Geri Dönüşsüz Risk mi? Sequoia Lideri Roelof Botha, Girişim Sermayesinin Temellerini Sorguluyor

Haber Merkezi

28 October 2025, 11:57 tarihinde yayınlandı

Sequoia'dan Şok Çıkış: Roelof Botha'ya Göre Girişim Sermayesi Bir Varlık Sınıfı Değil

Silikon Vadisi'nin en köklü ve etkili girişim sermayesi (VC) firmalarından biri olan Sequoia'nın Yönetici Ortağı Roelof Botha, 27-29 Ekim 2025 tarihleri arasında San Francisco'daki Moscone West’te on binden fazla kurucuyu, yatırımcıyı ve geliştiriciyi bir araya getiren TechCrunch Disrupt 2025 sahnesinde, Yapay Zeka (AI) ve fonlama stratejilerine odaklanarak sektörün temel kabulünü sarsan bir açıklama yaptı. Botha'ya göre, girişim sermayesi bir varlık sınıfı (asset class) olarak değerlendirilmemeli ve piyasaya akıtılan devasa para miktarı, sanılanın aksine daha iyi şirketler yaratmak yerine, başarıyı sulandırıyor. Etkinliğin, özellikle sermaye verimliliği ve AI girişimciliği üzerine yoğunlaşan 200’den fazla 'Kırılma Oturumu' (Breakout Session) içerdiği ve 300'den fazla startup'a ev sahipliği yaptığı göz önüne alındığında, bu eleştirel yaklaşım, ana gündemle birebir örtüşmektedir. Bu eleştirel yaklaşıma paralel olarak, firma, piyasalardaki yüksek değerleme ve yapay zeka (AI) yatırımlarına yönelik balon endişelerine rağmen, istikrar arayışını sürdürüyor; son olarak, 750 milyon dolarlık erken aşama fonu ve 200 milyon dolarlık tohum fonundan oluşan toplam 950 milyon dolarlık iki yeni fon duyurdu. Bu strateji, nesiller boyu sürecek şirketler kurma vizyonuna sahip sıra dışı kurucuları bulmaya odaklanarak erken aşamada en iyi fırsatları yakalamayı hedefliyor. TechCrunch Disrupt 2025’in Kırılma Oturumlarında ele alınan yapay zeka ve fonlama stratejileri hakkındaki detaylı bilgilere buradan ulaşabilirsiniz.

“Girişim sermayesine yatırım yapmak, geri dönüşsüz bir risktir,” ifadelerini kullanan Botha, bu düşüncesini sermaye varlık fiyatlandırma modeline (CAPM) dayandırıyor. Ona göre VC, diğer varlık sınıflarıyla ilişkisizdir (uncorrelated), bu da geleneksel yatırım mantığını zorluyor.

Sadece 'Önemli Olan' Şirketlerin Sayısı Sınırlı

Botha, geleneksel finansal yaklaşımların, portföy çeşitliliği sağlamak amacıyla VC'ye belli bir yüzdelik pay ayrılması gerektiğini savunduğunu kabul etse de, bu mantığın pratikteki etkisini eleştiriyor. Temel argümanı, sonuçta gerçekten önemli olan, piyasayı değiştiren ve milyar dolarlık değere ulaşan şirket sayısının sınırlı olduğu yönünde.

Sequoia Liderinin Gözünden Piyasaya Dair Önemli Rakamlar:
  • Firma Artışı: Botha, 2003'te Sequoia'ya katıldığında ABD'de yaklaşık 1.000 girişim sermayesi firması bulunduğunu belirtiyor. Bugün bu sayı 3.000'e ulaşmış durumda.
  • Büyük Başarı Oranı: Son 20 yılda sektörde değeri 1 milyar doları aşan (unicorn) sonuç sayısı kabaca 380 oldu. Bu da yılda ortalama 20 büyük başarıya tekabül ediyor.

Botha, fırsatların ölçeği (mobil cihazlar, bulut bilişim, internet penetrasyonu) 2003'e kıyasla katlanarak artsa da, sektöre daha fazla para akıtılmasının bu başarı oranını aynı ölçüde artırmayacağını savunuyor.

Para Bolluğu Başarıyı Nasıl Sulandırıyor?

Botha’nın asıl endişesi, Silikon Vadisi’ne kontrolsüzce akan paranın kalitesizliğe yol açmasıdır. Ona göre, fona erişimin kolaylaşması, rekabeti artırmak yerine, özgün ve gerçekten 'özel' olan şirketlerin yeşermesini zorlaştırıyor. Para bolluğu, değerlemeleri şişiriyor ve sürdürülebilir iş modelleri yerine hızlı nakit yakma eğilimi olan firmaların ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Buna karşın, Sequoia'nın son fon duyuruları, yüksek riskli AI değerlemeleri çağında dahi en erken aşamalara odaklanarak, daha düşük bir fiyatla sahiplik payını güvence altına almanın ve disiplinli yatırım stratejisini korumanın önemini gösteriyor.

