Akdeniz'de güneşin altında lüks bir villa, serinlemek için havuza giren bir grup genç ve hemen ardından başlayan bir kâbus... Yönetmen Ion de Sosa'nın merakla beklenen yeni filmi 'Balearic', prömiyerini yapacağı Locarno Film Festivali öncesinde şimdiden sinema dünyasının gündemine oturdu. Film, bir yanda hayatta kalma mücadelesi veren gençleri, diğer yanda ise onlardan birkaç kilometre ötede, yaklaşan bir orman yangınına ve gençlerin çığlıklarına aldırış etmeden tekno müzik eşliğinde parti yapan zengin komşularını anlatarak modern toplumun sinir uçlarına dokunan bir hikaye sunuyor.
Öne Çıkanlar
- Film Adı: Balearic
- Tür: Sosyal Gerilim
- Konu: Bir grup gencin lüks bir villanın havuzunda kapana kısılması ve aynı anda zenginlerin kayıtsızca parti yapması üzerinden ilerleyen bir sınıf çatışması ve hayatta kalma hikayesi.
- Oyuncular: Kadroda La Casa de Papel'den tanıdığımız Luka Peros ve usta sanatçı Christina Rosenvinge gibi dikkat çekici isimler yer alıyor.
- İlham Kaynakları: Film, Ruben Östlund'un Altın Palmiyeli filmi Triangle of Sadness ve Jonathan Glazer'ın Oscar'lı yapımı The Zone of Interest gibi filmlerden esinleniyor.
- Prömiyer: Dünya prömiyerini 6-16 Ağustos tarihleri arasında düzenlenecek olan prestijli Locarno Film Festivali'nde yapacak.
İki Ayrı Dünya, Tek Bir Ada: 'Balearic'in Çarpıcı Hikayesi
'Balearic', izleyiciyi iki paralel evrene bölüyor. Bir yanda, izinsiz girdikleri havuzda üç büyük bekçi köpeği tarafından tuzağa düşürülen gençlerin gerilim dolu anları var. Yönetmen Ion de Sosa, bu köpekleri genç kuşağın yüzleşmek zorunda olduğu üç büyük sorunun sembolü olarak kullandığını belirtiyor: İş hayatında sömürü, çevresel felaketler ve özgürlüklerin kaybı.
"Sadece bir hayatta kalma filmi yapmak istemedim. Filmde bir kırılma anı yaratarak 'Peki bu sırada yetişkinler neredeydi?' sorusunu sordum. Cevap basitti: Partideydiler." - Ion de Sosa
Filmin diğer yüzü ise yetişkinlerin dünyasını, yani zenginlerin lüks bir villada yaz başlangıcını kutladığı hedonist partiyi gösteriyor. Arka planda tekno müzik yükselirken, yakındaki bir orman yangını yavaşça partiye doğru ilerlemektedir. Bu iki dünya arasındaki tek bağlantı ise sudur. Gençlerin kapana kısıldığı havuz suyu ile zenginlerin keyif yaptığı ortam, birbirinden habersiz ama birbirine teğet geçen iki gerçekliği temsil ediyor.
Bu Ne Anlama Geliyor? Bir Filmin Festivaller Öncesi Değer Kazanması
Uluslararası film satış ajansı MoreThan Films'in, 'Balearic'in dünya prömiyeri öncesinde satış haklarını alması, filme olan güvenin en net göstergesi. Bu durum, filmin sadece sanatsal olarak değil, aynı zamanda küresel pazarda ticari bir potansiyel taşıdığına dair güçlü bir sinyal veriyor. MoreThan Films yetkilisi Queralt Pons Serra, filmi "korkusuz tür yaklaşımı, keskin sosyal eleştirisi ve özgün görsel stiliyle öne çıkan hipnotik ve rahatsız edici bir vizyon" olarak tanımlıyor. Bu erken anlaşma, filmin Locarno'dan sonra da adından sıkça söz ettireceğinin habercisi.
Yönetmenin Gözünden: Bir Orta Yaş Krizi ve Toplumsal Eleştiri
Yönetmen Ion de Sosa, projenin tohumlarının 40 yaşına girmesiyle yaşadığı "bir nevi orta yaş kriziyle" atıldığını söylüyor. Kendini ve dünyayı daha iyi bir yer yapmak için ne yaptığını sorgulayan yönetmen, genç ve yaşlı kuşaklar arasındaki iletişim kopukluğunu ve ayrıcalık balonu içinde yaşayanların dış dünyadan nasıl koptuğunu eleştirel bir dille anlatmak istemiş. Film, ismini Balear Adaları'ndan alsa da, aslında tamamen kurgusal bir adada geçiyor. Yönetmen, bu sayede kendine ait kapalı bir ekosistem yaratarak, sadece o yerde yaşanabilecek durumları gözler önüne sermeyi hedeflemiş.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
1. 'Balearic' filmi gerçek bir hikayeye mi dayanıyor?
Hayır, film tamamen kurgusal bir senaryoya sahip. Yönetmen, toplumsal gözlemlerini ve eleştirilerini anlatmak için bu hikayeyi yaratmıştır.
2. Film Türkiye'de ne zaman vizyona girecek?
Filmin uluslararası dağıtım hakları yeni satıldı. Locarno Film Festivali'ndeki prömiyerin ardından dağıtım anlaşmaları netleşecektir. Türkiye vizyon tarihi için henüz bir bilgi bulunmuyor.
3. Filmde 'La Casa de Papel' dışında tanıdık bir isim var mı?
Evet, Helsinki karakteriyle tanınan Luka Peros'un yanı sıra, İspanya'nın duayen şarkıcı ve oyuncularından Christina Rosenvinge ve The Platform filminden tanınan Zorion Eguileor da kadroda yer alıyor.
Sonuç olarak 'Balearic', sadece bir gerilim filmi olmanın ötesinde, günümüz dünyasının kayıtsızlığına, nesiller arası uçuruma ve ayrıcalıkların yarattığı körlüğe dair rahatsız edici sorular soran bir yapım olarak öne çıkıyor. Locarno'dan gelecek ilk eleştiriler, filmin yılın en çok konuşulan bağımsız yapımlarından biri olup olmayacağını gösterecek.
Kaynak: Bu haberin oluşturulmasında Variety'de yayınlanan özel haberden yararlanılmıştır.
