Birleşik Krallık hükümeti, dijital dünyada çocukları korumak amacıyla büyük bir adım atarak Online Güvenlik Yasası'nın yaş doğrulama kurallarını yürürlüğe soktu. Amaç soyluydu: Reşit olmayanların yetişkinlere yönelik içeriklere erişimini engellemek. Ancak bu iyi niyetli adım, dijital dünyada 'beklenmedik sonuçlar yasası' olarak bilinen durumu tetiklemiş gibi görünüyor. İlk veriler, yasanın uyumlu web sitelerini cezalandırırken, kuralları hiçe sayan platformların ise rekor ziyaretçi artışları yaşadığını gösteriyor.
Rakamlarla Acı Gerçek: Yasa Aslında Kimin İşine Yaradı?
The Washington Post tarafından Similarweb verileri kullanılarak yapılan bir araştırma, durumun vehametini gözler önüne seriyor. İngiltere'deki en popüler 90 pornografi sitesini inceleyen çalışma, çarpıcı bir tablo ortaya koydu:
- İncelenen 90 siteden 14'ü, yasanın gerektirdiği yaş doğrulama (yüz taraması, kimlik bilgileri vb.) sistemlerini hiç uygulamadı.
- Bu 14 yasa dışı site, ziyaretçi sayılarında olağanüstü bir artış yaşadı. Hatta bir sitenin trafiğinin geçen yıla göre ikiye katlandığı tespit edildi.
- Diğer taraftan, yasalara uyan ve kullanıcılarından doğrulama talep eden sitelerin trafiğinde ise gözle görülür bir düşüş yaşandı.
Bu durum, kullanıcıların mahremiyet endişeleri ve ek adımlarla uğraşmak istememeleri nedeniyle daha kolay erişim sunan, ancak hiçbir güvenlik denetimi olmayan sitelere yöneldiğini açıkça gösteriyor.
Toronto Üniversitesi Citizen Lab'dan araştırmacı John Scott-Railton, durumu 'beklenmedik sonuçlar yasasının adeta bir ders kitabı örneği' olarak nitelendiriyor ve ekliyor: 'Yasa, uyumlu platformlara giden trafiği bastırırken, kullanıcıları yaş doğrulaması olmayan sitelere yönlendiriyor.'
Madalyonun Diğer Yüzü: Yasanın Savunulacak Bir Tarafı Var mı?
Şeytanın avukatlığını yapmak gerekirse, yasanın temel amacı oldukça meşru. Dijital çağda çocukların ve gençlerin zararlı içeriklere maruz kalma riski her zamankinden daha yüksek. Hükümetin amacı, bu riski en aza indirmek için platformları sorumlu tutmaktı. Yüz taraması veya sürücü belgesi gibi yöntemlerle yaş doğrulaması talep etmek, kağıt üzerinde çocukları korumak için etkili bir yöntem gibi duruyordu. Ancak pratikte, internetin doğası gereği bu tür kısıtlamaların kolayca aşılabildiği ve kullanıcıları daha denetimsiz alanlara ittiği gerçeği göz ardı edildi.
Nexus Haber Yorumu: Mahremiyet ve Kullanışlılık İkilemi
Kullanıcıların yasa dışı sitelere yönelmesinin temelinde iki ana neden yatıyor: Mahremiyet kaygıları ve kullanıcı deneyimi. Birçok kişi, kişisel kimlik bilgilerini veya biyometrik verilerini (yüz taraması gibi) üçüncü taraf web siteleriyle paylaşmak istemiyor. Bu verilerin nasıl saklanacağı ve kötüye kullanılıp kullanılmayacağı konusundaki endişeler oldukça haklı. İkinci olarak, internet kullanıcıları hızlı ve sürtünmesiz bir deneyime alışkın. Ekstra doğrulama adımları, bu akışı bozarak kullanıcıyı en kolay yolu seçmeye, yani hiçbir engel çıkarmayan siteye gitmeye teşvik ediyor.
Uyumlu Sitelerin İsyanı ve İronik Çözümler
Yasanın getirdiği bu olumsuz tablo karşısında, kurallara uyan siteler de boş durmuyor. Birçoğu, yasanın iptali için başlatılan imza kampanyalarına link verirken, bazıları eleştirilerini açıkça dile getiriyor. İşin en ironik tarafı ise, bazı yasal sitelerin kullanıcılara bu yaş doğrulama sistemlerini nasıl aşacaklarına dair talimatlar sunması. Bu durum, yasalara uymak zorunda kalan platformların bile düzenlemenin etkinliğine inanmadığını ve ticari olarak hayatta kalmak için çareler aradığını gösteriyor.
Bu Sadece Başlangıç mı? İnternet Düzenlemelerinin Geleceği
Birleşik Krallık'ta yaşananlar, tüm dünyadaki hükümetler için önemli bir ders niteliği taşıyor. İyi niyetle hazırlanan internet düzenlemeleri, dijital ekosistemin karmaşık dinamikleri hesaba katılmadığında tam tersi sonuçlar doğurabilir. Çocukları koruma çabası, onları farkında olmadan daha fazla risk barındıran, hiçbir denetime tabi olmayan ve yasa dışı faaliyetlerin merkezi olabilecek platformlara itebilir. Bu deneyim, gelecekte yapılacak düzenlemelerde teknoloji, insan davranışı ve mahremiyet dengesinin ne kadar kritik olduğunu bir kez daha kanıtlamıştır.
Bu durumun küresel bir trende dönüştüğünün en somut örneklerinden biri de ABD'nin Mississippi eyaletinde yaşanıyor. Eyalette yürürlüğe giren benzer bir yaş doğrulama yasası, platformları uyum sağlamak ya da kullanıcı başına 10.000 dolara varan ağır para cezalarıyla yüzleşmek arasında bir seçime zorladı. Bu düzenlemenin bir sonucu olarak, merkeziyetsiz sosyal ağ Bluesky, yasanın getirdiği teknik zorluklar ve gizlilik endişeleri nedeniyle eyaletteki erişimini tamamen kesme kararı aldı. Benzer bir çıkmazla yüzleşen bir diğer önemli yapı ise Mastodon oldu. Kar amacı gütmeyen ve binlerce bağımsız sunucudan oluşan dağınık yapısıyla Mastodon, kullanıcı verilerini takip etmediği için bu tür yasaları uygulayacak 'teknik araçlara sahip olmadığını' açıkladı. Mastodon'un yaş doğrulama yasalarına uyum sağlayamaması, merkeziyetsizliğin temel ilkelerinin modern internet düzenlemeleriyle nasıl çatıştığını ve yasal sorumluluğun kime ait olduğu konusunda ciddi belirsizlikler yarattığını gösteren çarpıcı bir örnek teşkil ediyor.
Kaynak olarak kullanılan ve daha detaylı bilgiye ulaşabileceğiniz makale için TechCrunch'ı ziyaret edebilirsiniz.