Özel şirketlerin karmaşık sermaye yönetimi süreçlerini dijitalleştiren pazar, dev bir rekabete sahne oluyor. Singapur merkezli hisse senedi yönetim platformu Qapita, ABD’li yatırım ve finans devi Charles Schwab liderliğindeki Seri B yatırım turunda 26.5 milyon dolar fon topladığını duyurdu. Bu yatırım, sadece finansal bir destek olmakla kalmıyor, aynı zamanda Qapita’nın ABD özel piyasalarında şu anki pazar lideri Carta’ya karşı önemli bir meydan okuma başlatmasını sağlayacak stratejik bir ortaklığın da temelini atıyor.
Schwab Private Issuer Equity Services: Yeni Rekabetin Merkezi
Anlaşmanın en kritik ayağı, Charles Schwab'ın ABD pazarında sunduğu yeni hizmet platformu "Schwab Private Issuer Equity Services" oldu. Tamamen Qapita teknolojisiyle desteklenen bu platform, ABD'deki erken aşama şirketlerin sermaye tablolarını (cap table) yönetmelerine, çalışan hisse senedi planlarını uygulamalarına ve halka arz (IPO) hazırlık süreçlerini organize etmelerine olanak tanıyacak.
Charles Schwab, halihazırda büyük halka açık şirketler için hisse senedi planlarını yönetiyordu. Qapita ile yapılan bu anlaşma sayesinde Schwab, özel şirketler alanında da kök salarak Carta, Pulley veya Morgan Stanley’in Shareworks gibi rakiplerle doğrudan rekabete girme fırsatı yakalıyor. Bu hamle, Schwab’a sadece yeni müşteri portföyleri değil, aynı zamanda gelecekteki halka açık şirketlerle erken bir bağlantı kurma imkanı da sunuyor.
Qapita’nın Yükselişi: Asya’dan Global Pazara
2019 yılında eski bankacı Ravi Ravulaparthi (CEO) ile Lakshman Gupta (COO) ve Vamsee Mohan (CTO) tarafından kurulan Qapita, başlangıçta şirketlerin hâlâ Excel üzerinde sermaye tablolarını yönettiğini gören Ravulaparthi’nin gözleminden doğdu. Kısa sürede sadece sermaye tablosu yönetiminden, kapsamlı bir çalışan hisse senedi planları yönetim aracına dönüştü.
Şirket, Güneydoğu Asya ve ABD genelindeki özel şirketlere hizmet veriyor. Özellikle Hindistan pazarında güçlü bir konuma sahip; iddialarına göre platformu kullanan yaklaşık 2,700 şirketin %70’i Hindistan merkezli, %20’si ise Singapur ve Endonezya dahil Güneydoğu Asya’dan geliyor. Hatta Hindistan’daki “unicorn” şirketlerin yaklaşık yarısı Qapita müşterisi olarak belirtiliyor. Rakip Carta’nın 2023'te Hindistan pazarından çekilmesi, Qapita’nın bölgedeki konumunu önemli ölçüde sağlamlaştırmasına olanak tanımıştı.
Bu tür yoğun rekabet ortamı ve yüksek büyüme potansiyeli, küresel fintek devlerinin de Hindistan pazarına girmesini teşvik ediyor. Örneğin, İngiliz fintek devi Revolut, Hindistan'daki geleneksel bankaların yurtdışı ödemelerde uyguladığı yüksek döviz (forex) ücretlerini hedef alarak pazara iddialı bir giriş yapmaya hazırlanıyor. Revolut, 2030 yılına kadar 20 milyon aktif kullanıcıya ulaşmayı ve özellikle dijital yerliler olarak adlandırılan 25-45 yaş aralığındaki 150 milyonluk bir kitleye hitap etmeyi planlıyor. Bu rekabet ortamı ve Revolut'un Hindistan'daki agresif büyüme hedefleri hakkında daha detaylı bilgi için Revolut'un Hindistan pazarındaki fintek savaşlarına odaklanan haberimizi okuyabilirsiniz.
