Pop müziğin genç ve dinamik yıldızlarından Sabrina Carpenter, merakla beklenen yedinci stüdyo albümü 'Man's Best Friend' ile müzik dünyasında adeta bir bomba etkisi yarattı. Albümün çıkışına eşlik eden ve görsel bir şölen sunan 'Tears' videosuyla da dikkat çeken Carpenter'ın bu cesur projesi hakkında daha fazla bilgi için buraya tıklayabilirsiniz. Ünlü prodüktör Jack Antonoff'un imzasıyla hazırlanan 12 şarkılık bu albüm, dinleyicileri hem güldüren hem de düşündüren, modern ilişki dinamiklerini mizahi ve bazen de oldukça müstehcen bir dille ele alan eşsiz bir 'seks komedisi' sunuyor.
Carpenter, '50'ler, '60'lar ve '70'lerin popüler film türü olan 'seks komedilerini' pop müziğe ustaca uyarlayarak, aşkın, şehvetin ve hayal kırıklıklarının karmaşık dünyasını yeniden yorumluyor. Ancak burada sadece hafif bir flörtözlük değil, aynı zamanda çağdaş ilişkilerin yıpratıcı gerçekleriyle yüzleşen, kafa karıştırıcı ve bir o kadar da komik anlar var.
'Man's Best Friend': Cesur Sözler ve Müzikal Zeka
Albümün bütününe yayılan iğneleyici bir dil ve ironik bir bakış açısı, Carpenter'ın kaleminin gücünü gösteriyor. Jack Antonoff'un yanı sıra Amy Allen ve John Ryan gibi isimlerle birlikte çalışan Carpenter, her bir şarkıda dilini ustaca kullanıyor. Şarkılar, genç yaşta yaşanan kalp kırıklıkları ve arzuların karmaşasıyla rezonansa girenler için sürekli bir tebessüm, hatta bazen gerçek bir keyif ifadesi bırakmayı vadediyor.
Toplam 12 şarkıdan oluşan albümün 10'unun "explicit" (açık sözlü) etiketi taşıması, Carpenter'ın bu projesiyle ne kadar iddialı bir duruş sergilediğini kanıtlıyor ve pop müziğin sınırlarını zorlamaktan çekinmediğini gösteriyor.
Sabrina Carpenter, albüm hakkında CBS Mornings'e verdiği demeçte 'inci tutan eller olacak' demişti. Nitekim albümdeki çift anlamlılıklar ve 'F kelimesinin' rahat kullanımı, 'Man's Best Friend'in daha ilk şarkılardan itibaren bir R-derecesi alacağını düşündürüyor. Ancak bu müstehcenlikten çok, Carpenter'ın keskin ve sınırları zorlayan zekasının bir yansıması.
Carpenter, Gayle King'e verdiği röportajda albüm hakkında şunları dile getirmişti: "Bu albüm muhafazakar 'inci tutucular' için değil. Ama bence onlar bile kendi başlarına dinlediklerinde yüzlerini güldürecek ve kıkırdatacak bir şeyler bulabilirler." Bu açıklama, sanatçının potansiyel eleştirilere karşı duruşunu ve kendine olan güvenini net bir şekilde gösteriyor.
Şarkılarda Bir Gezinti: Sorumluluktan Libido Kaybına
Albüm, daha önce yayınlanan ve geniş kitlelere ulaşan 'Manchild' ile açılıyor. Ancak asıl sürprizler sonraki parçalarda gizli. İkinci single olarak yayınlanan 'Tears', albümün en cesur şarkılarından biri. Bu şarkı için çekilen video, görsel açıdan oldukça stilize edilmiş ve izleyicilere adeta bir sinematik deneyim sunuyor; klipte ünlü aktör Colman Domingo'nun drag performansıyla 'Rocky Horror' benzeri bir atmosfere katkı sağlaması ise ayrıca dikkat çekiyor. Carpenter, 'Islanıyorum, senin...' diyerek başladığı şarkıda dinleyiciyi yanıltıyor ve cümleyi '...sorumlu bir adam olma düşüncesinden' diyerek tamamlıyor. Bu, kadınların erkeklerin düşünceli ve üretken olmasından nasıl etkilendiği üzerine yapılan bir mizahi yorumun adeta zirve noktası oluyor. Jack Antonoff'un piyano girişinin disko ritimlerine evrilmesiyle şarkı, modern pop'un en akılda kalıcı anlarından birini yaratıyor.
Albümdeki başka bir çarpıcı parça olan 'My Man on Willpower' ise 'Tears'ın tam zıddı bir senaryoyu ele alıyor. Kahramanımızın sevgilisi kendini keşfederken libidosunu kaybetmiş, bu da Carpenter'ı 'Sütyensiz pijamalarım onu en ufak etkilemiyor / Bu nasıl bir romantik karanlık komedi kabusu?' diye yakınmaya itiyor. 'Nobody’s Son' ve 'Never Getting Laid' gibi şarkılarda da kendini romantik ve cinsel olarak engellenmiş bir 'Everygirl' (sıradan kız) olarak konumlandırması, Carpenter'ın glam görünümüne rağmen ulaşılabilir ve samimi bir imaj çizmesini sağlıyor.
