7 Ekim 2023'te Güney İsrail'de yaşanan Hamas saldırılarını konu alan dört bölümlük senaryolu mini dizi “Red Alert” (Kırmızı Alarm), yayınlanmaya hazırlandığı şu günlerde hem eleştirmenlerden tam not alıyor hem de siyasi tartışmaların merkezine oturuyor. Dizinin yapımcıları Lior Chefetz ve Ruth Efroni, olayları sıradan insanların – öğretmenler, kibbutz sakinleri ve polis memurları – gözünden, adeta gerçek zamanlı bir deneyim sunarak izleyiciye aktarmayı amaçlıyor.
Bu anlatım tercihinin gücü, bilerek yaratılan bağlam eksikliğinden geliyor. Dizide ne İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, ne Hamas komutanı Yahya Sinwar'dan bahsediliyor, ne de seksen yılı aşkın süredir devam eden İsrail-Filistin çatışmasının tarihsel arka planı ele alınıyor. Hatta senaryolarda “Filistinli” kelimesi dahi geçmiyor. Amaç, izleyiciyi o dehşet verici günün dehşetine ve kaosa odaklamak.
Paramount+'ın Sıra Dışı Desteği ve Siyasi Duruş
Dizinin ABD'de Paramount+'ta yayınlanacak olması, “Red Alert”ı sadece bir televizyon yapımı olmaktan çıkarıp, küresel bir tartışma konusu haline getiriyor. Şirketin yeni CEO'su David Ellison, dizinin 'kritik' önem taşıdığını ve olayları 'üzücü bir kesinlikle' aktardığını belirten alışılmışın dışında bir açıklama yaptı. Bir stüdyo yöneticisinin kendi üretmediği bir yapıma bu kadar açık destek vermesi, Paramount'un konuya duyduğu özel ilgiyi gösteriyor.
Ellison'ın bu hamlesi, şirketin on gün önce İsrail film kurumlarını hedef alan bir boykot çağrısını proaktif olarak kınamasıyla birleşince, dizinin sadece sanatsal değil, aynı zamanda siyasi bir misyon taşıdığı yorumlarına neden oldu. Bu durum, 'Vicdan Sahibi Paramount Çalışanları' adı altında toplanan yaklaşık 30 çalışanın, anonim bir dilekçeyle şirketi 'Filistinli sesleri susturmakla' ve 'sadece İsrail perspektifini platformlaştırmakla' suçlamasına yol açtı. Çalışanlar, bu tutumun 'Gazze'deki soykırım ve Filistin halkına karşı yürütülen eylemlerle' paralel olduğu yönünde sert bir iddia ortaya koyarken, misilleme ve tasfiye korkusuyla isimlerini gizli tuttu. Paramount çalışanlarının liderliğe yönelik bu İsrail boykotu tepkisi hakkında daha fazla detaya buradan ulaşabilirsiniz.
Şeytanın Avukatı: Göz Ardı Edilen Trajedi
Dizi, 7 Ekim'de yaşanan bireysel travmalara odaklanarak güçlü bir duygusal etki yaratıyor. Ancak eleştirmenler, yapımın izleyiciye sunduğu bağlamın eksik olduğunu savunuyor. Zira 7 Ekim olaylarının ardından geçen iki yıl, bölgede daha fazla acı ve kan dökülmesine neden oldu.
Değer Katılan Kritik Noktalar
- İnsani Kriz: Dizi, devam eden 48 İsrailli rehinenin durumuna değinse de, Gazze Şeridi'ndeki yaygın açlık ve savaş suçları iddialarını tamamen görmezden geliyor. Bölgedeki tahmini ölü sayısı 60 bini aşmış durumda.
- Neden Tek Taraflı? Eleştirmenler, Red Alert kadar dokunaklı bir yapımın Gazze'deki bebek ölümleri veya anestezisiz tedavi edilen doktorlar hakkında da yapılabileceğini belirtiyor. Ancak bu tür bir yapımın, çatışmanın şiddeti nedeniyle yerinde çekim yapamayacağı ve Paramount gibi büyük bir şirket tarafından desteklenmeyeceği açıkça vurgulanıyor.
- Hangi Hikayeler Yükseltiliyor? David Ellison'ın, Oscar ödüllü, Batı Şeria'daki yerleşimci şiddetini konu alan 'No Other Land' belgeselini görmezden gelip 'Red Alert'ı dağıtmayı seçmesi, hangi anlatıların öne çıkarıldığına dair önemli bir siyasi tercihi işaret ediyor.
