Dijital Çağın İkilemi: Young Minds, Ebeveyn Kontrolü ve Çocuk Mahremiyetini Nasıl Dengeliyor?

Haber Merkezi

06 October 2025, 15:11 tarihinde yayınlandı

Young Minds Uygulaması: Yapay Zeka ile Ebeveyn Kontrolü ve Çocukların Çevrimiçi Güvenliği Nasıl Sağlanacak?

Günümüzde internet, çocuklar için muazzam bir keşif, eğitim ve iletişim kaynağı olsa da, beraberinde getirdiği riskler ebeveynlerin en büyük endişe kaynağı olmaya devam ediyor. Bu karmaşık dengeyi yönetmek için Birleşik Krallık merkezli girişimci ve iki çocuk annesi Nino Dvalidze, ‘Young Minds’ adlı yeni bir mobil uygulama geliştirdi.

Dvalidze, fikrin diğer ebeveynlerle yaptığı sohbetlerden doğduğunu belirterek, uygulamanın temel amacının çocukların çevrimiçi dünyadan yararlanmasını sağlarken, aynı zamanda gizliliklerini korumak ve onlara iyi dijital alışkanlıklar kazandırmak olduğunu vurguluyor. Young Minds, teknolojiyi kullanarak bu zorlu alanda yeni bir yaklaşım sunmayı hedefliyor.

Kontrol ve Eğitimi Birleştiren İki Yönlü Yapı

Young Minds, iki ayrı sürüm üzerinden çalışıyor: Ebeveyn uygulaması ve Çocuk uygulaması. Ebeveyn uygulaması, çocukların cihazları üzerinde belirli düzeyde kontrol sağlamasına olanak tanıyor. Bu kontroller, ekran süresi limitleri belirlemeyi ve belirli sakıncalı içeriği kısıtlamayı içeriyor.

Kurucu Nino Dvalidze, “Güvenliği minimum temel olarak ele alıyoruz. Genç gözler için tasarlanmamış hiçbir şeyin onlara ulaşmadığından emin olmalıyız” diyor. Ancak uygulama, ebeveynlere çocuklarının tüm iletişimlerini izleme yetkisi vermeyerek gizlilik konusunda hassas bir denge kuruyor.

Yapay Zeka Nasıl Kullanılıyor ve Veri Güvenliği İddiaları

Uygulamanın en dikkat çekici özelliklerinden biri, potansiyel olarak zararlı içeriği tespit etmek ve işaretlemek için yapay zekadan (AI) yararlanmasıdır. Ancak Young Minds, sadece kısıtlamakla kalmıyor; aynı zamanda çocuklara belirli bir içeriğin neden engellendiğini veya riskli olarak işaretlendiğini öğreterek bir eğitim misyonu da üstleniyor.

Bu arada, tehdit aktörlerinin de yapay zeka kullanımını artırdığı gözlemleniyor. Örneğin, Kuzey Kore bağlantılı Kimsuky gibi gruplar, son dönemde yapay zeka tarafından üretilmiş 'deepfake' görselleri kullanarak hedefli kimlik avı (spear-phishing) saldırıları başlatmıştır. Siber güvenlik tehditlerinin bu denli karmaşıklaşması ve kurumsal seviyede yaşanan büyük veri ihlallerinin sıklığı, ebeveynlerin dijital güvenlik kaygılarını haklı çıkarıyor. Güney Kore'nin 2025 yılında neredeyse her ay büyük bir siber güvenlik olayıyla karşı karşıya kalması gibi küresel krizler, bireysel kullanıcıları koruma ihtiyacını daha da ön plana çıkarıyor. Konuyla ilgili detaylı analizimize göz atın: Güney Kore siber güvenlik krizi ve 2025 aylık veri ihlalleri. Bu temel güvenlik açıkları, popüler uygulamalar tarafından dahi göz ardı edilebiliyor. Örneğin, milyonlarca kullanıcısı olan sosyal etkinlik planlama uygulaması Partiful'un, kullanıcıların yüklediği fotoğraf ve görsellerdeki GPS konum koordinatları dahil hassas meta verileri temizlememesi, kullanıcıların ev veya iş adreslerinin kolayca ifşa olmasına yol açan büyük bir gizlilik skandalına neden oldu. Bu durum, temel veri hijyeni standartlarının önemini bir kez daha ortaya koyarken, ebeveyn kontrol uygulamaları gibi hassas platformların bu tür hatalardan kaçınma zorunluluğunu gösteriyor. Partiful'un GPS konum verisi güvenlik açığı ve fotoğraf metadata ihlali hakkında daha fazla bilgiye ulaşmak için Partiful GPS konum verisi güvenlik açığı ve fotoğraf metadata ihlali başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.