Sabrina Carpenter'ın Sanatsal Kimliği: Sadece Bir 'Seks Tanrıçası' Değil
Carpenter'ın bu albümle amacının sadece bir 'seks tanrıçası' imajı çizmekten çok daha fazlası olduğu açıkça görülüyor. Birkaç yıl önceki 'çılgın' Noel özel programları veya ödül törenlerindeki Goldie Hawn rutinlerini anımsatan tuhaf gösterileri, onun özünde bir komedyen olduğunu kanıtlar nitelikte. Albümün standart versiyonunun kapak fotoğrafı üzerindeki tartışmalar ise, herkesin Carpenter'ın nüanslı ve hiciv dolu yaklaşımını anlamadığını gösteriyor.
Kapak fotoğrafı, ilişkilerde 'erkeğinin en iyi dostu' olma metaforunun satirize edilmiş hali olarak yorumlanabilir, S&M'nin ciddi bir onayı değil. Madonna'nın 'Sex' kitabı gibi bir provokasyon yerine, Carpenter'ın kendi 'boyun eğen' eğilimlerini tiye alan zekice bir şaka. Bu, onun sanatının derinliğini ve mizah anlayışını gözler önüne seriyor.
Pop Dünyasındaki Yeri ve Grammy Potansiyeli
Öne Çıkanlar: Sabrina Carpenter'ın 'Man's Best Friend' Albümünün Fark Yaratan Özellikleri
- Türler Arası Kaynaşma: Pop müziğe 'seks komedisi' konseptini cesurca taşıyor.
- Cesur İçerik: Albümdeki 12 şarkının 10'unun "explicit" etiketi taşımasıyla pop müziğin sınırlarını zorluyor.
- Keskin Mizah: Modern ilişkilerin karmaşasını iğneleyici ve özgün bir dille ele alıyor.
- Müzikal Derinlik: Jack Antonoff prodüktörlüğüyle ABBA ve ELO gibi klasik gruplardan esintiler taşıyan zengin melodiler sunuyor.
- Sanatsal Kimlik: Carpenter'ı sadece bir pop yıldızı olmaktan çıkarıp, aynı zamanda zeki bir komedyen ve hiciv ustası olarak konumlandırıyor.
- Empati Yaratma: Kendi ilişkilerindeki 'talihsizlikleri' işleyerek dinleyicileriyle bağ kuruyor ve 'Everygirl' imajını pekiştiriyor.
Sabrina Carpenter, bu albümle pop müziğin içinde kendine özgü bir alan yaratıyor. Taylor Swift'in daha ciddi sanatsal kimliğinden veya Chappell Roan'ın neşeli ama ana akım olmayan tarzından farklı olarak, Carpenter, müzikal bir hafifliği sahne sanatlarından alıp popa taşıyor. Bu, onun benzersiz bir niş oluşturmasını sağlıyor.
Bu albümün çıkışından önce yayınlanan "Manchild" single'ı, Sabrina Carpenter'ın Amerika Birleşik Devletleri şarkı listelerinde zirveye yerleşen ilk şarkısı olarak tarihe geçti. Bu başarı, daha önce Grammy ödüllü "Short n’ Sweet" albümünden çıkan "Please Please Please" single'ı ile de yakaladığı başarıyı pekiştirdi ve Carpenter'ın pop müziğin gelecekteki önemli figürlerinden biri olacağını bir kez daha kanıtladı.
Peki, bu durum Grammy ödüllerinde nasıl yankı bulacak? Oscar seçmenlerinin komedi filmlerine karşı genellikle ne yapacağını bilemediği gibi, Kayıt Akademisi'nin de bu tür cesur ve komik eserlere nasıl yaklaşacağı merak konusu. Carpenter'ın erkek ikiyüzlülüğüne karşı duran cüretkar kişiliği, son yılların daha 'ciddi' erkek sanatçılarıyla ilginç bir tezat oluşturabilir. 'Ordinary' gibi eserlerin zıttı niteliğindeki bu albüm, müziğin sınırlarını zorluyor.
'We Almost Broke Up Again Last Night' gibi şarkılarda eski ELO sound'unu (dönen kemanlar ve Mellotron'lar) çağrıştıran müzikal zenginliği, 'Seks yaptık ve sonra barıştık' gibi liriklerle birleştirmesi, onun ne denli yaratıcı olduğunu gösteriyor. Carpenter, ELO ve ABBA gibi saf keyif veren klasik sound'ları, modern ilişkinin gerçek gerilimleriyle harmanlayarak taze, feminist ve eğlenceli bir şekilde yeniden yorumluyor. O belki de 'erkeğinin en iyi dostu' olmayı şakaya vuruyor ama kesinlikle pop müziğin en iyi dostlarından biri olmayı başarıyor.
"Short n’ Sweet" albümü için gerçekleştirdiği başarılı turnenin ardından Sabrina Carpenter, Ekim ayında Austin City Limits Müzik Festivali ile tekrar yollara düşecek. Gelecek yıl ise Lollapalooza Şili, Arjantin ve Brezilya'da sahne alarak uluslararası alandaki hayranlarıyla buluşacak ve küresel çapta ne kadar büyük bir ilgi gördüğünü bir kez daha gözler önüne serecek.
Kaynak: Daha detaylı bilgi ve orijinal inceleme için Variety'nin Sabrina Carpenter 'Man's Best Friend' Albüm İncelemesi'ne göz atabilirsiniz.