Sinema dünyasının heyecanla beklediği yapımlardan biri olan ve usta yönetmen Josh Safdie’nin imzasını taşıyan “Marty Supreme”, 63. New York Film Festivali’nde (NYFF) gerçekleştirilen gizli gösterimle sinemaseverlerle buluştu. Filmin başrol oyuncusu, genç yıldız Timothée Chalamet’in sürpriz katılımı, geceye damgasını vurdu.
Gösterim öncesinde sahneye çıkan Chalamet, izleyicilere kısa bir konuşma yaptı. Yönetmen Josh Safdie tarafından takdim edilen oyuncu, New York'un kendisi için taşıdığı özel anlama vurgu yaparak büyük bir coşku yaşattı.
Chalamet'ten Memleketine Duygusal Selam
Timothée Chalamet, sahnede yaptığı açıklamada filmin yalnızca kurgusal karakter Marty Mauser hakkında olmadığını, aynı zamanda New York'a yazılmış bir aşk mektubu niteliği taşıdığını belirtti. Bu son filmini, kariyerinin başladığı şehirde ilk kez izleyiciyle buluşturmaktan duyduğu heyecanı dile getirdi.
“Bu film — Marty Mauser hakkında olmasının ötesinde, New York'a bir aşk mektubudur,” diyen Chalamet, “Lisede hemen ilerideki sokakta okudum. Burada olmak gerçekten harika bir duygu,” ifadeleriyle mezun olduğu LaGuardia Lisesi'ne gönderme yaptı.
Marty Supreme: A24’ün 1950’ler Masa Tenisi Dramedisi
Film, sinema çevrelerinde dikkat çeken bağımsız stüdyo A24 yapımı olarak öne çıkıyor. 1950'lerde geçen bir spor dramedisi olan “Marty Supreme”, genç masa tenisi dehası Marty Mauser’ın (Timothée Chalamet) şampiyonluk hayallerinin peşinden koşmasını konu alıyor.
Josh Safdie, kardeşi Benny Safdie olmadan tek başına yönettiği bu projede, daha önceki eleştirmenlerin hayran kaldığı gerilim dolu filmlerinin (Örn: *Uncut Gems*) aksine, 1950'ler spor dramedisi gibi daha niş bir konuyu ele alıyor. Masa tenisi gibi sinemada az işlenmiş bir sporun merkezde olması, hikayeyi hem taze hem de ticari açıdan riskli hale getiriyor. Ancak A24 ve Safdie isminin birleşimi, bu riskin yüksek sanatsal kalite ile sonuçlanacağının en büyük göstergesi olabilir.
Bu büyük bütçeli dramedi projesi sinema gündemini meşgul ederken, sinema pazarlarında genel hareketlilik de dikkat çekiyor. Örneğin, Güney Kore gişesi, 3-5 Ekim tarihleri arasında aksiyon-komedi Boss'un zirveye yerleşmesi ve usta yönetmen Park Chan-wook’un karanlık draması No Other Choice'un güçlü performansı sayesinde %40’ın üzerinde bir artışla 13.6 milyon dolarlık hasılat elde etti. Kore Box Office’inde Boss’un zirvede yer alması ve Park Chan-wook’un karanlık draması hakkındaki detaylı bilgilere Kore Box Office sonuçlarından ulaşabilirsiniz.
Bu küresel hareketlilik bağlamında, dünyanın en büyük sinema pazarı olan Çin'de 3-5 Ekim hafta sonu gişesi de dikkat çekiciydi. Vatansever temalı Kore Savaşı draması "The Volunteers: Peace at Last", bu dönemde 23.4 milyon ABD Doları hasılatla zirveye yerleşti. Chen Kaige imzalı film, Çin Halk Gönüllü Ordusu'nun Kore Savaşı'na katılımını konu alıyor ve toplam hasılatı şimdiden 51.3 milyon dolara ulaşmış durumda. Çin gişesi sonuçları ve The Volunteers'ın zirvedeki detaylı performansına Çin gişesi The Volunteers zirvede Ekim 2025 sonuçları üzerinden ulaşabilirsiniz.
Öte yandan, bağımsız yapımlar da farklı türlerde dikkat çekmeye devam ediyor. Örneğin, İspanyol korku sinemasının yeni temsilcilerinden biri olan *“Lily’s Ritual”*, %90 oranında pratik makyaj ve geleneksel efekt (FX) teknikleri kullanılarak çekilmesiyle modern korku sinemasında CGI ağırlığına karşı çıkan bir duruş sergiliyor ve dünya prömiyerini Grimmfest’te gerçekleştirecek. Korku ve gerilim türündeki bu dikkat çekici festival filmi hakkında daha fazla bilgi almak için İspanyol korku filmi Lily’s Ritual’ın detaylarına buradan ulaşabilirsiniz.
Filmin gösterimi tamamlandığında salonda büyük bir coşku hakimdi ve film ayakta alkışlarla karşılandı. Yönetmen Josh Safdie, yeniden sahneye çıkarak filmin oyuncu kadrosunu ve yapım ekibini takdim etti. Bu isimler arasında Timothée Chalamet, Gwyneth Paltrow, Tyler Okonma ve Odessa A’zion ile birlikte ortak yazar Ronald Bronstein yer aldı.
Tyler, The Creator’dan Josh Safdie'ye Koşulsuz Güven Oyu
Filmde destekleyici bir rol üstlenen ünlü rapçi Tyler Okonma (profesyonel olarak Tyler, the Creator adıyla biliniyor), yaptığı samimi açıklamalarla tüm dikkatleri üzerine çekti. Müziğin dışında oyunculuk deneyimi olmamasına rağmen, yönetmen Safdie’ye duyduğu güveni dile getirdi.
“Ben piyano çalar ve havalı kıyafetler giyerim — ben asla oyunculuk yapmam. Ama bu adam o kadar iyi ki, ona güvendim ve 'Neye ihtiyacın olursa olsun. Senaryoyu okumak istemiyorum. Sadece gelip orada olacağım’ dedim,” diyen Okonma, Safdie’nin her detayı ele alış şekline övgüler yağdırdı.
Okonma, yönetmene hitaben balkonu işaret ederek, “Bana bir şans verdiğiniz için duygulandım, bu yüzden size teşekkür ederim,” dedi. Bu yorumlar, projenin arkasındaki sanatsal bütünlüğün ve ekip çalışmasının ne kadar güçlü olduğunu gösterdi.
“Marty Supreme”, sinema salonlarında 25 Aralık'ta vizyona girmeye hazırlanıyor.
Kaynak Bilgisi ve Şeffaflık
Bu haberin hazırlanmasında, 63. New York Film Festivali'ndeki özel gösterime dair detaylı bilgilere yer veren Variety’nin ilgili haberi referans alınmıştır.