Eleştirel Bakış: Carta'nın ABD Hakimiyeti Sarsılabilir mi?
Qapita CEO'su Ravulaparthi, ABD pazarının devasa olduğunu ve bu büyüklüğe kıyasla özel piyasa yönetimi alanında çok az sayıda kaliteli seçenek bulunduğunu belirtiyor. Ancak ABD’de on yılı aşkın süredir yerleşik olan Carta, girişim ekosisteminin en derinliklerine kök salmış durumda. Qapita’nın Schwab ile ortaklığı, pazar payı kazanmak için güçlü bir finansal altyapı ve güvenilirlik sunsa da, rakiplerin de güçlü ve çeşitli (Pulley, Shareworks gibi) olduğu bu alanda, Carta’nın hakimiyetini kırmak zaman ve yüksek düzeyde inovasyon gerektirecektir. Bu stratejik hamle, teknolojik gücünü kanıtlamış bir Asya startup'ının, geleneksel bir ABD finans deviyle güçlerini birleştirerek global bir oyuncuya dönüşme yolundaki iddialı hedefini gösteriyor.
Yatırımın Kapsamı ve Gelecek Planları
Charles Schwab liderliğindeki bu Seri B turuna mevcut yatırımcılar Citi ve MassMutual Ventures da katıldı. Yeni fonlar, Qapita'nın küresel genişlemesini hızlandırmanın yanı sıra, birden fazla pazarda "fon yöneticisi" (fund admin) ürününü piyasaya sürerek platformunu geliştirmesine yardımcı olacak. Kuruluşundan bu yana 80 milyon doların üzerinde fon toplayan Qapita, şu anda 300 çalışana sahip bir ekip ile faaliyetlerini sürdürüyor. Erken aşama şirketlere platformuna ücretsiz erişim sunan Qapita'nın, yaklaşık 1,400 ücretli müşterisinin bulunduğu da belirtiliyor.
Bu arada, risk sermayesi dünyasında dikkat çeken bir başka gelişme de Boston merkezli Sugar Free Capital’den geldi. Firma, aşırı yüksek değerlemelerden kaçınan ("şekersiz") yatırım tezini benimseyerek, özellikle Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) kökenli teknik kuruculara odaklanmak üzere ilk fonunda 32 milyon dolar topladı. Bu fon, yapay zekâ (AI) yerel altyapı alanındaki erken aşama şirketleri desteklemeyi hedefliyor. Sugar Free Capital’in bu başarılı fonlaması ve yatırım stratejisi hakkında daha fazla detaya Sugar Free Capital 32 Milyon Dolarlık Fonuyla Dikkat Çekiyor haberimizde ulaşabilirsiniz.
Risk sermayesi dünyasında teknik altyapı girişimlerine olan ilgi artarken, yapay zekanın uzun süreli hafıza sorununu çözmeyi hedefleyen 19 yaşındaki girişimci Dhravya Shah'ın kurduğu Supermemory de dikkatleri üzerine çekti. Şirket, yapay zeka uygulamaları için evrensel bir bellek API'si sunmayı amaçlıyor ve bu vizyonuyla Google AI Başkanı Jeff Dean ve Cloudflare CTO'su Dane Knecht gibi sektör devlerinin bireysel yatırımlarıyla desteklenen 2.6 milyon dolarlık bir tohum yatırımı aldı. Genç girişimcinin bu etkileyici başarısı hakkında daha fazla bilgi edinmek için 19 yaşındaki girişimci Supermemory'nin Google AI yöneticilerinden yatırım alması haberine göz atabilirsiniz.
Kaynak: Bu haber bülteni ve finansal detaylar, teknoloji dünyasının önde gelen yayınlarından biri olan TechCrunch’ta yer alan orijinal rapora dayanmaktadır. (Daha fazla bilgi için: Qapita ve Charles Schwab Ortaklığı Detayları)