Rumen sinemasının Altın Ayı ödüllü aykırı yönetmeni Radu Jude, ülkesinin en büyük ikonu Kazıklı Voyvoda'yı, yani Drakula'yı alışılmışın tamamen dışında bir yorumla ele aldığı son filmi “Dracula” ile yine gündemde. Locarno Film Festivali'nde prömiyerini yapan film, adeta bir sinema manifestosu niteliği taşıyor: Kışkırtıcı, seksi, komik ve son derece cüretkâr.
Jude, Variety'ye verdiği röportajda filmin bolca cinsellik içermesini, “Belki de yaşlanıyorum. Bu kadar çok seks olduğunu fark etmemiştim ama piyasanın kurallarıyla oynuyordum,” diyerek açıklıyor. Başarılı bir film için gereken formülü kendine has bir üslupla uyguladığını belirten yönetmen, “Başarılı bir film için biraz tür sineması (vampirler buradan geliyor), biraz aksiyon ve biraz da seks gerekir diyorlar. Ben de bunu sağlıyorum” diye ekliyor.
Jude, mizah ve erotizmi bir araya getirme tutkusunu ise şu sözlerle açıklıyor: “Mizah ve erotizmin bu birleşimini Milan Kundera'nın denemelerinde bulabilirsiniz. Cinselliğin komik tarafından bahsederdi. Ben her zaman komik olmak için çok zor veya çok tabu kabul edilen şeylere ilgi duydum.”
Daha önceki filmleriyle Berlin, Karlovy Vary ve Locarno gibi prestijli festivallerden ödüllerle dönen Jude, tüm bu başarılara rağmen mütevazı bir tavırla “Bir stilim ya da bir vizyonum yok” diyor. Onun sanatı, genellikle bir araya gelmeyen unsurları karıştırmaktan ibaret: Yüksek kültür ile popüler kültür, sanatsal olan ile olmayan. “‘Dracula’da bazı ciddi şeyler var ama aynı zamanda çok aptalca. Umarım Ed Wood’un filmleri gibi gerçekten, gerçekten aptalcadır. Bize burada rehberlik eden dahi oydu” diyerek ilham kaynağını belirtiyor.
Düşük Bütçenin Getirdiği Yaratıcılık: Yapay Zeka ve iPhone Çekimleri
Filmin ihtiyaç duyulan bütçenin yarısıyla çekildiğini söyleyen Jude, bu kısıtlamayı bir yaratıcılık fırsatına çevirmiş. Tıpkı ucuz tür filmleri çeken meslektaşları gibi elindeki tüm hileleri kullandığını anlatan yönetmen; aynı oyuncuları tekrar tekrar oynatmış, iPhone ile çekimler yapmış, başka bir filmden kalan karton figüranları kullanmış ve hatta “kötü” yapay zekadan faydalanmış.
Yapay zeka kullanımı konusundaki etik tartışmalara ise provokatif bir yanıt veriyor:
“Yapay zekanın ne kadar etik ve çevre dostu olduğu hakkında çok fazla tartışma var. Benim cevabım şu: 'Umurumda değil.' Roger Corman, Ed Wood ve Godard'dan öğrendiğim şey bu: Eğer bir şey filminizi yapmanıza yardımcı oluyorsa, onu alırsınız. Bu kadar. Eğer insanlar buna kızıyorsa, ne yapayım, kimseyi öldürmedim. Yasadışı bir şey yapmadım.”
Jude'nin kural tanımazlığı, günümüzün en popüler mecrası TikTok'a olan hayranlığında da kendini gösteriyor. “Bazı TikTok videoları, benim gözümde, büyük sinemacıların sunduklarından çok daha yaratıcı” diyen yönetmen, sinemanın bu yeni görüntü formlarını dikkate alması gerektiğini savunuyor. Filminin posterinin bile, Facebook'ta bulduğu bir ev hanımının yaptığı Rus salatasından oluşturulmuş bir Voyvoda yüzü olduğunu belirterek ekliyor: “Bu film de bir salata gibi. En sevdiğiniz şeyleri seçebilir veya isterseniz hepsini yiyebilirsiniz.”
“Bizim Drakula'mız, Çünkü Bizim Polislerimiz Şişman ve Beceriksiz”
Jude, Rumen gerçekliğinin, Amerikan tarzı parlak bir tür filmi yapmaya izin vermediğini düşünüyor. Bunu şu çarpıcı örnekle açıklıyor: “Alman bir yönetmen, kusursuz çalışan bir uzay gemisiyle bilim kurgu hayal edebilir. Ama bir Rumen uzay gemisi asla uçmaz! Bizim polislerimiz akrobatik hareketler yapmaz; onlar şişman, beceriksiz ve yozlaşmıştır. Söyler misiniz, böyle bir gerçeklikle nasıl ‘gerçek’ bir tür filmi yapabilirsiniz? İşte bu yüzden bu Drakula daha çok ‘bizim’.”
Sonuç olarak Radu Jude, sinemadaki yazılı veya yazısız tüm kuralları yıkmaktan keyif aldığını söylüyor. Rugby sporunun, bir oyuncunun futbol kurallarını “zarif bir kayıtsızlıkla” hiçe sayarak topu eline almasıyla icat edildiğini hatırlatan yönetmen, sinemada da finansman, prodüksiyon ve estetik kurallarına karşı gösterilecek bu tür bir “zarif kayıtsızlığın” bize yeni ve heyecan verici şeyler sunabileceğine inanıyor. “Dracula” da tam olarak bu felsefenin beyazperdedeki vücut bulmuş hali.