Amerikan Kası İngiliz Zarafetiyle Buluştu: Ringbrothers'ın 805 Beygirlik Aston Martin DBS 'Octavia' Projesi

Haber Merkezi

15 August 2025, 22:06 tarihinde yayınlandı

Ringbrothers, Aston Martin DBS'i Baştan Yarattı: 805 Beygirlik 'Octavia' Projesi

Ringbrothers denince akla genellikle kaputlarının altından güç fışkıran, modifiye edilmiş Amerikan 'muscle car'ları gelir. Buick Grand National veya Mercury Cougar gibi ikonik modelleri yeniden hayata döndüren atölye, bu kez rotasını Atlantik'in diğer yakasına çevirerek tüm dikkatleri üzerine çekti. Monterey Otomobil Haftası'nda tanıtılan son projeleri, alışılmışın çok dışında: İngiliz asaleti ve zarafetinin simgesi bir 1971 model Aston Martin DBS. Aynı etkinlik, otomobil tutkunlarını heyecanlandıran bir başka önemli lansmana daha sahne oldu; Lexus, efsanevi LFA'nın ruhani halefi olarak kabul edilen ve twin-turbo V8 motorla donatılması beklenen Lexus LFR Sport Concept'ini de ilk kez burada sergiledi.

"Octavia" adını taşıyan bu proje, bir otomobilin nasıl yeniden doğabileceğinin en çarpıcı örneklerinden biri. Ringbrothers, bu projede sadece bir restorasyon yapmamış, aynı zamanda otomobili hem tasarım hem de performans açısından tamamen yeni bir seviyeye taşımış. Bu, klasik bir eserin modern bir başyapıta dönüşüm hikayesi.

Kalbinde Bir Canavar Yatıyor: 805 Beygirlik Coyote V8

Bir Aston Martin klasiğinin en tartışmalı yanı şüphesiz motor değişikliğidir. Orijinal 5.3 litrelik V8 motorun ürettiği 320 beygir, kendi dönemi için etkileyici olsa da günümüz standartlarında mütevazı kalıyor. Ringbrothers, İngiliz zarafetinin altına Amerikan kası yerleştirmeyi seçmiş. Wegner Motorsports tarafından geliştirilen 5.0 litrelik bir Coyote V8 motoru, 2.65 litrelik özel bir Harrop supercharger ile birleştirilmiş. Sonuç ise dudak uçuklatan 805 beygirlik bir güç. Bu motorun potansiyelini göstermesi açısından, Shelby American'ın aynı motor bloğunu kullanarak Mustang Dark Horse tabanlı Super Snake-R modelinde 850 beygirin üzerine çıktığını belirtmekte fayda var. Bu güç, altı ileri manuel şanzıman aracılığıyla yola aktarılıyor.

ÖzellikOrijinal 1971 Aston Martin DBSRingbrothers 'Octavia'
Motor5.3 Litre V85.0 Litre Supercharged Coyote V8
Güç~320 HP805 HP
ŞasiOrijinal Çelik ŞasiRoadster Shop Fast Track Stage III
GövdeÇelik ve AlüminyumÖzel Tasarım Karbon Fiber

Nexus Haber Bilgi Notu: Restomod Nedir?

"Restomod" terimi, "restorasyon" (restoration) ve "modifikasyon" (modification) kelimelerinin birleşiminden oluşur. Bu felsefede amaç, klasik bir otomobilin orijinal estetik ruhunu korurken, onu modern teknoloji, performans ve güvenlik standartlarıyla donatmaktır. Sonuç olarak, klasik bir görünüme sahip ancak modern bir süper otomobil gibi performans gösteren, konforlu ve güvenilir araçlar ortaya çıkar.

Mühendislik ve Sanatın Sınırlarında: 12.000 Saatten Fazla Emek

Octavia projesinin büyüklüğü, sadece motor gücüyle sınırlı değil. Aracın gövdesi, Gemini Technology Systems işbirliğiyle tamamen karbon fiberden üretilmiş. Bu özel gövdenin sadece CAD ortamında tasarlanması 3.900 saat, el işçiliğiyle geliştirilmesi ise 8.200 saat sürmüş. Toplamda 12.000 saati aşan bu emek, projenin ne kadar detaylı olduğunu gözler önüne seriyor.

Tasarımcı Gary Ragle'ın yardımıyla aracın boyutları da tamamen değiştirilmiş. Dingil mesafesi 7.5 cm, iz genişliği 20 cm ve arka genişlik ise 25 cm artırılarak araca çok daha agresif ve oturaklı bir duruş kazandırılmış. "Double-0 Silver" adı verilen gümüş rengi ve "Nuclear Olive Green" yeşil detaylar, aracın hem klasik hem de modern kimliğini vurguluyor.

Klasik Otomobil Tutkunları İkiye Bölündü: Bu Bir Saygı Duruşu mu, Yoksa Mirasa İhanet mi?

Şeytanın avukatlığını yapacak olursak, bu tür projeler her zaman otomobil dünyasında ateşli tartışmalara neden olur. Bir yanda, klasik bir otomobilin orijinal ruhunun, motorunun ve tasarımının korunması gerektiğini savunan puristler (gelenekçiler) yer alır. Onlara göre, bir Aston Martin'e Ford motoru takmak, tarihi bir esere modern bir eklenti yapmak gibidir ve bu, aracın mirasına bir saygısızlıktır. Elbette bu yaklaşım, restomod dünyasındaki tek gerçeği yansıtmıyor; örneğin, pist odaklı Eccentrica Diablo "Pacchetto Titano" gibi projelerde, aracın orijinal V12 motoru korunarak modernize edilir ve bu sayede efsanenin ruhuna sadık kalınır.

Diğer yanda ise restomod felsefesini savunanlar bulunur. Onlara göre bu projeler, garajlarda çürümeye yüz tutmuş klasikleri modern teknolojiyle yeniden yollara döndürür. Güvenlik, performans ve sürüş keyfini artırarak bu otomobillerin sadece birer müze objesi değil, yaşayan ve nefes alan makineler olmasını sağlarlar.

Ringbrothers'ın kurucu ortağı Mike Ring, projeyi "Amerikan kasının vahşiliğini, İngilizlerin sofistike ve ağırbaşlı tavrıyla birleştirdik" diyerek özetliyor. Octavia, bu iki zıt dünyanın nasıl bir araya gelip benzersiz bir sanat eseri yaratabileceğinin kanıtı niteliğinde. Fiyatı açıklanmasa da, harcanan on binlerce saatlik emeğin ve kullanılan yüksek teknolojili malzemelerin karşılığının milyon dolarları bulması bekleniyor. Bu durum, onu Amerikan süper otomobil mirasının zirvesindeki bir başka ikonla aynı kategoriye yerleştiriyor; Ford, Le Mans galibi efsanenin modern pist versiyonu olan ve üretimi sona eren Ford GT Mk IV için yaklaşık 1.7 milyon dolarlık bir fiyat etiketi belirlemişti.

Kaynak: Bu haberin oluşturulmasında Motor1'de yer alan bilgilerden faydalanılmıştır.