Hyundai Motor Grubu'nun gökyüzünü fethetme hayaliyle kurduğu elektrikli hava taksisi (eVTOL) girişimi Supernal, ciddi bir türbülansa girdi. Şirkete yakın kaynaklara göre, CEO ve CTO'nun peş peşe görevden ayrılmasının ardından, şirketin tüm hava aracı geliştirme programı geçici olarak durduruldu. Bu gelişme, 2028'de ticari hizmete başlamayı hedefleyen milyar dolarlık projenin geleceği hakkında ciddi soru işaretleri doğuruyor.
Zirveden Gelen Şok Ayrılıklar ve Belirsizlik
Kriz, geçtiğimiz hafta CEO Jaiwon Shin'in görevden ayrıldığının duyurulmasıyla patlak verdi. Kısa bir süre sonra, şirketin teknoloji vizyonunu yöneten Baş Teknoloji Sorumlusu (CTO) David McBride'ın da şirketten ayrıldığı ortaya çıktı. Üst düzeydeki bu yaprak dökümü, bu yaz başında yaşanan ve onlarca çalışanın işten çıkarıldığı küçülme operasyonunun hemen ardından geldi.
Supernal, bu yılın başlarında teknoloji göstericisi olan ilk prototipinin test uçuşunu gerçekleştirmiş olsa da, henüz kritik bir aşama olan 'bağlantısız' (untethered) test uçuşunu tamamlayamamıştı. Operasyonların durdurulması, bu önemli kilometre taşına ulaşılmadan projenin rafa kaldırıldığı anlamına geliyor. Şirket, yeni yönetimin gelecekteki zaman çizelgesini yeniden değerlendireceğini belirtse de, 2028 ticari lansman hedefi artık pek de gerçekçi görünmüyor.
Eski CEO Shin, henüz bu yılın başında CES 2024 fuarında, 'teknoloji göstericimizle sınırları zorlamaya neredeyse hazırız' diyerek iddialı bir vizyon ortaya koymuştu. Ancak gelinen nokta, bu vizyonun ciddi bir darbe aldığını gösteriyor.
Sadece Supernal mı? Uçan Taksi Sektörü Ciddi Bir Türbülansta
Supernal'da yaşananlar, Kentsel Hava Hareketliliği (UAM) olarak da bilinen uçan taksi endüstrisindeki genel çalkantının bir yansıması olarak okunabilir. Bu sektör, devasa potansiyeline rağmen yüksek riskler barındırıyor. Bir yanda Toyota destekli Joby gibi şirketler yeni yatırımlarla ilerlerken ve GE Aerospace gibi devlerin Beta Technologies'e yatırım yaparak hibrit-elektrikli çözümlere yönelmesi gibi olumlu gelişmeler yaşanırken; diğer yanda Lillium gibi umut vadeden girişimler finansal zorluklar nedeniyle kepenk indirmek zorunda kaldı.
Şeytanın Avukatı: Bu Bir Son mu, Yoksa Stratejik Bir Mola mı?
İlk bakışta bu durum bir başarısızlık gibi görünse de, Hyundai için stratejik bir geri çekilme de olabilir. Yanlış bir teknolojiye milyarlarca dolar daha harcamak yerine, projeyi durdurup yeni bir liderlikle rotayı yeniden çizmek, uzun vadede daha akıllıca bir hamle olabilir. Bu duraklama, projenin tamamen iptal edildiği anlamına gelmeyebilir; belki de daha sağlam bir temelle yeniden başlamak için bir fırsattır.
Hyundai İçin Tanıdık Bir Senaryo: Motional Krizi
Bu, Hyundai'nin fütüristik bir projesinde yaşadığı ilk büyük kriz değil. 2024 yılında, otonom araç girişimi Motional'da da benzer bir sarsıntı yaşanmıştı. Ortağı Aptiv'in finansmanı kesme kararı almasının ardından Hyundai, projeye tek başına devam etmek zorunda kalmış, bu da Motional'ın personelinin yaklaşık %40'ını işten çıkardığı büyük bir yeniden yapılanmaya gitmesine neden olmuştu. Bu durum, Hyundai'nin yüksek teknolojiye dayalı 'moonshot' projelerini yönetme biçimiyle ilgili daha derin sorunlara işaret ediyor olabilir.
Supernal İçin Sırada Ne Var?
Şu an için Supernal'ın operasyonlarını geçici olarak COO görevini üstlenen David Rottblatt yönetiyor. Hyundai Grubu, yaptığı açıklamada 'UAM çözümlerini ilerletmek ve organizasyonu bir sonraki büyüme aşamasına taşımak için iş operasyonlarında derin uzmanlığa sahip yeni bir liderlik atamayı planladığını' belirtti. Ancak bu yeni liderin kim olacağı ve projeyi hangi yöne evireceği belirsizliğini koruyor. Supernal'ın gökyüzü macerası, şimdilik yerde ve büyük bir belirsizlik içinde bekliyor.
Bu haberde yer alan bilgiler, TechCrunch tarafından yayınlanan orijinal makaleden derlenmiştir.