Karakter Odaklı Anlatım: Felaketin İçindeki İnsanlar
“Red Alert”in anlatımı, Simchat Torah bayramı hazırlıklarının temel bir hayatta kalma mücadelesine dönüştüğü o ilk saatlere yoğunlaşıyor. Her bir ana karakter, belirli bir hayatta kalandan esinlenilmiş, bazıları gerçek adlarıyla anılırken (Batsheva ve Ohad Yahalomi), bazıları anonimliğini korumak için takma ad kullanmıştır.
Nova Müzik Festivali'nde ayrılan polis memuru çift Kobi ve Nofar'ın hikayeleri ya da öğretim görevlisi Tali'nin oğlunu arayışı, günün travmasının büyüklüğünü kişisel hikayeler üzerinden iletiyor. Dizi, cinsel şiddet veya çocuk cinayetleri gibi en grafik unsurlardan kaçınarak, bunun yerine sevdiklerini korumak için hayatlarını tehlikeye atan ebeveynlerin ve eşlerin kahramanlığını ön plana çıkarıyor.
Filistinli-İsrailli Ayoub Karakteri ve İç Eleştiri
Dizinin en dikkat çekici detaylarından biri, Filistinli-İsrailli tarım işçisi Ayoub'un hikayesine yer verilmesidir. Annesiz kalan bebeğini kucaklarken gösterilen Ayoub'un dahil edilmesi, yapımın İsrail içindeki daha liberal bir siyasi perspektife sahip olduğunu gösteriyor. Ayoub'un uzun süredir ikamet etmesine rağmen İsrail kimliği almakta zorlanması ve nihayetinde olay yerine gelen IDF askerleri tarafından sadakatini kanıtlaması istenerek silah zoruyla alıkonulması, krizin ötesindeki nüanslara dikkat çekiyor. Her ne kadar hikaye olumlu bir şekilde sonuçlansa da, bu sahne, hükümetin vatandaşlarını korumadaki gecikmişliğini ve operasyonel eksiklikleri eleştiren, Başbakan Netanyahu'ya yönelik dolaylı bir itham olarak yorumlanıyor.
“Red Alert”, sivil kurbanların kendi başlarına navigasyon yapmak zorunda kaldıkları kaosun şaşkınlığını ve bazen absürtlüğünü mükemmel bir şekilde yakalıyor. Üniformalar olmadan dostu düşmandan ayırmanın imkansızlığı, bir grup İsrailli'nin askerlere kimliklerini grup sohbeti selfie'si ile kanıtlamasına yol açıyor: “Gülümseyin ki Hamas gibi görünmeyelim!”<2 class='text-2xl font-bold text-gray-900 mt-6 mb-3'>Gerçek Görüntülerin Kullanımı ve Etiği
Her bölümün başındaki uyarı, dizide bazı sahnelerin kurgulanmış olduğunu belirtse de, yapım gerçek hayata olan yakınlığını duygusal etkiyi maksimize etmek için kullanıyor. Finalde, oyuncular canlandırdıkları gerçek hayatta kalan kişilerle yan yana gösteriliyor; hatta bazı sahnelerde kurgusal görüntülerin arasına 7 Ekim'den kalma gerçek görüntüler serpiştiriliyor. Bu yöntem, dizinin kaynak materyaline sıkı sıkıya bağlı kalma niyetini pekiştirirken, aynı zamanda etik tartışmaları da beraberinde getiriyor. “Red Alert” ne kadar kendi sınırlı kapsamına odaklanmaya çalışsa da, dış dünya ve devam eden siyasi anlaşmazlıklar kaçınılmaz olarak yapımın ötesine geçmeye devam ediyor.
Yapım ve Oyuncu Kadrosu
- Yapım: Keshet Media Group
- Yaratıcılar: Lior Chefetz ve Ruth Efroni
- Oyuncular: Rotem Sela (Batsheva Yahalomi), Israel Atias (Kobi), Miki Leon (Ohad Yahalomi), Hisham Sulliman (Ayoub), Chen Amselem (Nofar).
Red Alert dizisinin tüm dört bölümü, 7 Ekim tarihinde Paramount+ platformunda yayınlanmaya başlayacaktır.