Yapay zeka devi OpenAI, geçtiğimiz hafta büyük umutlarla duyurduğu yeni nesil dil modeli GPT-5 için belirlediği ana stratejiden beklenmedik bir geri adım attı. Şirketin, tüm kullanıcı ihtiyaçlarını tek bir akıllı modelle karşılayarak karmaşık menüleri ortadan kaldırma vizyonu, kullanıcıların sert tepkisi ve beklentilerin karşılanamaması nedeniyle şimdilik rafa kalkmış görünüyor. CEO Sam Altman'ın bizzat 'nefret ettiğini' söylediği model seçici menü, eskisinden daha da kalabalık bir şekilde geri döndü.
"Tek Model Yetecek" Hayali Neden Tutmadı?
OpenAI'ın GPT-5 için başlangıçtaki planı oldukça netti: Kullanıcının girdiği komutu analiz edip en uygun yanıtı otomatik olarak üretecek akıllı bir 'yönlendirici' (router) sisteme sahip, 'herkese uyan tek bir model' yaratmak. Bu sayede kullanıcıların hangi modeli seçeceği konusundaki kafa karışıklığı sona erecek ve ChatGPT deneyimi sadeleşecekti. Ancak teori, pratikte duvara tosladı.
Lansmanın hemen ardından iki temel sorun baş gösterdi. Birincisi, GPT-4o gibi sevilen eski modellerin kullanımdan kaldırılması, bu modellerin özgün 'kişiliklerine' ve yanıt tarzlarına alışmış olan sadık bir kullanıcı kitlesini isyan ettirdi. İkincisi ise, GPT-5'in kalbi olması planlanan yönlendirici sistemin lansman gününde teknik sorunlar yaşaması ve beklenen performansı sunamaması oldu. Bu durum, bazı kullanıcıların GPT-5'i önceki sürümlerden daha zayıf algılamasına yol açtı.
OpenAI CEO'su Sam Altman, Reddit'te yaptığı bir soru-cevap etkinliğinde yönlendirici sistemdeki sorunları kabul etmek zorunda kalmıştı. Görünen o ki, yapılan ilk düzeltmeler dahi tüm kullanıcıları memnun etmeye yetmedi.
Kullanıcılar İsyan Etti: Yeni ve Eski Modeller Geri Döndü
Kullanıcılardan gelen yoğun geri bildirimleri dikkate alan OpenAI, radikal bir kararla stratejisini değiştirdi. Sam Altman, sosyal medya platformu X üzerinden yaptığı açıklamada, hem yeni seçenekler sunulduğunu hem de eski modellerin geri getirildiğini duyurdu.
ChatGPT'ye Gelen Güncellemeler
- GPT-5 için Yeni Modlar: Kullanıcılar artık GPT-5'i üç farklı modda kullanabiliyor: Auto (Otomatik), Fast (Hızlı) ve Thinking (Düşünen). 'Auto' modu, orijinal yönlendirici fikrini temsil ederken, diğer iki mod kullanıcılara hız ve derinlik arasında doğrudan seçim yapma imkanı tanıyor.
- Eski Modellerin Dönüşü: Kullanıcıların büyük tepkisini çeken GPT-4o'nun kaldırılması kararı geri alındı. GPT-4o, tüm ücretli kullanıcılar için varsayılan olarak model seçiciye eklenirken, GPT-4.1 ve o3 gibi diğer eski modellere de ayarlardan erişim imkanı sağlandı.
- Kişilik Güncellemesi Yolda: Altman, mevcut GPT-5'in 'daha sıcak' ama GPT-4o kadar 'rahatsız edici olmayan' yeni bir kişilik üzerinde çalıştıklarını belirtti. Bu durum, kullanıcıların yapay zeka modelleriyle kurduğu duygusal bağın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gösterdi.
Bu değişikliklerle birlikte ChatGPT'nin model seçici menüsü, ironik bir şekilde hiç olmadığı kadar karmaşık bir hal aldı. Bu durum, OpenAI'ın 'basitleştirme' hedefinden ne kadar uzaklaştığının en net kanıtı.
Nexus Yorumu: Yapay Zeka Kişilikleri ve OpenAI'ın Zorlu Sınavı
OpenAI'ın yaşadığı bu türbülans, yapay zeka geliştirme sürecinin sadece teknik bir mesele olmadığını, aynı zamanda derin bir sosyolojik ve psikolojik boyut taşıdığını gösteriyor. Kullanıcıların bir yapay zeka modelinin yanıt tarzına, esprili veya ciddi üslubuna 'bağlanması', artık göz ardı edilemeyecek bir gerçek. Rakip firma Anthropic'in Claude 3.5 Sonnet modeli çevrimdışı olduğunda San Francisco'da yüzlerce kişinin 'cenaze töreni' düzenlemesi, bu yeni ve tuhaf fenomenin en çarpıcı örneklerinden biri.
Peki bu geri adım bir başarısızlık mı? Kısa vadede evet. OpenAI, vizyonunu hayata geçirme konusunda bir tökezleme yaşadı. Ancak uzun vadede bu, şirket için değerli bir ders olabilir. OpenAI'ın ChatGPT Başkan Yardımcısı Nick Turley'nin dediği gibi, "Her şeyi ilk denemede doğru yapamayacağız ama ekibin ne kadar hızlı bir şekilde kendini yenileyebildiğinden gurur duyuyorum." Bu olay, yapay zekanın geleceğinin 'tek tip' çözümlerde değil, kullanıcıya özel, kişiselleştirilebilir deneyimlerde yattığını kanıtlıyor. OpenAI'ın önündeki en büyük sınav, güç ve kontrolü kullanıcıya devrederken, ürünün karmaşıklığını yönetebilmek olacak. Bu dengeyi kurabilen, geleceğin kazananı olacaktır.
Kaynak: Bu haberin oluşturulmasında, TechCrunch'ta yayınlanan bir makaleden yararlanılmıştır.