Yapay zeka sistemlerini eğitmek amacıyla kullanıcı verilerinin değeri o kadar arttı ki, Anker’ın güvenlik kamerası markası Eufy gibi şirketler, algoritmalarını geliştirmek için kamera sahiplerine evlerindeki hırsızlık (hatta sahnelenmiş) videolarını paylaşmaları karşılığında video başına nakit ödeme yapmıştır. Bu durum, kişisel verilerin AI çağındaki yüksek ekonomik değerini net bir şekilde ortaya koyarken, gizlilik taahhütlerinin ne kadar kırılgan olabileceğini de gösteriyor. Konuyla ilgili detaylar için Anker Eufy’nin AI eğitimi için 2 dolar ödeme kampanyası ve gizlilik tartışması haberimize göz atın.

Şirket, kullanıcı verilerini saklamadığını iddia ediyor. Ebeveynler ayrıca, uygulamada yer alan bir sohbet robotu (chatbot) aracılığıyla belirli sitelerin veya uygulamaların potansiyel riskleri hakkında kendilerini eğitebiliyorlar. Bu, sadece çocukları değil, dijital dünyada yeni olan ebeveynleri de bilgilendirmeyi amaçlayan değerli bir ektir.

Öne Çıkan Özellikler ve Modlar

  • Eğitim Modu (Study Mode): Yalnızca Duolingo gibi onaylanmış eğitim uygulamalarına izin verir.
  • Uyku Modu (Wind Down Mode): Çocukların uykusunu etkileyebilecek uygulamaları ve genel kullanımı kısıtlar.
  • Özelleştirilebilir Rutinler: Ebeveynler, kendi ve çocuklarının ihtiyaçlarına göre bu modları ve kısıtlamaları kişiselleştirebilir.

Platform Sınırlamaları: Android ve iOS Farkı

Young Minds şu anda Android platformunda kullanılabilir durumda. iOS sürümünün ise önümüzdeki hafta piyasaya sürülmesi planlanıyor. Ancak Dvalidze, Apple'ın işletim sistemi (iOS) kısıtlamaları nedeniyle, uygulamaların diğer uygulamalardan erişebileceği veri miktarı sınırlı olduğu için iOS sürümünün farklılıklar taşıdığını kabul ediyor.

Bu kısıtlamaları aşmak için geliştiriciler 'geçici çözümler' kullandıklarını ve bu çözümlerin ebeveyn onayıyla bazı bilgileri depolayıp analiz etmeyi gerektirdiğini belirtiyor. Bu durum, uygulamanın 'veri saklamama' iddiasının iOS özelinde biraz esnekleşebileceğine işaret ediyor ve ebeveynlerin bu 'geçici çözümleri' ve gizlilik politikalarını dikkatle okumasını gerektiriyor.

Teknoloji Dünyasına Tanıtım: TechCrunch Disrupt 2025

Young Minds, bu zorlu alandaki yenilikçi yaklaşımını teknoloji dünyasının önemli etkinliklerinden biri olan TechCrunch Disrupt 2025'te sergileyecek. San Francisco’da 27-29 Ekim tarihlerinde gerçekleşecek etkinlikte, uygulama Startup Battlefield bölümünde tanıtılarak yatırımcıların ve sektör liderlerinin dikkatine sunulacak.

Sonuç ve Değerlendirme

Young Minds gibi uygulamalar, dijital gözetim araçları ve çocuk eğitimi arasındaki dengeyi bulmaya çalışan ebeveynler için kritik bir ihtiyaca yanıt veriyor. Uygulamanın, sadece kısıtlamak yerine eğitimi ön plana çıkarması ve iletişim verilerini tamamen izlememesi, onu piyasadaki bazı katı kontrol uygulamalarından ayırıyor. Ancak, iOS gibi platform kısıtlamalarının getirdiği zorluklar ve gizlilikle ilgili 'geçici çözümler', teknoloji geliştikçe ebeveynlerin ve yasal düzenleyicilerin sürekli olarak değerlendirmesi gereken konular olmaya devam edecek.

Kaynak: TechCrunch Disrupt 2025’te Tanıtılacak Young Minds Uygulaması, Çocukların Çevrimiçi Güvenliğini ve Eğitimini Hedefliyor.