Yapay zeka (AI) ürünlerini çalıştırmak ve eğitmek, muazzam bir hesaplama gücü gerektiriyor. Teknoloji endüstrisi, üretken AI modellerinin sunduğu potansiyeli maksimize etmek için yarışırken, bu devrimci teknolojiyi destekleyecek altyapıyı inşa etme konusunda da paralel bir rekabet yaşanıyor. Nvidia CEO'su Jensen Huang, bu yarışın maliyetinin büyüklüğünü gözler önüne sererek, 2030 yılına kadar AI altyapısına yapılacak harcamanın 3 trilyon ila 4 trilyon dolar arasında olacağını tahmin ediyor. Bu devasa rakamın büyük bir kısmı, AI geliştiricisi şirketlerin kendi kasasından çıkacak. Küresel teknoloji manzarası, son haftalarda yaşanan devasa finansal taahhütler ve stratejik hamlelerle kökten değiştiğini kanıtlarken, şirketler paralarını doğrudan AI'ı besleyen motorlara, yani veri merkezlerine ve kritik altyapıya yatırıyorlar. Yapay zeka altyapısı, veri merkezleri ve bu dev yatırımlarla ilgili daha fazla bilgi için tıklayın.
Bu ölçekteki yatırımlar sadece teknoloji devlerinin finansal bilançolarını zorlamakla kalmıyor, aynı zamanda mevcut elektrik şebekeleri üzerinde de büyük bir baskı oluşturuyor ve inşaat sektörünün kapasite sınırlarını zorluyor. Peki, bu trilyon dolarlık yarışın temel taşları neler ve hangi şirketler bu devasa pastasından pay kapıyor?
- 4 Trilyon Dolar: Jensen Huang'a göre on yılın sonuna kadar AI altyapısına yapılacak tahmini toplam harcama.
- OpenAI'nin Mega Taahhüdü: Yapay zeka devrimi için sadece beş yeni 'Stargate' veri merkezine 100 milyar dolara yaklaşan bir altyapı taahhüdü söz konusu.
- OpenAI'nin Ayrılığı: Microsoft ile başlayan özel bulut ortaklığı, artık Oracle ve Google gibi rakiplere de kapı açtı.
- Oracle'ın Yükselişi: OpenAI ile imzalanan $30 milyar ve ardından gelen $300 milyar gibi astronomik anlaşmalar, şirketi pazarın merkezine oturttu.
- Çevresel Baskı: Yeni nesil veri merkezleri (Meta'nın Hyperion projesi gibi) devasa enerji ihtiyaçları nedeniyle çevre yasalarını zorluyor.
Cloud Savaşlarının Başlangıcı ve OpenAI'nin Rotası
Modern AI patlamasını başlatan kilit anlaşma, şüphesiz Microsoft ve OpenAI arasındaki ortaklıktı. 2019 yılında, Microsoft, o zamanlar kar amacı gütmeyen bir kuruluş olan OpenAI'ye 1 milyar dolarlık bir yatırım yaptı. Bu anlaşmanın kritik şartı, Microsoft'un OpenAI'nin tek bulut sağlayıcısı olmasıydı. Yıllar geçtikçe, bu yatırım 14 milyar dolara yaklaştı ve büyük ölçüde nakit yerine Azure bulut kredileri şeklinde sağlandı.
Microsoft için Azure satışlarını artırmak, OpenAI için ise en büyük maliyeti olan model eğitimine kaynak sağlamak anlamına gelen bu ortaklık, her iki taraf için de son derece başarılı oldu.
Ancak bu özel ilişki yakın zamanda gevşedi. Ocak ayında OpenAI, gelecekteki altyapı talepleri için Microsoft'a öncelik hakkı vermekle birlikte, Azure'un ihtiyaçlarını karşılayamaması durumunda diğer sağlayıcılara yöneleceğini duyurdu. Bu durum, Microsoft'un da diğer temel AI modellerini keşfetmeye başlamasına yol açarak, AI devinden bağımsızlığını artırma çabalarını hızlandırdı.
Rekabetin Yeni Yüzü: Oracle'ın Astronomik Atılımı
OpenAI'nin ayrılık kararı, diğer bulut devleri için büyük bir fırsat yarattı. Oracle, bu ortamda dikkat çekici bir yükseliş gösterdi. 30 Haziran 2025'te, Oracle, isimsiz bir ortakla (daha sonra OpenAI olduğu ortaya çıktı) 30 milyar dolarlık bir bulut hizmetleri anlaşması imzaladığını SEC'e bildirdi. Bu, şirketin önceki mali yılının toplam bulut gelirinden bile fazlaydı.
Daha da çarpıcı olan gelişme ise birkaç ay sonra geldi. Oracle, 10 Eylül'de, 2027'de başlayacak beş yıllık, 300 milyar dolarlık hesaplama gücü anlaşmasını açıkladı. Bu anlaşmanın büyüklüğü, Oracle'ın hisselerini zirveye taşıdı. Bu rakam, OpenAI'nin mevcut bütçesini çok aşan bir ölçek sunduğu için, hem Oracle hem de OpenAI için önümüzdeki yıllarda muazzam bir büyüme varsayımına dayanıyor. Bu anlaşma, harcamalar başlamadan bile Oracle'ı AI altyapı pazarının liderlerinden biri haline getirdi.
