihleri arasında düzenlenecek olan BFI Londra Film Festivali'ne çevrildi. Her iki festival de Oscar yarışının bir sonraki durağı olma özelliğini taşırken, BFI Londra'nın 'Screen Talks' programı gibi özel etkinlikleri, sinema dünyasının önemli isimlerini bir araya getirerek izleyicilere eşsiz sohbetler vadediyor. Toronto'da, Telluride'da sadece film izlemekle yetinen Rian Johnson'ın yeni 'Knives Out' filmi 'Wake Up Dead Man'in ilk gösterimi yapılacak. Telluride, erken sinyallerle Oscar yarışına yön verirken, aynı zamanda sinemanın ruhunu ve gerçek tutkunun değerini bir kez daha hatırlattı. BFI Londra Film Festivali'nin 'Screen Talks' programı ve ağırladığı yıldız isimler hakkında daha fazla bilgi için buraya tıklayabilirsiniz.

Bu haber için Variety'nin kapsamlı Telluride izlenimleri esas alınmıştır.