Otomobil piyasasının geleceği hakkında endişeler artarken, önde gelen bir danışman, Amerika Birleşik Devletleri genelindeki otomobil galerilerinin araç stoklarıyla dolup taştığını iddia ediyor. TikTok üzerinden yaptığı paylaşımlarla dikkat çeken Brandon (@the1mr_gratitude) adlı danışman, mevcut pazar durumunun potansiyel alıcılar için önemli avantajlar sunabileceğini belirtiyor. Peki, bu iddialar ne kadar gerçekçi ve otomobil pazarında gerçekten bir çöküş mü yaşanıyor?
Uzman İddiaları: Piyasada Çöküşün Belirtileri Neler?
Brandon'a göre, otomotiv sektörünün zor durumda olduğunu gösteren somut işaretler bulunuyor. En belirgin göstergelerden biri, bayilerdeki aşırı araç stoku. Danışman, birçok galericinin ana otoparklarının yanı sıra yan arazilerini dahi araçlarla doldurduğunu, stok fazlasının gözle görülür hale geldiğini vurguluyor.
Brandon, 'Araçlar satılmıyor. Galerilerde ortalama 120 günden fazla bekliyorlar ve bu durumu COVID öncesinden beri görmemiştik,' diyerek durumun ciddiyetini ortaya koyuyor.
Bu durumun temel nedeni olarak, insanların 2020 öncesine kıyasla daha az araç satın almasını gösteriyor. Ayrıca, üreticilerin ve bayilerin %0-2 gibi oldukça düşük faiz oranları sunmaya başlaması da bir diğer kritik işaret olarak öne çıkıyor. Bu oranların da COVID öncesi seviyelere döndüğünü belirten Brandon, piyasanın Ekim 2023'ten bu yana düşüşte olduğunu savunuyor.
Bu genel piyasa daralmasının yanı sıra, küresel otomotiv sektöründeki belirsizlikler ve zorluklar da önde gelen markaları etkiliyor. Bu zorlu ortamda, Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) verilerine göre Tesla'nın Avrupa'daki teslimatları geçtiğimiz yıla kıyasla yaklaşık üçte bir oranında düşüş gösterirken, markanın 2026 Model Y Performance modelini Avrupa pazarında satışa sunması, mevcut durumu canlandırıp canlandıramayacağı sorusunu akıllara getiriyor. Tesla'nın Avrupa satışlarındaki bu düşüşü ve 2026 Model Y Performance'ın piyasaya sürülmesinin detaylarını Tesla 2026 Model Y Performance Avrupa satışları canlandıracak mı? başlıklı haberimizden okuyabilirsiniz. Bu bağlamda, otomotiv dünyasının köklü markalarından Nissan'ın, 2025 yılının ilk yarısında küresel satışlarda %6,0'lık bir düşüşle 1,61 milyon adede gerileyerek 16 yıl aradan sonra ilk kez en çok satış yapan ilk 10 otomobil üreticisi listesinden düşmesi, sektördeki zorlu dönümeci net bir şekilde gözler önüne seriyor. Nissan, bu süreçte Çinli elektrikli araç devi BYD ve uzun süredir rakibi olan Suzuki gibi markaların gerisine düştü. Detaylı bilgi için Nissan küresel otomobil satışlarında ilk 10'dan düştü: BYD ve Suzuki geçerken zorlu dönemec başlıklı haberimizi okuyabilirsiniz. Hatta Mercedes-Benz CEO'su ve Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) Başkanı Ola Källenius'un, AB'nin 2035 içten yanmalı motor yasağının yeniden gözden geçirilmesi çağrısında bulunarak, küresel koşulların değiştiğini ve mevcut yaklaşımın Avrupa'yı 'tam gaz bir duvara doğru ilerlemekten' kaçınmak ve hatta 'çöküşü' önlemek için bir 'gerçeklik kontrolüne' ihtiyacı olduğunu belirtmesi, sektördeki genel endişelerin boyutunu gözler önüne seriyor. **Bu bağlamda, lüks otomobil üreticisi Audi de Amerika Birleşik Devletleri pazarında önemli bir adım atarak, sportif ve zarif fastback modelleri A7 ve S7'nin 2026 yılı itibarıyla satışlarını durdurma kararı aldı. Bu karar, Audi'nin küresel model stratejisinde ve elektrikli araçlara yöneliminde köklü bir dönüşümün işareti olarak yorumlanıyor. Audi A7 ve S7'nin Amerika pazarından çekilmesi hakkında daha fazla bilgiyi Audi A7 ve S7 Amerika pazarından çekiliyor: Yeni dönem başlıklı haberimizden okuyabilirsiniz.** Örneğin, efsanevi İngiliz spor otomobil üreticisi Lotus, küresel pazardaki hızlı değişimler, artan tarifeler ve ekonomik belirsizlikleri gerekçe göstererek İngiltere'deki Hethel merkezinde önemli ölçüde işten çıkarma kararı aldı. Şirketin sürdürülebilir bir gelecek için bu adımı gerekli görmesi, sektör genelindeki baskının ciddiyetini gözler önüne seriyor. Bu durum, otomotiv piyasasındaki mevcut zorlukların yalnızca satış adetleri ve stok fazlasıyla sınırlı kalmadığını, aynı zamanda küresel politikalar ve ekonomik dalgalanmalar gibi makro faktörlerden de beslendiğini gösteriyor. Detaylı bilgi için Lotus İngiltere'de İşten Çıkarma Kararı Aldı: Otomotiv Sektöründe Belirsizlikler Devam Ediyor haberimize göz atabilirsiniz.