Hiperskale Veri Merkezleri Savaşı: Meta ve Çevresel Bedel
Meta gibi zaten geniş altyapıya sahip şirketler için durum daha karmaşık ve equally pahalı. Mark Zuckerberg, Meta'nın 2028 sonuna kadar ABD altyapısına 600 milyar dolar harcamayı planladığını açıkladı. Şirket, 2025'in ilk yarısında bir önceki yıla göre 30 milyar dolar daha fazla harcama yaptı; bu artışın ana itici gücü AI hedefleriydi.
Bu harcamaların bir kısmı, Google Cloud ile yapılan 10 milyar dolarlık anlaşma gibi büyük bulut sözleşmelerine giderken, daha büyük bir kısım ise iki devasa yeni veri merkezine yönlendiriliyor:
- Hyperion (Louisiana): İnşaat maliyeti yaklaşık 10 milyar dolar olan 2.250 dönümlük bu tesis, tahmini 5 gigawatt hesaplama gücü sağlayacak ve artan enerji yükünü karşılamak için yerel bir nükleer santralle anlaşma içeriyor.
- Prometheus (Ohio): 2026'da faaliyete geçmesi beklenen bu daha küçük tesis ise doğal gazla çalışacak.
Eleştirel Bakış: Enerji Tüketimi ve Çevresel Sürdürülebilirlik
Bu denli büyük ölçekli inşaatlar, beraberinde gerçek çevresel maliyetleri de getiriyor. Örneğin, Elon Musk’ın xAI şirketi, South Memphis, Tennessee’de kendi hibrit veri merkezi ve enerji üretim tesisini kurdu. Uzmanlar, bu tesisin duman üreten kimyasalların en büyük yayıcılarından biri haline geldiğini ve doğal gaz türbinleri nedeniyle Temiz Hava Yasası’nı ihlal ettiğini belirtiyor. AI'nın getirdiği kolaylıklar karşısında, teknoloji devlerinin enerji ayak izlerini nasıl yönetecekleri, geleceğin en büyük etik ve düzenleyici sorunlarından biri olarak görülüyor.
Tablo: AI Altyapı Pazarındaki Büyük Anlaşmaların Özeti
Ortaklık | Odak Noktası / Detay | Tahmini Değer / Kapsam |
---|---|---|
Microsoft & OpenAI | Azure Bulut Hizmetleri ve Yatırım (2019'da başladı) | Yaklaşık 14 Milyar Dolar (Toplam) |
Oracle & OpenAI | Özel Bulut Hizmetleri (Haziran 2025) | 30 Milyar Dolar |
Oracle & OpenAI | 5 Yıllık Hesaplama Gücü (2027 Başlangıç) | 300 Milyar Dolar |
Amazon & Anthropic | Yatırım ve Donanım Optimizasyonu | 8 Milyar Dolar |
Nvidia & OpenAI | GPU Kapasitesi Alımı İçin Yatırım (Eylül) | 100 Milyar Dolar |
Stargate Projesi: Yarım Trilyon Dolarlık Ay Işığı Fırsatı mı?
Altyapı yarışındaki en büyük ve tartışmalı hamlelerden biri de SoftBank, OpenAI ve Oracle'ın ortak girişimi olan 'Stargate' projesiydi. Adını 1994 yapımı filmden alan bu proje, ABD'de AI altyapısı inşa etmek için 500 milyar dolar harcamayı hedefliyordu. **Bu devasa girişimi finanse etmek amacıyla Oracle, altyapı genişlemesini ve Stargate projesine olan taahhüdünü karşılamak için 18 milyar dolarlık büyük bir tahvil satışı gerçekleştirmiştir.** Proje, SoftBank'ın finansmanı sağlaması, Oracle'ın inşaatı üstlenmesi ve OpenAI'nin girdi sağlaması üzerine kuruluydu. Eski Başkan Trump'ın düzenleyici engelleri kaldırma sözüyle büyük bir coşkuyla karşılandı.
Bu anlaşma başlangıcından itibaren şüpheyle yaklaşılan bir girişimdi. Elon Musk gibi Altman'ın rakipleri, projenin bu ölçekte fon sağlayamayacağını iddia etti. Hype azalırken projenin momentum kaybettiği görülse de, Teksas'ın Abilene şehrinde sekiz veri merkezinin inşaatına başlanmış durumda.
Özetle, AI devrimini destekleyen altyapı yatırımları, teknoloji dünyasının en büyük finansal savaş alanını oluşturuyor. Bu muazzam harcamalar, mevcut kârlılık yerine gelecekteki potansiyel gelirlere dayanıyor ve uzmanlar yoğun veri merkezi kurulumlarının sadece çevresel değil, aynı zamanda finansal sürdürülebilirliğini de sorguluyor. Potansiyel aşırı kapasite endişeleri, sektörde yeni bir düzeltme döngüsünü tetikleyebilir. Şirketler, gelecekteki pazar paylarını garantilemek adına yüz milyarlarca dolarlık riskli taahhütler altına giriyor. Bu yarış, sadece teknoloji dünyasını değil, aynı zamanda küresel enerji politikalarını ve çevresel düzenlemeleri de yeniden şekillendiriyor.
Kaynak: TechCrunch - The billion-dollar infrastructure deals powering the AI boom