Amerika Birleşik Devletleri ve Çin arasındaki teknolojik ve siyasi gerilim tırmanırken, eski ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medya platformu Truth Social üzerinden yaptığı çarpıcı bir açıklamayla teknoloji gündemini sarstı. Trump, çip devi Intel'in CEO'su Lip-Bu Tan'ın, çıkar çatışmaları nedeniyle görevini derhal bırakması gerektiğini belirtti.
Trump, paylaşımında herhangi bir kanıt sunmadan doğrudan ve sert bir üslup kullandı. Bu çağrı, teknoloji endüstrisi ve Washington kulislerinde büyük yankı uyandırdı.
"INTEL'in CEO'su büyük bir ÇIKAR ÇATIŞMASI içindedir ve derhal istifa etmelidir. Bu sorunun başka bir çözümü yoktur. Bu konuya gösterdiğiniz ilgi için teşekkür ederim!"
İddiaların Perde Arkası: Senatör Cotton'ın Mektubu
Trump'ın bu çıkışı, tekil bir olaydan ziyade büyüyen bir siyasi baskının zirve noktası olarak görülüyor. Nitekim, Trump'ın paylaşımından sadece bir gün önce Cumhuriyetçi Senatör Tom Cotton, Intel'in yönetim kuruluna bir mektup göndererek CEO Lip-Bu Tan hakkındaki endişelerini dile getirmişti.
Senatör Cotton'ın Endişeleri
- Tan'ın Çin ile olan iddia edilen bağları ve ülkedeki yatırımları.
- Daha önce yönettiği Cadence Design Systems şirketinin müşterileri arasında bir Çin askeri üniversitesinin bulunması.
- Bu durumun ulusal güvenlik açısından potansiyel riskler taşıdığı iddiası.
Fırtınanın Ortasındaki CEO: Lip-Bu Tan'ın Intel Planları
Geçtiğimiz Mart ayında Intel'in başına geçen Lip-Bu Tan, şirketi yeniden yapılandırmak için radikal adımlar atıyordu. Yapay zeka çipleri yarışında Nvidia ve AMD gibi rakiplerinin gerisinde kalan Intel'de verimliliği artırmayı hedefleyen Tan, göreve geldiğinden beri binlerce kişiyi işten çıkardı, yeni üretim tesisi planlarını iptal etti ve şirketin ana faaliyet alanı dışındaki iştiraklerini satma sürecini başlattı. Amacı, Intel'i yeniden mühendislik odaklı bir deve dönüştürmekti.
İronik bir şekilde, Trump'ın hedefindeki Intel, mevcut Biden yönetiminin en önemli teknoloji hamlelerinden biri olan CHIPS Yasası'nın merkezinde yer alıyor. Şirkete, Arizona, New Mexico, Ohio ve Oregon'daki tesislerinde üretim ve paketleme projeleri kurması için yaklaşık 8 milyar dolarlık bir devlet teşviki vadedilmişti.
Intel yönetimi, konuyla ilgili yorum taleplerine henüz bir yanıt vermedi. Yaşanan bu olay, ABD iç siyasetindeki çekişmelerin, küresel teknoloji devlerinin yönetim katlarına nasıl sıçradığını ve ABD-Çin teknoloji rekabetinin ne kadar karmaşık bir hal aldığını gözler önüne seriyor.