Diğer Uzmanların Destekleyici Görüşleri
Brandon'ın piyasa çöküşü iddiaları, online tartışma platformları ve diğer analiz şirketleri tarafından da destekleniyor. JC Whitney, 2025 otomobil pazarının çöküşün eşiğinde olduğunu ve bunun inkar edilemez işaretleri bulunduğunu yazdı. Hatta, Ford F-150 gibi popüler modellerin bile satışta zorlandığı, Toyota Tundra gibi araçların ortalama 200-250 gün galerilerde beklediği ve bayilerin alıcıları cezbetmek için MSRP üzerinden 8.000 ila 12.000 dolar indirim yaptığı belirtiliyor. Şişirilmiş fiyatlar ve düşük takas değerlerinin de piyasa çöküşüne önemli katkı sağladığı ifade ediliyor.
Motor1 tarafından derlenen 2025 yılının en yavaş satan 10 araba listesi de, Brandon'ın bahsettiği 120 günden çok daha uzun süreler boyunca galerilerde bekleyen modelleri içeriyor. Ayrıca, Car Edge Şubat 2025 verilerine göre Dodge, Jeep, Ram ve Chrysler modellerinin de 100 günden fazla stokta kaldığını raporladı.
Piyasa Çöküşü mü, Yoksa Bir Duraklama mı? Eleştirel Bakış
Brandon ve diğer bazı uzmanlar piyasada bir 'çöküş' yaşandığını iddia etse de, S&P Global'in analizleri daha temkinli bir tablo çiziyor. Ocak-Temmuz 2025 döneminde satılan araç sayısı, önceki yılların aynı dönemlerine göre düşüş gösterdi:
- 2025 (Ocak-Temmuz): Yaklaşık 8.25 milyon adet
- 2024 (Ocak-Temmuz): Yaklaşık 9.07 milyon adet
- 2023 (Ocak-Temmuz): Yaklaşık 8.96 milyon adet
Bu veriler bir satış düşüşünü teyit etse de, 'çöküş' tabiri yerine 'yavaşlama' veya 'gerileme' olarak yorumlanabilir. Bayi danışmanlık firması Haig Partners da 2025'in ikinci çeyreğinde bayi stoklarının gerçekten arttığını belirtiyor. Bazı görüşlere göre, üreticilerin üretimi yavaşlatması, talebi artırmak amacıyla piyasayı bilerek manipüle etme çabası bile olabilir.
Değerlendirme ve Tüketici İçin Fırsatlar
Piyasadaki bu durum, otomobil almayı düşünen tüketiciler için altın bir fırsat sunabilir. Eğer Brandon ve diğer uzmanların iddiaları doğruysa, alıcılar pazarlık masasında daha güçlü bir konuma sahip olabilirler. Araçlara olan ilginin azalması, bayileri daha esnek olmaya itecektir.
Brandon, potansiyel alıcılara bir aracın galeride ne kadar süredir beklediğini öğrenmeleri için Car Gurus veya Car Edge gibi araç toplama sitelerini kullanmalarını öneriyor. Bu bilgiyle donanmış olarak, bayilerle pazarlık ederken daha fazla kozunuz olabilir. Danışman, 120 günden fazla süredir bekleyen bir araç için %40'a varan indirimler talep edilebileceğini dahi belirtiyor.
Otomotiv piyasasındaki bu hareketlilik, hem sektör için yeni stratejilerin doğmasına yol açarken, hem de akıllı tüketiciler için cazip teklifler yakalama şansı yaratıyor. Gelişmeler ve uzman yorumları Nexus Haber'de takipte kalacak.
Kaynak: Motor1.com - Otomobil Stokları Taşıyor mu? İşte Piyasanın Durumu ve Alıcılar İçin Fırsatlar: https://www.motor1.com/news/770604/are-car-lots-overflowing/
