Her yıl Nevada'nın Black Rock Çölü'nde on binlerce insanı bir araya getiren, sanatın, teknolojinin ve karşı kültürün kalesi olarak bilinen Burning Man festivali, bu yıl bir cinayet haberiyle gündeme oturdu. Festivalin ikonik 'Adam' heykelinin yakıldığı Cumartesi gecesi, bir katılımcının kanlar içinde ölü bulunması, Silikon Vadisi elitlerinin gözde oyun alanını bir anda suç mahalline çevirdi.

Pershing County Şerif Ofisi'nden yapılan açıklamaya göre, kimliği belirsiz yetişkin bir erkek cesedi, yerel saatle 21:14 sularında başka bir festival katılımcısı tarafından fark edildi. Olay yerine derhal intikal eden güvenlik güçleri ve adli tıp ekipleri, geniş bir alanı güvenlik çemberine alarak delil toplama çalışmalarına başladı. Bu şok edici gelişme, festivalin özgür ruhuyla taban tabana zıt bir tablo ortaya koydu.

Teknoloji Elitlerinin Gözde Mekanı: Burning Man Gerçekte Nedir?

Burning Man, uzun zaman önce geleneksel bir festival olmaktan çıkarak Silikon Vadisi'nin teknoloji devleri için adeta bir ağ kurma ve ilham alma merkezine dönüştü. Tesla CEO'su Elon Musk'ın bir zamanlar 'Burning Man, Silikon Vadisi'dir' sözüyle özetlediği bu ilişki, festivalin ruhunu da değiştirdi. Mark Zuckerberg'in helikopterle gelip peynirli sandviç dağıtması veya Amazon kurucusu Jeff Bezos'un düzenli ziyaretleri, bu dönüşümün en bilinen örnekleri arasında.

Ancak festivalle en derin bağı olanlar şüphesiz Google'ın kurucuları Larry Page ve Sergey Brin. İkilinin festivale olan bağlılığı o kadar eskiye dayanıyor ki, 30 Ağustos 1998'de yayınlanan ilk Google Doodle'ı, aslında tüm dünyaya Page ve Brin'in ofis dışında, yani Burning Man'de olduklarını bildirmek için tasarlanmıştı. Bu nedenle çölde işlenen bir cinayet, sadece bir asayiş olayı değil, aynı zamanda teknoloji dünyasının kalbine saplanmış bir hançer olarak da görülüyor.

Zamana Karşı Bir Soruşturma: 'Yok Olan Şehirde' Kanıt Arayışı

Soruşturmayı yürüten ekipler, benzeri görülmemiş bir zorlukla karşı karşıya. Şerif Jerry Allen'ın da belirttiği gibi, bu soruşturma 'hafta ortasında tamamen yok olacak bir şehirde işlenmiş karmaşık bir suç' niteliği taşıyor. Festivalin Pazartesi günü sona ermesi ve 70.000 katılımcının 'Exodus' adı verilen büyük göçle alandan ayrılmaya başlaması, yetkililerin hem suç mahallini koruma hem de potansiyel tanıkları sorgulama konusunda zamana karşı yarışmasına neden oluyor.

Çöldeki Ütopyanın Gölgeleri: İlk Trajedi Değil

Bu cinayet, festivalin 38 yıllık tarihindeki ilk trajedi değil. Her ne kadar Burning Man, bir 'ütopya' olarak pazarlansa da geçmişte yaşanan olaylar, bu imajın karanlık bir yüzü olduğunu gösteriyor. 2017'de bir adamın kendini yanan 'Adam' heykeline atarak hayatını kaybetmesi hafızalardaki yerini koruyor. 1990'lardan bu yana motosiklet ve araç kazaları sonucu yaşanan ölümler de festivalin güvenlik sicilinde yer alıyor. Ancak bir cinayet soruşturması, olayın vahametini tamamen farklı bir boyuta taşıyor.

Şerif Ofisi, yaptığı uyarıda, 'Bu eylem tekil bir suç gibi görünse de, tüm katılımcılar çevreleri ve tanıdıkları konusunda her zaman dikkatli olmalıdır' ifadelerine yer verdi.

Geçici çöl metropolü yıllık sökülme sürecine hazırlanırken, bu cinayetin festivalin geleceği, güvenlik protokolleri ve Silikon Vadisi ile olan simbiyotik ilişkisi üzerinde kalıcı etkiler bırakması bekleniyor. Özgürlüğün ve yaratıcılığın kutlandığı bir etkinlik, artık karanlık bir sırrı da barındırıyor.