Bir zamanlar dijital dünyanın vazgeçilmezi olan, o kendine has mekanik sesiyle hafızalarımıza kazınan 3.5 inçlik disketleri hatırlıyor musunuz? Çoğumuz için nostaljik bir anıdan ibaret olan bu teknoloji, polymatt adlı bir YouTuber için adeta bir tutku projesine dönüştü. Polymatt, modern atölye imkanlarını ve mühendislik becerilerini kullanarak, kimsenin mümkün olacağına pek ihtimal vermediği bir şeyi başardı: Sıfırdan, tamamen işlevsel bir disket üretti.
Bu proje, basit bir 3D baskı projesinin çok ötesinde. Polymatt sadece disketin plastik kasasını değil, aynı zamanda verinin yazıldığı o hassas manyetik diski de ev ortamında imal etti. Bu süreç, günümüz teknolojisiyle 44 yıllık bir depolama birimini yeniden hayata döndürmenin ne denli karmaşık ve meşakkatli olduğunu gözler önüne seriyor.
Adım Adım Üretim: Bir Disketin Anatomisi
Proje, her iyi mühendislik çalışması gibi, mevcut bir ürünü parçalarına ayırarak başladı. Polymatt, orijinal bir disketi sökerek her bir bileşenin ne işe yaradığını ve nasıl yapıldığını analiz etti. Ardından, bu bilgiyi kendi üretimi için bir yol haritasına dönüştürdü.
1. Dış Kasa: CNC ile Hassas İşçilik
Disketin ikonik plastik kasası, CNC (Bilgisayarlı Sayısal Kontrol) makinesi kullanılarak titizlikle işlendi. Bu aşama, projenin belki de en 'basit' kısmıydı. Asıl zorluk, kasanın içinde dönecek olan manyetik diskte yatıyordu.
2. Manyetik Disk: Lazer, Kimya ve Sabır Sanatı
İşin en kritik noktası, verinin depolandığı manyetik kaplamalı ince filmdi. Polymatt, bu disk için önce CNC makinesine bağlı 5 watt'lık bir lazerle inanılmaz derecede ince bir PET (polietilen tereftalat) film kesti. Bu filmin tamamen düz olmasını sağlamak için ise bir 3D yazıcının tablasını kullanarak ağırlık altında ısıtma ve soğutma döngüleri uyguladı.
Ancak asıl simya, manyetik kaplamanın kendisini oluşturmaktı. Bu, adeta bir kimya laboratuvarı hassasiyeti gerektiriyordu.
Manyetik kaplama için hazırlanan özel karışım, birçok deneme yanılma sürecinden geçti. İşte o 'sihirli' formülün bileşenleri:
- Manyetik Siyah Demir Oksit Tozu: Veriyi tutan ana malzeme.
- Bağlayıcı Çözelti (PVA): Tozun yüzeye yapışmasını sağlayan 'tutkal'.
- İzopropil Alkol ve Gliserin: Karışımın kıvamını ve kuruma süresini ayarlamak için.
- Tween 20 (Yüzey Aktif Madde): Karışımın homojen bir şekilde yayılmasını sağlamak ve mikro baloncukları önlemek için.
Bu karışım, PET film üzerine uygulandıktan sonra yaklaşık 5-6 mikron kalınlığında bir tabaka oluşturdu. Bu, ticari bir disketin 2 mikronluk kaplama kalınlığına oldukça yakın bir değerdi.
Başarısızlıklar ve Mühendislik Azmi
Elbette bu süreç pürüzsüz ilerlemedi. İlk denemelerde, disket sürücüye takılıp 300 RPM (dakikadaki devir sayısı) hıza ulaştığında, özenle hazırlanan manyetik kaplama diskten soyularak ayrıldı. Çoğu insanın pes edeceği bu noktada polymatt, bir mühendis inadıyla sorunun üzerine gitti. Karışımdaki oranları değiştirdi, kaplamayı uygulamadan önce PET filmin yüzeyini pürüzlendirdi ve 3D yazıcı ile tekrar ısıtarak daha dayanıklı bir yapı elde etti.
Nexus Haber Değerlendirmesi: Bu Proje Neden Önemli?
Polymatt'ın projesi, pratik bir amaca hizmet ediyor mu? Kesinlikle hayır. Üretilen disketin veri depolama kapasitesi oldukça sınırlı ve güvenilmez. Günümüzde hala disket kullanan San Francisco hafif raylı sistemi gibi kritik yerlerde kullanılması imkansız. Peki, bu projeyi değerli kılan ne?
Karşıt Görüş (Şeytanın Avukatı): Bu kadar zaman ve kaynağı, birkaç kilobaytlık veri depolayabilen modası geçmiş bir teknoloji için harcamak anlamsız görünebilir. Modern bir USB bellek, bu disketten milyonlarca kat daha fazla veri depolarken, maliyeti ve üretim kolaylığı kıyaslanamaz derecede düşüktür.
Değer Katan Yorum: Ancak projenin asıl amacı, kullanılabilir bir depolama birimi üretmek değil. Amaç; merak, öğrenme ve 'maker' ruhunun sınırlarını zorlamaktır. Bu çalışma, on yıllar önce devasa fabrikaların ve Ar-Ge departmanlarının ürettiği bir teknolojinin, bugün tek bir kişi tarafından bir atölyede nasıl yeniden yaratılabileceğini gösteren ilham verici bir kanıttır. Eski teknolojileri bu şekilde 'tersine mühendislikle' anlamak, hem teknoloji tarihine bir saygı duruşu niteliği taşıyor hem de geleceğin mühendislerine ve tasarımcılarına paha biçilmez bir bakış açısı sunuyor.
Polymatt'ın bu derinlemesine mühendislik çabası, teknolojiye olan nostaljik yaklaşımın en teknik boyutunu sergilerken, piyasada bu akımın ticari yansımaları da dikkat çekiyor. Oyun aksesuarı üreticisi 8BitDo'nun, klasik bilgisayar donanımlarını andıran ancak içinde 1000Hz sorgu oranı gibi modern teknolojiler barındıran Retro R8 kablosuz oyuncu faresi gibi ürünler piyasaya sürmesi, bu retro sevginin farklı bir formda nasıl yaşadığının bir örneğidir. Donanım pazarının diğer bir ilginç eğilimi ise bu nostaljik yaklaşımın tam zıttı yönde ilerliyor: en yeni teknolojileri agresif fiyatlandırmayla daha erişilebilir kılmak. Örneğin, Biwin gibi markaların, MaxioTech kontrolcüler kullanarak daha önce yüksek maliyetlerle anılan PCIe 4.0 hızlarını Black Opal NV7400 gibi modellerle bütçe dostu hale getirmesi, teknolojik ilerlemenin sadece geçmişe bakmakla kalmayıp, aynı zamanda geleceği de herkes için ulaşılabilir kıldığını gösteriyor.
Sonuç: Çalışan Ama Kusurlu Bir Başarı
Tüm bu çabaların sonunda polymatt, kendi ürettiği diskete az miktarda da olsa okunabilir veri yazmayı başardı. Disketin yüzeyinin büyük bir kısmı kullanıma uygun olmasa da, projenin ana hedefi gerçekleşmişti: Sıfırdan yapılmış, çalışan bir disket. Bu başarı, modern 'yap-boz' kültürünün ve bireysel mühendisliğin ne kadar ileri gidebileceğinin somut bir örneği. İnsan merak ediyor, sıradaki hedef 7200 RPM'de dönecek ev yapımı bir CD-ROM mu olacak?
Bu haberin oluşturulmasında PCGamer'da yayınlanan makaleden yararlanılmıştır.