ABD Adalet Bakanlığı, Engelli Ayrımcılığı İddiasıyla Uber'e Yeniden Dava Açtı

Haber Merkezi

12 September 2025, 09:26 tarihinde yayınlandı

ABD Adalet Bakanlığı'ndan Uber'e Engelli Ayrımcılığı Davası: Teknoloji Devi Yeniden Mercek Altında

ABD Adalet Bakanlığı, ulaşım devi Uber'e engelli bireylere karşı ayrımcılık yaptığı gerekçesiyle yeni bir dava açtı. Federal yasaları ihlal etmekle suçlanan şirket, özellikle fiziksel engelli kişilerin hizmetlere erişimini engellediği ve ek ücretler talep ettiği iddialarıyla karşı karşıya.

Adalet Bakanlığı'nın İddiaları: Erişilebilirlik Engelleri ve Ek Ücretler

ABD Adalet Bakanlığı'na bağlı Sivil Haklar Bölümü, Uber ve sürücülerinin “hizmet hayvanlarıyla seyahat eden veya katlanabilir tekerlekli sandalye kullanan bireyler de dahil olmak üzere engelli kişilere hizmet vermeyi rutin olarak reddettiğini” öne sürüyor. Şikayette ayrıca, hizmetin reddedildiği durumlarda iptal ücretleri de dahil olmak üzere özel düzenlemeler gerektiren yolculardan ek ücretler alındığı belirtiliyor. Bakanlık, bu eylemlerin Amerikan Engelliler Yasası'nı (ADA) ihlal ettiğini vurguladı.

“Hizmetlerinin engelli kişiler için önemine rağmen, Uber engelli kişilerin hizmetlerinden tam ve eşit şekilde yararlanmasını çeşitli kritik yollarla engelliyor. Uber ayrıca, engelli yolculara karşı ayrımcılıktan kaçınmak için gerekli olduğunda politika, uygulama veya prosedürlerini makul ölçüde değiştirmeyi reddediyor.” diyen Adalet Bakanlığı avukatları, bu durumun “engelli bireylere önemli ekonomik, duygusal ve fiziksel zararlar verdiğini” belirtti.

Uber'den Yanıt: İddialara Karşı 'Sıfır Tolerans Politikası'

Uber ise Adalet Bakanlığı'nın iddialarıyla “temelde” aynı fikirde olmadığını açıkladı. Şirket, “onaylanmış hizmet reddi vakaları için açık bir sıfır tolerans politikası” uyguladığını belirtti. Uber'in açıklamasında, “Her sürücü, Uber Sürücü uygulamasını kullanmadan önce ABD Hizmet Hayvanı Politikamıza ve tüm geçerli erişilebilirlik yasalarına uymayı kabul etmeli ve biz sürücülerimize bu yükümlülükleri düzenli olarak hatırlatıyoruz. Bir ihlali onayladığımızda, kalıcı hesap devre dışı bırakma dahil olmak üzere kararlı adımlar atıyoruz.” ifadelerine yer verildi.

Geçmişteki Benzer Vakalar ve Şirketin Sicili

Uber, engelli bireylere yönelik ayrımcılık iddialarıyla ilk kez karşılaşmıyor. Şirket, 2021 yılında da benzer şikayetlerle Adalet Bakanlığı tarafından dava edilmiş ve 2022'de yapılan bir uzlaşma sonucunda 65.000'den fazla etkilenen kullanıcıya milyonlarca dolar ödemek zorunda kalmıştı. Ayrıca, birçok kişisel dava ve kamuoyu protestosuyla da karşı karşıya kalan Uber'in, erişilebilirlik konusunda uzun süredir zorluklar yaşadığı biliniyor.

Peki, Amerikan Engelliler Yasası (ADA) Ne Diyor?

1990 yılında yürürlüğe giren Amerikan Engelliler Yasası (ADA), engelli kişilerin ayrımcılığa uğramasını önlemeyi amaçlayan kapsamlı bir sivil haklar yasasıdır. Bu yasa, kamuya açık tüm alanlarda, işyerlerinde, ulaşımda ve telekomünikasyonda engelli bireyler için eşit fırsatlar ve erişilebilirlik sağlamayı hedefler. Taşımacılık hizmetleri gibi özel sektör kuruluşları da ADA kapsamında, engelli bireylere hizmetlerini tam ve eşit bir şekilde sunmak, makul düzenlemeler yapmak ve hizmet hayvanlarına izin vermek zorundadır. Uber gibi teknoloji şirketlerinin bu yasalara uyumu, yasanın günümüzdeki dijital hizmetlere nasıl adapte edildiğinin önemli bir göstergesidir.

Uber'in Son Adımları ve Davanın Geleceği

Adalet Bakanlığı, 2024 yılında Uber'i engelli yolculara yönelik muamelelerinin soruşturulduğu konusunda bilgilendirdiğini belirtiyor. Şikayete göre, Uber bu durumdan haberdar olduktan sonra, yolcuların hizmet hayvanlarıyla seyahat ettiklerini kendilerinin belirleyebilecekleri bir özellik sunmuştu. Kaliforniya Kuzey Bölgesi federal mahkemesinde Perşembe günü açılan bu yeni dava, Uber'in erişilebilirlik politikaları ve uygulamalarının yeniden kapsamlı bir şekilde incelemeye alınmasına yol açacak.

Bu dava, teknoloji şirketlerinin sunduğu platformların, tüm kullanıcı grupları için kapsayıcı ve erişilebilir olmasının yasal zorunluluğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Engelli bireylerin ulaşım özgürlüğünü kısıtlayan bu tür ayrımcılık iddiaları, sadece yasal sonuçlar doğurmakla kalmayıp, şirketlerin sosyal sorumluluklarına yönelik kamuoyu baskısını da artırıyor. Dava süreci, gelecekteki erişilebilirlik standartlarını ve dijital hizmet sağlayıcılarının yükümlülüklerini şekillendirebilir.

Kaynak: TechCrunch

.