Hollywood'un önemli isimlerinden Blake Lively, yönetmen ve rol arkadaşı Justin Baldoni'ye karşı açtığı iftira davasının reddedilmesinin ardından, Baldoni'den milyonlarca dolar avukatlık ücreti ve masraf talep ediyor. Bu talep, cinsel taciz mağdurlarının seslerini yükseltmelerini korumayı amaçlayan çığır açıcı bir Kaliforniya yasasının kritik bir testine dönüşmüş durumda.
Olaylar, "It Ends With Us" filminin setinde Blake Lively'nin Baldoni'yi cinsel taciz ve şikayetleri sonrası misilleme ile suçlamasıyla başladı. Lively, Baldoni'nin kendisine karşı internet üzerinden bir karalama kampanyası başlattığını iddia etti. Buna karşılık Baldoni, Lively'yi kariyerini sahte iddialarla yok etmeye çalışmakla suçlayarak 400 milyon dolarlık bir iftira davası açmıştı. Ancak Yargıç Lewis Liman, Haziran ayında Baldoni'nin bu davasını reddederek Lively lehine önemli bir karar verdi.
Kaliforniya'nın 'Mağdurları Silah Haline Getirilmiş İftira Davalarından Koruma Yasası'
Blake Lively'nin avukatları, Pazartesi günü yaptıkları başvuruda, müvekkillerinin avukatlık ücretleri ve masraflarını karşılamak üzere milyonlarca dolar talep etti. Ayrıca, ekonomik, duygusal ve psikolojik zararlar için üç kat tazminat ve mahkeme sistemini kötüye kullanmaktan dolayı cezai tazminat da isteniyor.
Lively, 2023 yılında Vali Gavin Newsom tarafından imzalanan ve 'Mağdurları Silah Haline Getirilmiş İftira Davalarından Koruma Yasası' olarak bilinen Kaliforniya yasasına dayanıyor. Bu yasa, cinsel taciz veya misilleme deneyimleyen bireylerin, dava edilme korkusu olmadan deneyimlerini mahkemeler, kurumlar, basın ve diğerleriyle paylaşabilmelerini sağlıyor. Yasa, 'makul bir temeli' olan ve 'kötü niyet olmadan' (yani, iddianın yanlış olduğunu bilmeden) cinsel taciz şikayeti yapanlara iftira davalarından muafiyet tanıyor. Lively'nin avukatları, bu kriterlerin karşılandığını savunuyor.
Baldoni Tarafının Karşı İddiaları ve Yasal Mücadele
Justin Baldoni'nin avukatları ise Kaliforniya yasasının bu davaya uygulanmadığını savunuyor. Daha önce yaptıkları bir başvuruda, 'Lively'nin cinsel taciz iddialarını tamamen uydurduğunu ya da masum (ve taciz edici olmayan) etkileşimleri abarttığını, bunu da filmin kontrolünü ele geçirmek ve iyi duyurulmuş bir dizi pazarlama hatası sonrası itibarını düzeltmek için kasıtlı ve kötü niyetli bir çabayla yaptığını' iddia ettiler.
Baldoni'nin yasal ekibi ayrıca, Kaliforniya yasasının uygulanması için Yargıç Liman'ın tartışmalı olgusal konular hakkında karar vererek davanın seyrini kısaltması gerekeceğini ve bu durumun davacıların iyi niyetli argümanlar sunmasını engelleyerek Birinci Değişikliğin Dilekçe Hükmü tarafından garanti edilen hakların ihlal edildiğini öne sürüyor.
Davanın Önemi ve Gelecek Etkileri
Yargıç Liman, Baldoni'nin şikayetini reddetse de, Kaliforniya yasasının davaya uygulanıp uygulanmayacağı konusunda bir karar vermemişti. Bu durum, önümüzdeki bahar New York federal mahkemesinde Lively'nin iddialarına ilişkin görülecek duruşmayı daha da kritik hale getiriyor. Bu dava, sadece iki Hollywood yıldızı arasındaki bir hukuk mücadelesi olmaktan öte, #MeToo hareketinin yasal zeminde nasıl ilerlediğini ve taciz mağdurlarının seslerini duyurma özgürlüğünün yasal korumasını nasıl güçlendirdiğini gösteren emsal teşkil edebilecek önemli bir dönüm noktasıdır. Hukuk uzmanları, bu kararın gelecekteki cinsel taciz davalarında iftira iddialarına karşı mağdurların savunmasını önemli ölçüde etkileyebileceğini belirtiyor.
Bu bağlamda, Hollywood'un yükselen yıldızlarından Ayo Edebiri'nin Venedik Film Festivali'nde yaptığı güçlü açıklamalar da dikkat çekiyor. Edebiri, 'After the Hunt' filminin tanıtımında, bir gazetecinin #MeToo ve Black Lives Matter hareketlerinin 'bittiğine' dair sorusuna karşı çıkarak, bu hareketlerin 'bitmediğini, aksine çok ama çok aktif bir şekilde devam ettiğini' vurguladı. Edebiri'nin bu kararlı duruşu, toplumsal adalet ve aktivizm konusundaki hassasiyetini bir kez daha ortaya koydu. Zira, Edebiri'nin başrolünü üstlendiği 'After the Hunt' filmi de #MeToo hareketini doğrudan ele alarak, cinsel taciz iddiaları ve geçmişle yüzleşme temalarını işliyor. Bu olay, #MeToo'nun sadece bir 'hashtag' olmaktan öte, aktif bir toplumsal ve hukuki mücadele alanı olduğunu bir kez daha kanıtlıyor. Konuyla ilgili daha fazla bilgi için Ayo Edebiri: "#MeToo ve Black Lives Matter Bitmedi!" haberimize göz atabilirsiniz.
Blake Lively ekibi, önce tazminat ödenmesi emri çıkarılmasını, ardından da gerekirse miktarın belirlenmesi için bir duruşma yapılmasını talep ediyor.
Daha fazla bilgi için: Variety.com
