Oyun dünyası, yakın zamanda duyurulan Doom: The Dark Ages ile ejderha sırtında savaşma fikrine yeniden heyecanlanmış durumda. Ancak takvim yapraklarını çeyrek asır geriye sardığımızda, bir PC klasiğinin bu hayali çok daha önce ve şaşırtıcı bir akıcılıkla gerçeğe dönüştürdüğünü görüyoruz. 1999 yılında, PC'ye özel olarak çıkan Drakan: Order of the Flame, hem yerde geçen üçüncü şahıs aksiyonu hem de göklerde süzülen ejderha savaşlarını tek bir pakette sunarak dönemine damga vurmuştu. Peki, bu unutulmuş efsane bugün ne ifade ediyor ve neden küllerinden yeniden doğmayı hak ediyor?

İntikam ve Kardeşlik: Rynn ve Arokh'un Hikayesi

Drakan, oyuncuyu Rynn adında genç ve yetenekli bir savaşçının yerine koyuyor. Kötü büyücü Navaros'un ork ordusu tarafından köyü yakılıp yıkılan ve kardeşi Delon kaçırılan Rynn için her şey bitmiş gibi görünür. Ancak kadim bir efsanenin peşine düşerek son umudunu arar: efsanevi Ejderha Düzeni'nin son üyesi olan ve yüzlerce yıldır uykuda olan ejderha Arokh. Rynn, Arokh'u uyandırarak onunla ruhani bir bağ kurar ve böylece hem kardeşini kurtarmak hem de dünyayı tehdit eden karanlığa karşı savaşmak için gökyüzüne yükselir.

Oyunun en güçlü yanı, Rynn ve Arokh arasındaki bu dinamik ilişkidir. İkili arasındaki diyaloglar ve birbirlerine olan bağlılıkları, basit bir 'binici ve binek' ilişkisinden çok daha fazlasını sunar. Onların kaderi birbirine bağlıdır; biri ölürse diğeri de ölür. Bu bağ, oyunun anlatısını zenginleştirerek oyuncuyu hikayenin içine çeker.

Yerde Kılıç, Gökte Alev: Çığır Açan Oynanış Döngüsü

Drakan'ı zamanının ilerisine taşıyan en önemli özelliği, oynanış mekaniklerinin akıcı bir şekilde iç içe geçmesidir. Oyuncular, geniş ve açık dünyada diledikleri an Arokh'u çağırıp sırtına atlayarak gökyüzüne yükselebilir veya yere inerek Rynn ile mağaraları, tapınakları ve zindanları keşfedebilirler.

• Yerde Savaş: Rynn ile oynanış, dönemin popüler oyunu Tomb Raider'ı andırır. Akrobatik hareketler, çeşitli kılıç, balta ve büyülü silahlarla yapılan yakın dövüşler bu bölümün temelini oluşturur. Ancak bu kısımlar, oyunun en çok eskiyen yönleridir.
• Havada Savaş: Arokh'un kontrolü ise bambaşkadır. Gökyüzünde düşman ejderhalarla it dalaşına girmek, yerdeki ork kamplarını alev nefesiyle yok etmek, çeyrek asır önce bile inanılmaz bir özgürlük hissi sunuyordu. Bu mekanikler, bugün bile şaşırtıcı derecede keyiflidir.

Drakan'ın en büyük başarısı, bu iki farklı oyun tarzı arasında neredeyse hiç yükleme ekranı olmadan anında geçiş yapabilme imkanı sunmasıydı. Bu, 1999 yılı için adeta bir teknoloji harikasıydı.

Şeytanın Avukatı: Drakan Bugün Oynanır mı?

Nostaljiyi bir kenara bırakıp dürüst olmak gerekirse, Drakan'ı günümüz standartlarıyla oynamak herkes için kolay bir deneyim olmayabilir. Yerdeki savaşlar zaman zaman hantal hissedebilir, bulmaca tasarımları 'anahtar bul, kapıyı aç' döngüsünün ötesine pek geçemez. Seslendirmeler ve grafikler de doğal olarak yaşını fazlasıyla belli ediyor. Ayrıca, oyunu modern işletim sistemlerinde (Windows 10/11) çalıştırmak için resmi olmayan yamalara ve topluluk desteklerine ihtiyaç duymak, teknik bir engel teşkil ediyor.

Ancak bu eleştirilere rağmen, Arokh'un sırtında gökyüzünde süzülmenin ve devasa haritaları keşfetmenin verdiği haz, bu pürüzlerin çoğunu unutturmaya yetiyor. Oyunun sunduğu atmosfer ve öncü ruhu, retro oyun tutkunları için kesinlikle denemeye değer.

Küllerinden Doğmayı Bekleyen Bir Efsane

Sonuç olarak, Drakan: Order of the Flame, PC oyunculuk tarihinin en yenilikçi ama bir o kadar da hak ettiği değeri görememiş yapımlarından biridir. Sunduğu akıcı ejderha sürme mekaniği, Rynn ve Arokh arasındaki samimi bağ ve keşfedilmeyi bekleyen geniş dünyasıyla, bugün bile birçok modern oyuna ilham verebilecek potansiyele sahip. Belki de Doom: The Dark Ages'in yarattığı ilgi, yapımcıların bu unutulmuş klasiği hatırlamasına ve onu yeni nesil oyuncularla buluşturmasına vesile olur. O zamana kadar, bu efsaneyi hatırlamak ve takdir etmek biz oyunculara düşüyor.

Bu haberin oluşturulmasında PC Gamer'da yayınlanan makaledeki bilgilerden yararlanılmıştır.