Piyasanın Karşıt Görüşü: Şeytanın Avukatlığı

Botha'nın bu eleştirisi, özellikle kurumsal yatırımcılar (LP’ler) için önemli sonuçlar doğurabilir. Ancak sektördeki birçok oyuncu ve ekonomist, VC'nin bir varlık sınıfı olmamasının mümkün olmadığını savunuyor. Karşıt görüş, girişim sermayesinin küresel inovasyonun itici gücü olduğunu ve uzun vadede yüksek getiri potansiyelini barındırdığını belirtir. Özellikle erken aşama teknolojilerin ticarileşmesi için gerekli olan bu 'risk sermayesi', yeni endüstriler yaratma potansiyeli nedeniyle vazgeçilmezdir. VC'ye yapılan büyük yatırımlar, her ne kadar bireysel fon düzeyinde başarısızlık riski taşısa da, büyük düşünülmüş ve yıkıcı fikirlerin test edilmesini sağlayan tek kaynaktır.

Dahası, Botha'nın bahsettiği gibi 380 milyar dolarlık başarıya ulaşan firma sayısı sınırlı olsa bile, bu şirketlerin yarattığı ekonomik değer ve istihdam, VC yatırımlarının genel ekonomik sistem içindeki rolünü meşrulaştırmaktadır. Botha’nın açıklamaları, piyasaların yüksek enflasyon ve faiz oranları nedeniyle baskı altında olduğu bu dönemde, yatırımcıların risk iştahını yeniden gözden geçirmesi gerektiğine dair güçlü bir uyarı olarak yorumlanabilir.

TechCrunch Disrupt'ın Tematik Odakları: Uzaydan Yapay Zekaya Kritik Başlıklar

Botha'nın sermaye verimliliği konusundaki vurgusu, Disrupt'ın çeşitli sahnelerinde ele alınan yüksek maliyetli ve derin teknoloji girişimleriyle doğrudan ilişkilidir. Etkinlikte, geleceği şekillendiren teknolojiler; Uzay Teknolojileri (Space Stage) ve Yapay Zeka (AI) odaklı oturumlarla ele alındı. Özellikle Uzay Teknolojileri Sahnesi'nde (Space Stage), geleneksel uydu sistemlerinin gecikmelerini aşmak için 'Sınırdaki Yapay Zeka (Edge AI)' teknolojisinin, yörüngede anlık karar verme yeteneği ve yeni bir tedarik zinciri kurma potansiyeli öne çıkarıldı.

Öte yandan, Builders Sahnesi'nde erken aşama startup yaşamının gerçekleri ve Series A fonu toplama stratejileri tartışılırken, 2025'te yapay zekanın geleceğini tanımlayan en etkili 60 girişimin yer aldığı AI Disruptors 60 listesi açıklandı. Bu yoğun odaklanma, VC'lerin neden bu alanlara devasa paralar aktardığını gösterirken, aynı zamanda Botha'nın savunduğu gibi, fon akışının sonuçta sadece en iyi 20 firma için başarı yaratıp yaratmayacağı sorusunu da beraberinde getiriyor. Etkinliğin ilk gününde girişimcilik, uzay ve yapay zeka odak noktaları hakkındaki daha detaylı bilgilere buradan ulaşabilirsiniz.

Girişim Sermayesinin Geleceği İçin Çıkarımlar

Roelof Botha'nın bu sert yorumları, VC firmalarının sermayeyi daha seçici ve disiplinli kullanması gerektiğine işaret ediyor. Başarıyı garanti etmeyen nicelik artışı yerine, gerçekten çığır açıcı, derin teknolojiye odaklanmış 'az sayıda özel şirketin' desteklenmesinin önemini vurguluyor. TechCrunch Disrupt 2025'in gündeminde de yer bulan bu 'sermaye verimliliği' teması, kurucuların kısa vadeli hızlı çıkışlar yerine, uzun vadeli ve sürdürülebilir değer yaratmaya odaklanmasını gerektirecek. Sequoia'nın son dönemde Clay, Harvey, n8n, Sierra ve Temporal gibi AI patlamasıyla değerlerini katlayan şirketlere yaptığı erken aşama yatırımları, firmanın bu seçici ve sabırlı stratejisinin meyvelerini vermeye başladığını gösteriyor.

Kaynak: TechCrunch Disrupt 2025: Sequoia'dan Girişim Sermayesi Değerlendirmesi